Covid-19 öncesine kadar zannediyorduk ki parası olan her şeyi yapabilir. Sonra aşı bulana kadar binlerce kişi sokaklarda ölünce aslında çok ta medeni diye bildiğimiz o koskoca ülkelerin öyle sanıldığı gibi koskoca olmadıkları ortaya çıktı.

Başta ABD, İngiltere ve İtalya’da sağlık sistemi resmen çöktü. Covid-19 yüzünden ölen insanların ceset görüntüleri sosyal medyada elden ele dolaştı.

Sonra aşı bulundu ve parası ve imkânı olan ülkeler teker teker bu aşıları alıp önlerine bakmaya başladı. Şimdi bu ülkeler yeniden normalleşme sürecine girmek için ya hazırlık yapıyor ya da girdi bile.

Aklı ve parası olanlar yenidünya düzeni için hazırlıklarını yaptı. Bu ülkelerden bir tanesi de yanı başımızdaki Güney Kıbrıs. Güney Kıbrıs’ın “Royal Carribean” kruvaziyer programı sayesinde bu yıl için 70 milyon Euro’luk gelir elde etmeyi öngördüğü bildirildi.

Sadece bir yıllık kruvaziyer programı için 70 Milyon Euro lira gelir bekliyor adamlar…

Bizde de devletin işlettiği limanlar dökülürken özel sektörde açılan marina ve limanlar için hiçbir adım atılmıyor. Çünkü devleti yöneten veya yönetmeye talip olanların “pastayı büyütme kaygısı” yok!

Maliye Bakanlığı, ay sonu ağlama ve Türkiye’den para dilenme bakanlığı olarak adlandırılabilir pek ala.

Örneğin İhalesi yapılan ve bir işletmeye işletmesi için verilen Lefke Limanı yasal prosedürler tamamlanmadığı için yıllardır bekliyor. Oysa firma oraya kruvaziyer gemilerinin yanaşacağı bir proje hazırlamıştı.

Yani 70 Milyon Euro’cuk da biz kazanabilirdik sadece bu yıl.

Neler yapardık o 70 Milyon Euro’cukla? Yeni okullar, yeni hastaneler, sağlık ocakları….

Hadi o büyük iş geçtim, hala daha KKTC Özel Marina için bir yasa yok. Her yıl Akdeniz çanağında BİR MİLYON tekne ve yat bağlanacak bir liman aradığını biliyor muydunuz?

Ve bu teknelerin bağlandıkları marinalara binlerce lira ödediklerini, alış-veriş yaptıklarını falan söylememe de gerek yoktur sanırsam.

İşte hal böyle iken bizde oylarımız ile seçtiğimiz vekiller bu işlere kafa yoracaklarına yeniden nasıl bir seçim yapabiliriz diye kafa yoruyorlar ve erken seçimi tartışıyorlar.

2018 Erken seçimlerimde meclisin yarısı “yeni vekillerden” oluşmuştu. Daha üç yıl geçmeden o meclis eskidi ve yenisi için “erken seçim” tartışmaları ile geçiriyoruz günlerimizi.

Ne olacak yani? Bir ay sonra veya 5 ay sonra bir seçim yapılsa şuan mevcut 48 milletvekili yeniden aday olmayacak mı? Ne değişecek sanki?

Madem siyasetçiler bizim sorunlarımızı çözemiyorlar, madem ki siyasetçiler ülkenin önünü açamıyorlar, bence tüm partiler bu konu üzerinde anlaşsınlar ve ülkede ekonomiyi ve diğer konuları halledecek birilerinden hizmet satın alalımı yapsınlar.

Öyle ya, madem biz kendi aklımızı kullanamıyoruz,  “Para ile akıl satın alabilir bari….