Hâlâ dünyada güzel şeyler olduğunu, güzel insanlar olduğunu, birbirimizi tanımasak da, aynı dünyadan soluk aldığımızı fark etmeliyiz. Hayata her şeye rağmen daha güçlü tutunmamız gerektiğini inanmamız gerekir. Yaşama sarılmak, yapılan işi layığıyla yerine getirebilmek için canla başla çalışmak, uğraşılan, zaman ayrılan işi belki bir oyun haline getirebilip eğlence unsuruna dönüştürmek, kişinin tamamen “istek” duymasıyla doğru orantılıdır. Buna kısaca motivasyon da diyebiliriz. Peki, sizi motive eden güçler neler? Para, kariyer, güç, hepsi ya da aklımıza gelmeyen başka bir şeydir. Genel görüş, en güçlü motivasyon aracının para olduğunu ifade ediyor… Ancak araştırmaların sonuçları, bunun tam tersi yönünde kanılar olduğunu ortaya koyuyor. Başarılı olma ihtiyacı bireyi güdümleyen en önemli araçlardan bir tanesidir. Her şeyden önce birey bunu, sosyal saygınlık ve özgüvenini sağlamlaştırmak adına yapmak gerekiyor. Geleceği planlayan insan kendine yön veren, gerektiği yerde cesaretli davranabilme yetkisine sahip olan insandır. Acaba yanlış bir ortamda veya yanlış kişilerle ilişki içindeyken, bu durumdan kurtulmak için, kaç kişi zor bir adım olan istediğini yapabilme cesaretini gösteriyor? Bazıları bizi yanıltmış hep, cesaret doğuştan gelir diye… Cesaret eğitimle gelir. Değişim için cesaretli bireylere ihtiyaç var, cesaret için de eğitime… Düşünce ile davranış arasında fark vardır… Bulunduğunuz durumdan mutlu olmadığınızı düşünebilir ancak bunu değiştirmek için herhangi bir davranışta bulunmayabilirsiniz.  

Bir hedefe yönelmek belirsizlik, yenilik ve bilinmezlik de demektir…  

Siz ne olmak istediğinize karar veremezsiniz, başkaları sizin için karar vermiştir çoktan… Üniversitede okurken veya mezun olduğunuzda bir düşünün sahip olduğunuz veya sahip olacağınız meslek, anne ve babanızın hayalindeki meslektir, nerede oturacağınızı aileniz belirlemiştir önceden… Eşiniz sizi aldatmışsa toplum baskısından dolayı kalbinizin ağrısını, içinizin derinliklerine gömmeyi ve ses çıkarmamayı öğrenmişsinizdir, maddi çıkarlarınız ve huzurunuz için birilerine kul köle olmanız gerektiğini tartışmaya gerek bile yoktur. Dünyanın efendisi olan para çoktan almış idareyi eline… Zannederim dünyada paranın satın alamayacağı tek şey kaldı, o da eğitim… Kişi bir yandan değişmek istemekte, diğer yandan bu değişimden korkmaktadır; çünkü değişim aynı zamanda belirsizlik, yenilik ve bilinmezlik de demektir.  

Toplum kültürel değerlerle zenginleşir…  

Dünyada egemen bir kültür olan kapitalizm bizim çaresiz kalmamızı istiyor da ondan. Bütün kültürleri aynılaştırma, bir insanlık ve Dünya yaratma baskısı altında her şey ve herkes birbirine benziyor… Eğitim şu an Dünya’nın en güçlü silahı konumunda. Silahtan çıkan mermiler artık insanları öldürmüyor. Aynılaştırıyor, birbirine benzetiyor, terbiye ediyor… Birbirine benzetilen insanoğlu sayesinde kültürel farklılığın oluşması da bilinçli bir şekilde engelleniyor. İnsanoğlu kültürel farklılığın güzelliğine öz değerlerini kaybederek varamıyor… Bir düşünün, Dünya’da tek bir kültür olsa başka ülkelere seyahat etmenin bir anlamı olur muydu? Olmazdı. Kültür, bir toplumu benzer ya da farklı öğeleriyle başka toplumlardan ayıran değerleri ve bu değerlerin oluşturduğu yaşam biçiminin o topluma kattığı karakteristik görünümüdür. Tek tek bireylerin iradesinden bağımsız olarak ortak bir iradeye sahip olan toplumlar mutlaka diğerlerinden ayrı kimliksel özellikler gösterir. Her toplumun yaşamı algılama biçimi farklıdır. Toplum kültürel değerlerle zenginleşir; kültür bilim ve teknolojiye benzemez; bilim ve teknoloji evrensel, kültür ulusaldır… Kültürlerin ulusal olması, diğer kültürlerden kopuk olmaları anlamına gelmez. Kültürler birbirinden etkilenir. Ancak etkilenme, aynılaşma, başka kültürlerin kopyası haline dönüştüğü zaman yozlaşma başlar… Bu noktalarda dikkatli olunmalı, kültürel değerlere sadece festivaller düzenleyerek sahip çıkılmaz… Var olan kültürel değerlere değer katarak var olabiliriz… Bilim ve teknolojinin gün geçtikçe güçlendiği günümüzde kültürel değerlerine değer veren toplumların var olmaya devam edeceğini kimse göz ardı etmemeli…