TC ile KKTC arasında imzalanan “2022 Yılı İktisadi ve Mali İş birliği Protokolü” hakkındaki tartışmalar devam ediyor…

Toplumsal Varoluş Platformu, protokol hakkında bugün KTAMS 50’nci Yıl Salonu’nda basın toplantısı düzenledi.

KTAMS Başkanı Güven Bengihan, Toplumsal Varoluş Platformu adına ortak basın açıklamasını yayınladı.

Açıklama şöyle:

“Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC Hükümeti arasında imzalanan İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması, iddia edilenin aksine KKTC’nin ekonomik kalkınmasını değil, hem ekonomik, hem demokratik anlamda birçok kazanımın geri götürülmesini amaçlayan toplumsal varoluşumuz açısından büyük tehdit teşkil eden bir teslimiyet belgesidir.

Uzun yıllar içerisinde  büyük mücadelelerle kazanılmış, birçoğu Anayasanın güvencesi altında olan haklarımızın  geriye götürülmesini, eğitim sistemimizden aile yapımıza Kıbrıs Türk Toplumunu dönüştürmeyi amaçlayan bu protokolün hayata geçirilmesinin mümkün  olmayacağını, Kıbrıs Türk Toplumunun bu dayatmayı kabul etmeyeceğini bildikleri için en başında sendikaları susturmak, halkın gösteri ve yürüyüş hakkını kısıtlamak için yasa değişiklikleri yapmayı planladılar.  Düşünce ve ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı yasa önerilerini de bu dönemde Meclise göndermeleri tesadüf değildir. Kıbrıs Türk toplumunu ceza yasaları ile korkutup susturacaklarını sananlar yanılıyorlar. Bu protokolu dayatanlar ve onaylayanlar bilmelidirler ki Kıbrıs Türk Toplumu bedenine de , ruhuna da uymayan bu gömleği giymeyecek.

Teslimiyet protokolünde toplumsal varoluşumuzu tehlikeye atacağına inandığımız ve asla kabul etmeyeceğimiz maddeler;

Sendikalar Yasası’nda değişiklik yapılarak Sendikaların yetkilerinin ve etkilerinin sınırlandırılması ile ilgili değişiklik yapılmasına
Toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkının kısıtlanması yönünde yasa değişikliği yapılmasına
Toplu İş Sözleşmesi düzeninde değişiklik yapılarak; sözleşme süresi bitiminden sonra yenisi imzalanıncaya kadar eskisinin devam etmeyeceği ve süre bitiminde imzalanmaz ve yenilenmezse hakların sonlanmasına
Yurttaşlık Yasası’nda değişiklik yapılarak vatandaşlığa kabule ilişkin şartların daha da kolaylaştırılmasına
Kamu personel rejimi ve emeklilik sisteminde yasal değişiklik yapılmasına
Emeklilik sisteminde mevcut duruma göre aktüeryayı güçlendirici emeklilik reform planı hazırlanmasına
Belediyelerin nüfus sayısı, nüfus yoğunluğu, yüzölçümü ve yetki ve görevleri yeniden düzenlenerek belediye sayılarının azaltılmasına
KIB-TEK’in elektrik üretim-iletim-dağıtım-tedarik fonksiyonlarının ayrıştırılarak özelleştirilmesine
Tüm maaş ödemelerinden vergi ve prim tahsil edilmesine
Vergi sistemi gözden geçirilerek gelir artırıcı düzenlemeler yapılmasına,
Milli (Devlet) Piyangonun ve Limanların özelleştirilmesine
Din hizmetlerinin Devletin tüzel kişiliği içerisinde daha etkin olması ve sahih din bilgisinin toplumda hakim kılınmasının sağlanmasına
Yabancıların KKTC’de yatırım yapması için gerekli olan yerli ortak ve sermaye miktarına yönelik şartların azaltılmasına
Yabancıların mülkiyet edinmesi konusundaki kısıtlamaların azaltılmasına
Milli para olan Türk Lirasının ve milli ödeme sistemlerinin (TROY) kullanımının yaygınlaşmasına
Sosyal medya başta olmak üzere tüm iletişim araçlarından dezenformasyona yönelik sınırlandırma yapılmasına
Öğretmenler Yasası başta olmak üzere ilgili mevzuatta gerekli düzenlemeler yapılmasına ve öğretmenlik mesleğine giriş sisteminde değişiklik yapılmasına
Orta Öğretim seviyesinde uygulanmakta olan öğretim programları ile yazımı yapılan eğitim araçlarında (ders kitapları) ortak değerleri güçlendirmeye yönelik güncelleme yapılasına
Türkiye’de uygulanan aile eğitim programı doğrultusunda KKTC’de ailelerin eğitim ihtiyaçlarına yönelik kurs programları oluşturulması ve uygulanmasına
Cumhurbaşkanlığı külliyesi ve Meclis binası yapılması için 620 milyon TL kaynak kullanılmasına
Türkiye’nin sağlık sisteminin oluşturulmasında elde edilen bilgi ve tecrübelerin, KKTC tarafı ile paylaşılarak her iki ülke sağlık sistemlerinin uyumlaştırılmasına
Toplumsal varlığımız için büyük bir tehdit olan bu dayatma protokole karşı çok güçlü bir direniş cephesi oluşturarak tüm gücümüzle mücadele edeceğiz. Toplumsal varoluş mücadelesinin toplumsal birliktelikle başarılabileceği bilinciyle sivil toplum örgütlerini, siyasi partileri, ekonomik örgütleri, meslek örgütlerini ve en önemlisi halkımızı  yanımıza alarak güçlü bir birliktelik oluşturacak, içeride vereceğimiz mücadele yanında uluslararası platformlara da sesimizi duyurmak için etkili adımlar atacağız.

İmzalanan protokolle taahhüt edilen, ekonomik, demokratik, sosyal ve kültürel anlamda varlığımızı tehlikeye atacak yasa önerileri Meclise geldiği gün; ayrıca hayatın pahalılanması ve zamlara karşı da büyük bir tepki koyacağımızı ve ülke genelinde genel grev başlatarak hayatı durduracağımızı, toplumsal varoluşumuz için tüm gücümüzü ortaya koyacağımızı vurgularız.”