Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda Sayıştay (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın görüşüldüğü sırada nisap yetersizliği nedeniyle oturuma 10 dakika ara verildi.

Genel Kurul’da, Sayıştay (Değişiklik) Yasa Tasarısı ve Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nin tasarıya ilişkin raporu ele alındı. İlk olarak Komite Başkanı Resmiye Eroğlu Canaltay, komitenin, tasarıya ilişkin raporunu okudu.

BARÇIN

CTP Milletvekili Devrim Barçın tasarı üzerine söz alarak, “Biz 65 yaşa karşı değiliz, Sayıştayda 65 yaşı yapan CTP’dir” diyerek, 65 yaşa karşı olmadıklarını ancak emekliliğine 4 ay kalan bir kişinin atanması üzerinden bunun yapılmasına karşı olduklarını dile getirdi.

“Sizler 65 yaşı 60’a düşürmüştünüz” diye konuşan Barçın, o dönemdeki gerekçeyi okudu. CTP olarak konuya ilkesel baktıklarını ifade eden Barçın, dönem sınırı konulmasını önerdiklerini belirtti.

Daha önce attıkları adımların arkasında olduklarını dile getiren Devrim Barçın, “Bir kişinin 18 yıl boyunca Sayıştay Başkanlığı yapması dünyanın hiçbir yerinde yoktur” dedi. Bu nedenle yasaya “hayır” dediklerini kaydeden Barçın, bundan sonra atanacak kişiler için yaşın 65 olmasını önerdi.

ŞAHALİ

CTP Milletvekili Erkut Şahali de, tasarının  “adrese teslim” bir yasa olarak görüşüldüğünü ifade ederek, yasanın mali yerine idari komitede görüşülmesi gerektiğini söyledi. Tasarının, Sayıştay Başkanı’nın emeklilik yaşının 65’e getirilmesi ile ilgili  olduğunu dile getiren Şahali, “Kişiye özel yasa, şirkete özel yasa” eleştirisinde bulundu.

CTP’nin geçmişte emeklilik yaşıyla ilgili ilkesel bir duruş ortaya koyduğunu ifade eden Şahali, maksadın kişiye özel düzenlemelerle gün geçirmekten ibaret olduğunu söyledi.

Yasa değişikliğinden doğrudan etkilenecek Sayıştay Başkanı'nın ve kurumun da itibarının zedeleneceğini dile getiren Şahali, mevzuatın her gün biraz daha hırpalandığını kaydetti. Şahali, sayısal çoğunluğun, keyfi hareket edilebileceği anlamına gelmediğini ifade etti.

ŞAN

Maliye Bakanı Alişan Şan ise, tasarının denetimde görülen eksiklik ve aksaklıkların ortadan kaldırılması ve 41/2019 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasası’na uyumlaştırılması amacını taşıdığını ifade etti.

Yasa tasarısının bir yılı aşkın süre önce Meclis’e gönderildiğini ve görüşüldüğünü dile getiren Şan, emekliliğine 4 ay kalan biri için alelacele hazırlanan bir tasarı olmadığını kaydetti.

Sayıştay Başkanı ve üyelerinin ülkelerde farklı görev süreleri olduğuna işaret eden Bakan Şan, görev sürelerinin ülkeden, ülkeye değişken olabildiğini dile getirdi. 2009 yılında yasada yapılan değişikliğe de değinen Bakan Şan, o günkü koşullar içerisinde yasal değişikliklerin düzenlediğini belirtti.

Daha sonra Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Resmiye Eroğlu Canaltay, denetim faaliyetlerine olanak sağlanması için tasarının ikinci görüşmesinin bir sonraki yasama gününde yapılmasını önerdi.

Bu sırada toplantı yeter sayısı olmaması nedeniyle oturuma ara verildi.

SAYIŞTAY (DEĞİŞİKLİK) YASA TASARISI’NIN İKİNCİ GÖRÜŞMESİ TAMAMLANDI

Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Resmiye Eroğlu Canaltay bunun öncesinde, tasarının ikinci görüşmesinin bir sonraki yasama gününde yapılması önerisini geri çekti. Böylece Meclis’te yasama faaliyetinin tamamlanmasının ardından denetleme faaliyetine geçildi.

