Deniz Abidin'in haberine göre, 

Yeni Bakış’a konuşan Öğretmen Sendikaları ile Eğitim Uzmanı Sarpten, Vakıflar İdaresi’nin İmam Hatip Lisesi için Türkiye Maarif Vakfı’na Girne’de 70 dönüm arazi kiralamasının kabul edilir olmadığını belirterek, UBP’nin geçtiğimiz gün açıkladığı Kalkınma Programında yer alan üniversitelerde öğrenim gören öğrenci sayısının 130 bine çıkarılmasının hedefiyle ilgili olarak, önemli olanın sayı değil, nitelik olduğunu söyledi. 

KTOEÖS Başkanı Eylem: “Dönüşüm çalışmalarının devamı”

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Selma Eylem, üniversitelere ticaret gözüyle bakıldığını belirterek, sayıdan ziyade önemli olanın kalite olduğunu söyledi. 

Eylem, nitelik olarak değil de nicelik olarak üniversitelerin büyümesine yönelik bir yaklaşımın doğru olmadığını ifade etti. Eylem, elbette ki bu ülkenin doğal kaynaklarının sosyo kültürel yapısının daha fazlayı kaldırmaya müsait olmadığını belirterek, çabanın sayısının artması yönünde değil, niteliğin ve kalitenin artması yönünde olması gerektiğini kaydetti. 

Eylem, Vakıflar İdaresinin yeni İmam Hatip Lisesi yapılması için 70 dönümlük arazinin Türkiye Maarif Vakfına kiralanmasıyla ilgili ise bu adımın toplumu dönüştürme çalışmalarının bir parçası olduğunu belirtti. Eylem, dönüşüm çalışmalarının uzun yıllardır Türkiye ile birlikte yapılmaya çalışıldığına dikkat çekerek, ekonomik alanda dayatma paketlerinin uygulanmasının Sosyal Güvenlik Yasası, Göç Yasası, ekonomik alandaki dayatma olsun Din İşleri Yasası ile ilgili bir takım dayatmaların ve Lefkoşa Surlariçinde bir takım kursların verilmesi gibi çalışmaların hep dönüşüm çalışmalarının bir sonucu olduğunu belirtti. 

Eylem, Türkiye’de yapılan 4+4+4+4 Yasası ile müfredatın değiştirilmesiyle aynı politikanın Kuzey Kıbrıs’ta da uygulanmaya çalışılmakta olduğunu söyledi. Eylem, toplumun eğitim sistemiyle ve bununla birlikte ilahiyat okullarıyla dönüştürülmeye çalışıldığına dikkat çekti. 

KTÖS Genel Sekreteri Elcil: “UBP rezil düzenin aynasıdır”

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil ise, UBP’nin rezil düzenin aynası olduğunu ve koltukta kalmak uğruna söylemeyecekleri yalan, yapmayacakları iş olmadığını söyledi. Elcil, UBP Kalkınma Programı diye açıklanan maddelerin tamamen Türkiye’den gelecek olan paraya göre organize edildiğini belirterek, son alınan kararlarla birlikte UBP’nin tamamen tarikatların güdümüne girdiğini gösterdiğini kaydetti. 

Elcil, “Bunlar Atatürkçü, Milliyetçidirler. Para ve koltuk için yapmayacakları hiçbir iş yoktur” diyerek, “Havaalanını sattılar. Şu anda Havaalanının yapacağı yeni terminal binasını biz yaptık diye gösteriyorlar” diye konuştu.

“Bu topluma ihanettir”

Elcil, Vakıflar İdaresi’nin tarikatların kılıfına sokulduğunu savunarak, UBP-Tarikat İttifakı olduğunu kaydetti. Elcil, Girne’de 83 çocuk okula gidemezken Başbakan ve dönemin Milli Eğitim Bakanı Özdemir Berova’nın, “Girne’de arazi yoktur o nedenle okul yapamayız” dediklerini anımsatarak, bu zihniyetin diğer taraftan ise 70 dönüm araziyi tarikata verebildiklerini söyledi. 

