Av. Mehmet Soyer, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nde mallarını bırakmak zorunda kalan ve bıraktığı malların karşılığını Kuzey Kıbrıs’ta alamayarak mağdur olan binlerce eşdeğer puan sahibi göçmeni ilgilendirecek çok önemli bilgiler paylaştı.
Soyer’in Mağduriyet yaşayan eşdeğercilerin durumlarıyla ilgili Güney Kıbrıs’taki yasalar ve nasıl bir yol izlenmesi gerektiği ile ilgili bilgi ve tavsiteler içeren yazısı şu şekilde;
”Güney göçmenlerinin mağduriyetleri hala daha devam etmektedir. Şöyle ki, 1974 tarihi öncesi zengin fakirleşti, fakir ve orta durumlular ise daha da zenginleşti. Mağdur Güney göçmenleri mallarının geriye iadesi ve/veya  tasarruflarına almaları ve/veya dilediği kişilere devretmeleri bazı zorluklar teşkil etmekte. Güney Kıbrıs, ‘biz Türklerin mallarını kimseye vermedik ve/veya  devretmedik, biz adaletli hukuk devletiyiz’ şeklinde beyanda bulunarak dünyaya kendilerini reklam yapmakta iken mağdur mağdur Türklerin taşınmaz mallarını başkasının tasarrufuna veren ve mal sahibinin devrini daha doğrusu satışını engelleyen bir ülke konumundadırlar. Ama bizim devletimiz bu adaletsizlik ve hukuksuzluk durumunu hiçbir zaman gündemine getirmemekte ve umursamaz bir tutum sergilemektedir. Daha önce de belirttiğim gibi bir Kıbrıslı Türk’ün, Güney’de bıraktığı geri tasarrufuna alabilmesi için veya herhangi bir şahsa devredebilmesi için yasa tahtında bazı kriterlere tabidir.
Kriterler;
1974 tarihi öncesinde yurt dışında olması
Minimum 6 aylık süre ile Güney Kıbrıs’ta yaşaması
Kamu menfaati
Mahkemeler (dava yolu)

Mahkemeler ve/veya dava yolu bir KKTC vatandaşı için pahalı ve masraflı bir yoldur. Buna ek olarak dava süresi uzun bir süreç (minimum 5-6 yıl) olduğundan bu mağdur göçmenler adalet veya hak arayamaz duruma geldiler. Evini bırakan Türk göçmen 1974 tarihi sonrası Güney’de kendi evi başkasının kullanımına verildi. Evini geri almak istediğinde ise ‘Gel 6 ay yaşa ve sonra İçişleri Bakanlığı’na başvuru yap’ denildi. Yapılan bu geri tasarrufuna alma başvurusundan sonra kendisine ‘İçinde kalan şahıslar öldükten sonra veya şahısların kendi iradesiyle sana geri evi kendi tasarrufuna veririz”cevabını aldılar. Diğer taraftan ise, geç de olsa Türkiye Cumhuriyeti yardımları ile KKTC, Rum mağdur göçmenlere tazminat ödemekte veya malını geri iade etmektedirler.
Görüldüğü gibi eşdeğer mağduru Kıbrıslı Türk göçmenlerin tazmin edilmemiş haklarını Güney Kıbrıs yasalarına göre Güney Kıbrıs’ta aramaları, hem hukiki sürecin çalışır ve adil olmayışı sebebiyle hem de izlenecek yolun maddi boyutu düşünüldüğünde neredeyse imkansızdır.
Yapılması gereken KKTC’de uluslararası tanınırlığı olan Mal Tazmin Komisyonu tarafından, Türkiye’nin katkılarıyla tazminatları ödenen ve bir kısmı halen KKTC malı statüsünde olan KKTC’de mal bırakmış Kıbrıslım Rumların bu mülklerinin en azından bir kısmının, yine Mal Tazmin Komisyonu’na başvuru yoluyla eşdeğer mağduru olan göçmenlere verilmesidir.
Bu uygulama uluslararası hukuka uygun olacağı gibi, yıllardır süren bu mağduriyetin giderilmesi için de tek yol gibi görünüyor.
Kanımca devletimizin başlatacağı böyle bir uygulama, eşdeğerci göçmen vatandaşlarımızın ve onların çocuklarının yıllardır yaşadığı mağduriyeti nihayet gidermek adına çok önemli ve tarihi bir icraat olacaktır.”