BESİM: “SAĞLIK BAKANLIĞI SINIFTA KALDI”

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Filiz Besim, “Sağlıkta Hastalar ‘Yönetsel Zafiyetlerin Kurbanı Oluyor” konulu güncel konuşma yaptı.

Ülkedeki en büyük sorun ve ihtiyaçlardan birisinin hasta bakım hizmetleri olduğunu dile getiren Besim, hasta bakım merkezlerinin önemli olduğunu kaydetti.

“Bu merkezler olmazsa hastalar evlerinde perişan olurlar” diyen Besim, Sağlık Bakanlığı’na ait iki tane hasta bakım merkezi olduğunu ancak Kalkanlı Yaşam Evi’ndeki 16 tane hastanın Bülent Ecevit Rehabilitasyon Merkezi’ne gönderildiğini söyledi. Besim, Bülent Ecevit Rehabilitasyon Merkezi’nde biri ölmezse hasta koyacak yer olmayacağını belirtti.

Sağlık Bakanlığı’nı Kalkanlı Yaşam Evi’ni idame ettirmeyi başaramamakla ve Sağlık Bakanı'nı kırılgan kesimlere karşı hassas olmamakla itham eden Besim, 64 hastası olan Kalkanlı Yaşam Evi’nin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na devredilmesini eleştirdi.

Sosyal Hizmetler Dairesi kontrolündeki Lapta Huzurevi’nde de hemşire eksikliği olduğunu anlatan Besim, CTP iktidara geldiğinde her ilçeye çağdaş yaşlı bakımevleri yapacağını da söyledi.

Mağusa Devlet Hastanesi’ndeki hekim eksikliğine de değinen Filiz Besim, Bakanlığı hekimleri doğru şekilde dağıtmayı başaramamakla da suçladı. Mağusa Hastanesi’nde yalnızca 3 kardiyolog olduğu örneğini veren Besim, Lefkoşa’daki kardiyoloji hastalarının yüzde 40’ının Mağusa bölgesinden geldiğini belirterek, Mağusa Hastanesi’nin kardiyoloji bölümünü güçlendirilmesi ve kardiyolog sayısının 5’e yükselmesini önerdi. Besim,“Mağusa’daki 112 istasyonu neden hala bitmedi?” diye de sordu.

Sağlık Bakanlığı’nı aşı konusunda çocukları doktor seçme özgürlüğünden mahrum bırakmakla suçlayan Besim, “Sağlık Bakanlığı bu konuda da sınıfta kaldı” dedi.

ALTUĞRA: “TARİHE İMZA ATAN HİZMETLERİMİZ VAR”

CTP Milletvekili Filiz Besim’e yanıt vermek için söz alan Sağlık Bakanı İzlem Gürçağ Altuğra, Sağlık Bakanlığı’nın sınıfta kalmadığını söyleyerek, “Tarihe imza atan hizmetlerimiz var” dedi.

Kalkanlı Yaşam Evi’nin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na devredilmesiyle ilgili “Bakım evleri ve huzurevleri Çalışma Bakanlığı’nın hizmet şemasındadır” diyen Altuğra, Besim’in “kırılgan kesime hassas olmadığı yönündeki” söylemine ise “Aynen iade ediyorum” diyerek tepki gösterdi.

Bülent Ecevit Rehabilitasyon Merkezi’nin arkasında 60 yatak kapasiteyle bir alan yapılmasının projeleri arasında olduğunu da belirten Sağlık Bakanı Altuğra, devredilen Kalkanlı Yaşam Evi’nde ise yatalak olmayanlar hastaların 4 hemşire, 1 hekim ve ara bakım elemanları varlığında sağlıklı hizmet almaya devam ettiğini belirtti.

Kalkanlı Yaşam Evinin ait olması gereken yerin Sosyal Hizmetler olduğunu yineleyen Altuğra, Besim’e hitaben “Sizin gayriyasal işinizi yasal zemine çektik. Kalkanlı Yaşam Evi kapatılmayacak. Ailelerin kaygısı olmasın” dedi.