Elcil, “Bu topluma ihanettir” diyerek, Kıbrıs Türk toplumunu dönüştürmeye dönük yapılan projelere hizmet anlamına geldiğini kaydetti. Elcil, üniversiteli görünen öğrencilerden 20 bininin okula gitmediğini ifade ederek, bu insanların ülkede ucuz iş gücü ve köle olarak kullanıldıklarını söyledi. Elcil, üniversitelerin niteliğini denetleyen bir mekanizmanın oluşmadığına dikkat çekerek, kimin nasıl diploma verdiğinin araştırılmadığını belirtti. 

“Başbakan hesabına yatan çıkan paranın hesabını veremiyor”

Elcil, üniversiteli sayısını 130 bine çıkarmanın bu nedenle bir şey ifade etmediğini belirterek, şöyle konuştu, “Ülke üniversite çöplüğüne döndü. Denetlenmeyen ve nitelik aranmayan bir yerde öğrenci sayısının fazlalığıyla övünmek ülkede yapılan diğer işlerle eşdeğerdir. Bugün neler yapılıyor? Kumarhane, fuhuş, kara para aklamayla eşdeğerdir. UBP böyle bir düzen yarattı. Düşünün ki bir Başbakan hesabına yatan yüz binlerce dolar paranın hesabını veremiyor ve adaydır. Meclis Başkanı da bu olayın üzerine gitmiyor. Soruşturma başlatmıyor. Başbakan boşanmak istedi ve öğrendik. Peki diğer Bakanların hesaplarını kim biliyor? Vakıflar İdaresi Yönetim Kurulunun hesaplarını bilmiyoruz. Neye karşılık Girne’de tarikata 70 dönümlük arazi verdiler. Temiz siyaset diyenler de bu konuda sustu, konuşmuyor.” 

Eğitim Uzmanı Sarpten: “Öğrenci sayısını artırmak kalite getirmez”

Eğitim Uzmanı Salih Sarpten de, öğrenci sayısını artırmanın elbette mümkün olduğunu ancak esas olanın nitelik olduğunu söyledi. Sarpten, sadece öğrenci sayısını artırmanın kalite getirmediğine dikkat çekerek, sayıyı artırmak için kentleri de planlamak gerektiğini belirtti. Sarpten, üniversitelerin bulunduğu kentlerin yapılaşması var mı gibi sorulara da yanıt verilmesi gerektiğini söyledi. Sarpten, “Öğrenciler nerede nasıl konaklayacaklar, eğitimin dışında kaldıkları zamanlarda ne yapacaklar gibi birçok konu düşünülmüyor. 130 bin hedefini koymak bu bağlamda çok da anlamlı bir hedef değildir” diye konuştu. 

“7 dönümlük arazi bulunamazken 70 dönümlük arazi mi tahsis ettiler?”

Sarpten, Kıbrıs Türk eğitim sisteminin sorunlarından birinin ciddi bir planlamanın olmaması olduğunu belirterek, bunu en derinden yaşayan kentin ise  Girne olduğunu söyledi. 

Sarpten, Girne’de kamusal eğitimin kaos haline dönüştüğünü ifade ederek, şunları söyledi, “Hatırlanacaktır ki okula gitmesi gereken 83 çocuğa okul bulunamadı. Çarpık bir yapı hakim. Tam da bu noktada yaptığımız çalışmalarda Girne’ye yeni okulların yapılması gerektiği ortaya çıktı. 7 dönümlük bir arazi bulunamazken 70 dönümlük bir arazi imam hatip lisesi olmak üzere tahsis edildiğine yönelik haberler duyuyoruz. 

Bu kabul edilebilir değildir. Bu ülkede okulu kim yapıyor? Bir vakıf okul yapabilir mi? Eğitim Bakanlığı nerede?”