Kubilay KURÇER 

Umut Derneği Başkanı Özlem Dinçoğlu, derneğin sivil toplum örgütü olduğunu, yoksul ailelere ve çocuklara yönelik çalışma yaptığını belirterek ülkedeki yoksulluk derecesinin bireysel mücadeleyi kurumsallaştırdığının altını çizdi. Ülkedeki çocukların eğitim ihtiyacının karşılanması gerektiğini dile getiren Dinçoğlu, devletin istihdam sağlayamamasından ve çalışanını koruyamamasından oluşan işsizliğin, yaşam kalitesini düşürdüğünü kaydetti. 

İnsanlarda yardım derneklerine karşı güven eksikliği olduğunu ve derneklere dolandırıcı gözüyle bakıldığını belirten Dinçoğlu, Dernekler Yasası’yla devletin güvenlik önlemi alması ve denetleme yapması gerektiğinin altını çizdi. ADA TV’de Cansu Örmeci’nin sunduğu Öğlen Ajansı programına konuk olan Umut Derneği Başkanı Özlem Dinçoğlu, derneğin Küçük Kaymaklı ilçesinde olduğunu ve derneğe üyelik için sosyal medyadan ulaşılabileceğini kaydetti. 

“YAPTIĞIMIZ YARDIMLARIN KARŞILIĞI, ANNE BABALARIN SEVİNÇ GÖZYAŞLARI” 

Derneğin yaptığı yardımların kriteri olmadığını vurgulayan Dinçoğlu, Kronik ve kötü durumda olan ailelerin sıkıntılarının çözülmesi gerektiğine işaret ederek, derneğin yaptığı çalışmalarla ilgili şunları kaydetti: 

“Sosyal hizmetler, sivil savunma teşkilatları ve muhtarlar ulaşamadıkları noktalarda bizi yönlendiriyor. İhbar geldiğinde aileye gıda yardımıyla ulaşıyoruz. Yardım için belli kriterimiz ve sınırlamamız yok. Kronik ve barınağı kötü durumda olan ailelerin çocukları üzerinde çalışmalar yapıyoruz. İlaç ve gıda yardımı yapıyoruz. Özel günlerde 217 çocuğu giydirdik. Aylık maaşla çalışanlarımı var fakat çalışmalarımızı gördüklerinde kendi gönülleriyle katkı koyabiliyorlar. Yaptığımız yardımın karşılığı, anne babanın sevinç gözyaşlarıdır. Bu da yaptığımız her şeye değiyor.” 

“DEVLET, YARDIM DERNEKLERİYLE İLGİLİ DENETLEME YAPMALI” 

İnsanlarda yardım derneklerine karşı güven eksikliği olduğunu ve derneklere dolandırıcı gözüyle bakıldığını belirten Dinçoğlu, derneğin Küçük Kaymaklı’da olduğunu ve derneğe üyelik için sosyal medyadan ulaşılabileceğini ifade etti. 

Devletin yardım anlamında katkı sağlayacağı kanaatinde olmadığını belirten Dinçoğlu, Dernekler Yasası’yla devletin bu konuya ilişkin güvenlik önlemi alması ve denetleme yapması gerektiğinin altını çizdi. 

“ÜLKEDEKİ EN BÜYÜK SORUN ELEKTRİK VE KİRA” 

Ülkedeki en büyük sorununun elektrik ve kira sorunu olduğunu vurgulayan Dinçoğlu, kötü durumdaki ailelerin çocuklarının yurtlara alınmasının çözüm olmadığının altını çizerek, şunları kaydetti: 

“Sosyal devlet anlayışında devlet, bakıma muhtaç kişileri elektriği doğalgazı ve suyu öder. Bu ülkedeki en büyük sorun elektrik ve kira sorunudur. Çocuklara yurtta bakacağız demek hiçbir anlam ifade etmiyor. Bunun yerine kötü durumdaki ailelere gerekli şartlar sağlanmalı. Çocuklarımıza sahip çıkmazsak ve yoksulluğu göz ardı edersek potansiyel bir sürü suçlu yetiştireceğiz. Çocuk hırsız etiketini yedikten sonra artık onun suçlusu da biziz.”