Türkiye’de bir yığın insan, yaklaşık bir haftadır KKTC’deki herkese ama özelde “Anayasa Mahkemesi”ne ve “öğretmen sendikalarına” yağdırıyor!

Recep Tayyip Erdoğan, Fuat Oktay, Devlet Bahçeli, Ömer Çelik, Fahrettin Altun falan…

En üst düzey…

“KKTC’de Kuran kursları kapatılamaz” demeye getiriyorlar ki, iddiaları doğru değil çünkü kimse, “bu kurslar kapatılmalıdır” demedi!

Kaldı ki, dese bile, “tavır ve tarz”, egemen iki devlet arasındaki mütekabiliyet esaslarını çok aşar pozisyondadır!

-*-*-

Aynı kişiler veya Türkiye’den kimse; örneğin Girne Hastanesi ihalesinin iptal edilmesi konusunda hiç ses çıkarmıyor…

Ki bence bu çok gariptir!

-*-*-

Nasıl mı?

Anlatalım…

-*-*-

Girne Amerikan Üniversitesi’nin kendi tıp fakültesi inşaatı yarım kalmıştı…

Bu üniversitemizin de devlete bazı verecekleri bulunmaktaydı…

Devletle üniversitenin yetkilileri oturup anlaştı, “borç mahsuplaşması”na gidildi ve üniversitenin borçları, hastane inşaatının devlete teslim edilmesi ile sonuçlandırıldı.

-*-*-

Buraya kadar bir sıkıntı var mı?

Yoktur!

-*-*-

Dönemin Sağlık Bakanı, 2020 Aralık ayı sonuna kadar yarım inşaat olan hastanenin tamamlanacağını söyledi, çeşitli defalar söz verdi.

-*-*-

Buraya kadar bir sıkıntı var mı?

Yoktur!

-*-*-

İnşaat o günkü fiyatlarla, yani 2020 ortasındaki bedelle 56 milyon TL’ye tamamlanmış olacaktı…

-*-*-

Ancak, KKTC devletini yönetenler tarafından hazırlanan tüzük veya tüzükler uyarınca, ihaleye katılma şansını sadece iki inşaat şirketi elde ediyordu…

-*-*-

Buraya kadar bir sıkıntı var mı?

Yoktur!

-*-*-

Bu noktaya kadar halkı ilgilendiren bir şey var mı?

Toplumu enterese eden bir durum söz konusu mu?

Değildir!

-*-*-

İhalenin iptal edilmesi için, Müteahhitler Birliği başta olmak üzere, bir grup müteahhit devreye girdi…

Neden?

Tüzüklerin, bazı müteahhit arkadaşlara haksızlık yarattığını öne sürdüler!

Haksız mıydılar?

Bilemem!

Beni ilgilendirmez!

Hükümeti ilgilendiren bir durum!

-*-*-

Beni bir vatandaş olarak hangi müteahhidin, hangi inşaatı yapacağı ilgilendirmiyor!

Beni ilgilendiren, o hastanenin bitirilmesi!

Şu şirket, bu şirket, o müteahhit, bu müteahhit para kaybediyor, ihaleye giremiyor diye dert edebilirim elbette, üzülürüm tabii ki ama asıl önemli olan, o hastanenin bitirilmesidir!

-*-*-

Buraya kadar bir sıkıntı var mı?

Yoktur!

-*-*-

Ve devreye hükümet giriyor…

Evet, KKTC Hükümeti, ihaleyi iptal ediliyor…

56 milyon TL’nin asla yükselmeyeceğini iddia ederek, yeni bir ihaleye çıkılacağından söz ediliyor!

Ne zamandan beri demir fiyatlarını, dövizi KKTC Hükümeti belirliyor ki?

Mümkün mü aynı fiyattan yeniden ihaleye çıkmak?

Mümkün değildir!

Ve bunu herkes biliyor!

Ama inşallah ben yanılırım!

İnşallah değil 56 milyon TL, yeni ihale 40 milyon TL’ye olur!

-*-*-

Peki olmazsa?

Peki olmayacaksa?

İşte sorun oradadır!

Çok büyük bir olasılıkla, 56 milyonluk ihale, yüzde 10 – 15 arası pahalıya mal olacak!

Yani vergi verenlere veya parasını Türkiye ödüyorsa, o ülkenin vergi mükelleflerine kazık atılmış sayılacak!

-*-*-

Erdoğan, Oktay, Bahçeli, Çelik veya Altun buna neden hiç tepki vermedi?

Buradaki “bilgi vericileri”nin bu konu umurunda değil mi?

-*-*-

Kuran kursları kapatılıyor yalanına kükreyen aslanlar, neden bu konuda “miyaaaaauv?”

-*-*-

Bakın, hastane, bizim için çok acildi; gecikti, bitirilemedi!

Neden?

Müteahhitler mağdur oldu iddiasıyla!

Tüzüğü yapan devlet!

İhaleye çıkan da devlet!

İhaleyi iptal eden de devlet!

Ve devleti yöneten hükümetin tek derdi, müteahhitlerin para kazanamaması!

-*-*-

Bu mudur?

Budur!

-*-*-

Efendim tüzükler değiştirilmeliydi!

Vatandaşı ilgilendirmiyor!

Efendim, müteahhitlere haksızlık yapılıyordu!

Vatandaşı yine ilgilendirmiyor!

Vatandaş hastanesiz kalmıştır ve vatandaş, 56 milyona yapılacak hastane için şimdi çok daha üzerinde para ödenecek olmasıyla mağdur duruma düşürülmüştür!

-*-*-

Hiç kimse bu konuyla ilgilenmiyor!

Gerçekten, konuştuğum vatandaş da, siyasiler de öylesine alışmışlar ki bu konulara; “… müteahhitler mağdur olmamalı” diyenler çoğunlukta…

-*-*-

Oysa, ortada resmen vatandaşın mağdur edilmiş olması durumu vardır…

Vergi mükellefinin zarara uğratılması vardır…

Haksızlık yapılmışsa, tüzük gereği o ihaleyi alma hakkı olan iki firmaya da haksızlık yapılmaktadır…

-*-*-

Kısacası, hükümet acizdir, toplumu değil kendisine baskı yapan müteahhitlerin haklarını korumaya çalışmaktadır.

Devlet laçkalığı açıktır…

“İşimizin sadece şovdan ibaret olduğu” gerçeği herkesin görebileceği yüksekliktedir…

-*-*-

Sayın Erdoğan, Sayın Oktay, Sayın Bahçeli hocam, Sayın Ömer Çelik, Fahrettin bey, hani Kuran kursu yalanı üzerine saldırıyordunuz da; bu konu ilginizi çekmez mi?

Hazır yargımızı, sendikalarımızı azarlamaya başlamışken, bir de bu meseleye el atsanız olmaz mı?