Yeni Bakış'ın haberine göre, Bir veli, ilkokul birinci sınıfa giden çocuğundan okul idaresinin İngilizce kitap parası, Sedat Simavi Endüstri Meslek Lisesi’ne giden diğer çocuğundan ise A2 kağıdı talep ettiğini belirterek, “bunlar nasıl devlet okulu?” diye sordu.   

Sedat Simavi Endüstri Meslek Lisesi’nde okuyan çocuğundan A2 kağıdı istendiğini, piyasada bulunmadığını, ancak okul idaresinin ve öğretmenlerin bunu anlamayarak,  “getirmeyen disipline verilecek” denilerek çocukların korkutulduğunu kaydetti.  

“Kime inanalım?”

Veli, “Devletin bütün okullarında kayıt parası zaten alınıyor. Biz veli olarak bunu ödüyoruz. İlkokul birinci sınıfta okuyan çocuklar için veliler ne zaman kitap aldı? İlkokuldaki bütün kitapları bakanlık karşılar. Devletin karşılaması gerekenleri, velilerin karşılamasının beklendiğini,  karşılanmaması durumunda çocuklara “disipline verileceksiniz” denilmesi ne kadar doğru? Devlet okullarının artık bir anlamı kalmadı. Ben bu kadar masraf yaptıktan sonra, kitabına, kağıdına kadar aldıktan sonra çocuğumu devlet okulunda okutmamın ne anlamı var?  Özelde okuturum, kafam da rahat olur. Bir çocuğu sürekli disipline vermekle tehdit etmek doğru mu? Askerlik mi yapıyorlar yoksa eğitim mi alıyorlar ben anlamadım. Bakan başka konuşur, devlet okulları başka. Biz veliler hangisine inanalım?” diye sordu.