Kıbrıs Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı Çağatay Huzeyfe Özdem, Haberal Kıbrıslı Gazetesi’nnden Rabiya Çakmak'a yaptığı açıklamada ülkedeki öğrencilerin sıkıntılarına değinirken, bugüne kadar üniversitelerde yaşanmış sıkıntıları ve bundan sonraki süreçte neler yapılabileceğine dair açıklamada bulundu.

“En çok etkilenen yabancı öğrenciler”

Çağatay Huzeyfe Özdem, ülkedeki öğrencilerin gerek üniversitelerde, gerek bulundukları yerlerde sıkıntı yaşadıklarını belirtirken, bu konudan en çok etkilenenin yabancı öğrenciler olduğunu aktardı. Özdem, 2014 yılında derneğin açıldığını ve herhangi bir yerde şubelerinin olmadığını dile getirirken, çalışma alanlarının KKTC’de eğitim gören yabancı üniversite öğrencileri olduğunu aktarmasının yanında, ülkedeki 32 bin öğrenci için çalışma yapan herhangi bir derneğin olmadığını aktardı. Çağatay Huzeyfe Özdem, ülkedeki öğrencilerin karşılaştığı sıkıntı ve problemlerde öğrencilere destek olduğunu ve resmi prosedürler ile yardımcı olduklarını belirtirken, dernek olarak rehberlik faaliyetleri, sosyal etkinlikler, eğitim faaliyetleri, ayda bir ya da iki kere düzenledikleri söyleşiler ve Türkçe eğitim kurslarının olduğunu belirtti. Öğrencilere ev sahipliği yaptıklarını aktaran Özdem, onların kendilerini rahat hissedebilecekleri bir ev ortamı sağladıklarını ve karşılıklı kültürel paylaşımlarda bulunduklarını ifade etti.

 “Öğrenciler sıcak sermaye”

Çağatay Huzeyfe Özdem, üniversite yönetimlerinde idari sıkıntıların olduğunu ve öğrencileri umursamaz bir şekilde işlerini yaptıklarını aktarırken, öğrencilere sıcak sermaye olarak bakıldığını açıkladı. Bunların yanında üniversitelerdeki servislerin az olduğu konusuna değinen Özdem, harçlarda da bir dengesizliğin olduğunu, servisi kullanmayan öğrenciler de dahil olmak üzere kayıt ücreti olarak bu parayı aldıklarını ifade etti. Üniversitelerin uluslararası birimlerinin öğrencileri üniversiteye yüzde 50 bursu başlattıklarını fakat üniversitede kayıt zamanı bu burs oranın belli sebeplerle yüzde 25’e düşürüldüğünü ve öğrencilerin buna mecbur bırakıldığını bildirdi. Üniversite yönetiminin bu durumu borsaya çevirdiğini ve ‘Öğrenciden ne koparabilirim’ mantığıyla eğitim verdiklerini kaydetti.

“Öğrenciler aç!!”

Çağatay Huzeyfe Özdem, Kıbrıs üniversitelerinin kolay girilen, harçları çok yüksek olmayan üniversiteler algısının olduğunu, doğuda yaşanan savaşlardan dolayı buraya gelen öğrencilerin çok olduğunu ve ülkeye gelen birçok öğrencinin aç olduğunu belirtirken,  öğrencilerin cebinde beş kuruş olmadığını ifade etti. Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi(UKÜ)’nün üst geçit sorununa değinen Özdem, üst geçit olmamasından dolayı birçok öğrencinin kaza sonucu öldüğünü belirtirken, bir diğer sorun olarak okullarda mescit olarak derme çatma yerlerin ibadethane yeri haline getirdiklerini ve bu konunun oldukça hassas bir konu olduğunu dile getirdi.

“Güvenlik zafiyeti var “

Geçtiğimiz yıl bir üniversitede, bir kadının nişanlısından kaçmak isterken okulda bıçaklanarak öldürülmesinin ardındaki güvenlik zafiyeti bağlamında konuşan Özdem, ülkede aktif olan 20 üniversitenin olduğunu ancak bunlardan sadece ikisinin güvenli olduğunu ifade etti. Aynı zamanda bazı üniversitelerde de güvenlik sayısının fazla olduğunu ancak bir kısım etnik gruplar tarafından olay çıkarılabildiğini ve bu çerçevede de düzenlemelere gidilmesi gerektiğinin altını çizdi. Güvenlik görevi için işe alınanların herhangi bir sınava tabi tutulmaksızın alındığını aktaran Özdem, bazı üniversitelerin grup halindeki öğrencileri kullandıklarını, bazılarından köklü bir aileye sahip olmasından dolayı bir şey yapılamadığını ifade etti.

“Üst geçit yapımı için kaç öğrenci ölmeli?”

“Öğrenciye sahip çıkılmıyor”

Başkan Çağatay Huzeyfe Özdem, “UKÜ’ ye üst geçitin yapılması için daha kaç öğrenci ölmeli?” diye sorgularken, Kıbrıs halkının öğrencisine sahip çıkmadığını belirterek, örf ve adetlerimiz çerçevesinde misafire önem verilmesinin bulunduğunun altını çizdi. Dernek olarak öğrenciler ile birlikte Kıbrıs köylerini gezeceklerini ve yerli halk ile temasta bulunup öğrencilerin onların birer misafiri olduğu ve onları kabullenmesi için işler yapacağını bildiren Çağatay Özdem, üniversitelerin birinci hedeflerinin para kazanmak olduğunu ve özel üniversite olduklarından dolayı bu konular hakkında çözüm bulunmasının hiçbir zaman mümkün olmayacağını aktardı. Ülkedeki acentelerin yurt dışından okumak için gelecek olan öğrencilere ülkeyi doğru lansman etmediğini birçoğunun da bu sebepten sıkıntı yaşadığını bildirirken, çalışma alanlarının bu öğrenciler olduğunu ifade ederek, aradaki para sarmalının sorunları çözmek yerine engel olduğunu aktardı.

“Sivil Toplum Örgütleri duyarsız”

Üniversiteler ile ev sahipleri arasında üst birlik kurulması gerektiğine değinen Başkan Özdem, sabit fiyat üzerinden öğrencilere ev kiralanmasının adil olacağını ve bu konu ile alakalı birkaç yıl önce bir üniversitenin ayaklandığını fakat bir sonuca ulaşamadıklarını dile getirdi. Ev kiralanırken alınan 1 yıllık kiranın ve elektrik, suyun öğrencinin üstüne almasının ev satın almak kadar zor olduğunu  aktaran Başkan Çağatay Özdem, bunların bir yasa sonucunda kaldırılmasının gerektiğine vurgu yaptı. Hiç yurtdışına çıkmadığını aktaran Özdem, farklı ülkelerden gelen öğrenciler sayesinde ülkelerindeki kültürü öğrendiğini ve benimsediğini ve aynı şekilde yabancılarından Türklerin misafirperverliği sayesinde Kıbrıs tarihini öğrenebileceklerini kaydetti. Hem devlet eliyle hem sivil toplum örgütleri tarafından öğrencilerin sorunlarına el atılması gerektiğinin altını çizen Özdem, bu konuda sivil toplum örgütlerinin duyarsız olduğunu aktardı.

Muhammed: Servis sorunu çözülmeli

KKTC’de öğrenci olarak bulunan Mısırlı Abdurrahman Muhammed, Haberal Kıbrıslı’ya yaptığı açıklamasında üniversitelerde otobüs sıkıntısının bulunduğunu belirtirken, gerek otobüsler, gerekse de kampus çevrelerinin gerektiği gibi temizlenmesi gerektiğini vurguladı.  Muhammed, 4 yıldır Kıbrıs’ta olduğunu ve 4 yıldır aynı evde yaşadığını aktarırken, ev konusunda yaşadığı birkaç sıkıntının dışında ev kirasının çok yüksek olmadığını ve Kıbrıs’ı sevdiğini ifade etti. Kendi ülkelerinden birçok sıkıntı ile okumak için ülkeye gelen öğrencilerden 1 yıllık peşin kira ücreti alınmasının doğru olmadığını savunan Abdurrahman Muhammed, bu konuda ev sahiplerinin öğrencilere daha anlayışlı olması gerektiğinin altını çizdi.

Kılıçbekoğlu: Çok ciddi bir mesele

KKTC’de Yüksek lisans öğrencisi olan Kırgızistanlı İslam Kılıçbekoğlu, Kıbrıs’a ilk geldiğinde bir şirket tarafından havalimanından alınacağı fakat kimsenin gelmediğini aktarırken, Türkçesinin olması sayesinde bu meseleyi çözdüğünü fakat yabancı öğrenciler için bu konunun çok ciddi bir mesele olduğunu aktardı. Kırgızistan’daki öğrenim süreci boyunca çok sosyal bir insan olduğunu dile getiren Kılıçbekoğlu, Kıbrıs’a geldiğinde çok yalnızlık çektiğini fakat arkadaş vesilesiyle derneğe gelip gittiğini ve artık sosyal hayatında daha aktif bir insan olduğunu ifade etti.

Dhair: Siyahilere ırkçılık var

KKTC’de öğrenci olarak bulunan Somalili Abdurrahman Dhair, ev kirası için yüksek bir fiyat ödediğini belirtirken, “Bu durumda biz öğrenciler ne yapabiliriz?” ifadeleri ile çaresizliğini dile getirdi. Sabah 08.30 dersine gidebilmek için zaman zaman birkaç arkadaşı ile ortak taksiye bindiğini ifade eden Dhair, buna sebep olarak ‘sabah çok erken saatte servisin olması, diğer seferin geç saatte olması’nı gösterdi. Bir diğer sorun olarak ten renginden dolayı oldukça ırkçılık söylemlerine maruz kaldığını belirten Abdurrahman Dhair, bu konu hakkında gerek Kıbrıslıların gerek Türk öğrencilerin anlayışsız olduğunu ve bu gibi sebeplerin okul ve sosyal hayatını etkilediğini vurguladı.