Mağusa Hastanesi ile ilgili eleştirilere de yanıt veren Altuğra, orada başhekimle istişare ederek ihtiyaçlara cevap verdiklerini ve hekimler geldikçe görevlendirmelere devam ettiklerini anlattı.

Besim’in aşı konusunda çocukların doktor seçme özgürlüğünden mahrum bırakılması ile ilgili eleştirisine ise Altuğra, “Çağdaş ülkelerde olduğu gibi bizim ülkemizde de aşılar dışarıya verilmez, hastanede çocuklarımıza yaptırılır” yanıtını verdi.

Devlet hastanelerinde aşıların ücretsiz olarak yapıldığını belirten Altuğra, aşıların soğuk zincirinin korunması gerektiğini, herkesin bunu koruyamayabileceğini ve bu yüzden de aşıların hastaneden çıkmasının söz konusu olamayacağını vurguladı. Altuğra, özel hastanede aşı yapmak isteyenlerin eczanelerden aşıyı alarak yaptırabileceğini de belirtti.

Mağusa 112 binasının bittiğini ancak elektrik projesinde keşif bedelinin net olmadığını aktaran Sağlık Bakanı, bunun sebebinin ise Planlama İnşaat Dairesi’nin depremden dolayı okullara ve hastanelere odaklanması olarak gösterdi.

Yeniden söz alan Filiz Besim, eleştirilerine ve sorularına yanıt alamadığını ifade ederek, kendilerinin hastaların ve kamuoyunun sesi olduğunu söyledi.

BARÇIN: “İKTİDARA GELDİĞİMİZDE STABİL PARA BİRİMİNE ENDEKSLİ ÜCRET ÖDEYECEĞİZ”

Ardından CTP Lefkoşa Milletvekili Devrim Barçın’ın, “UBP’nin ‘Ekonomide Dinginleşmeye Gidiyoruz’ Yalanları” konulu güncel konuşma istemi ile söz aldı.

Maliye Bakanı Alişan Şan’ın geçen hafta Meclis kürsüsünde söylediği “Ekonomide dinginleşmeye gidiyoruz” ve “Fakirleşme yoktur” ifadelerine eleştiriler yönelten Barçın, yıllık gıda enflasyonu AB’de yüzde 20, TC’de yüzde 67 iken KKTC’de yüzde 78 olduğunu aktardı. Barçın ayrıca, yıllık enflasyonun Güney Kıbrıs’ra yüzde 6.1, KKTC’de ise yüzde 66.97 olduğunu belirtti.

“Bunun sebebi yanlış para politikası uygulayan AKP ve MHP hükümetidir” diyen Barçın, iktidara geldiklerinde TL kullanımından kaynaklanan mağduriyetleri gidermek adına stabil para birimine endeksli ücret ödeyeceklerini kaydetti.

Emekçiye İhtiyat Sandığı'ndaki birikimlerini döviz tutma imkanı verilmesi gerektiğini de söyleyen Barçın, Devletin İhtiyat Sandığına 5 milyar TL borcu olduğunu ve yönetenlerin bu borcun tahsilinin peşine düşmediğini kaydetti.

İhtiyat Sandığı Yönetim Kurulu’nun dün özel bir şirketin kuruma ait 10 dönüme yakın arsasını satın almak istediği gerekçesiyle toplantıya çağrıldığını da söyleyen Barçın, ”Bir şirket talepte bulunabilir, bir kamu kurumu bir arazisi satılabilir. Ama bunun usulleri vardır. Bir kurum bir malını satacaksa, hiç ilanını yapmadan olmaz. Böyle bir yönetim anlayışı olmaz” dedi.

ŞAN: “İFADELERİM CIMBIZLA ALINARAK BAŞKA YERE ÇEKİLDİ”

Devrim Barçın’a yanıt vermek üzere söz alan Maliye Bakanı Alişan Şan, geçen hafta yaptığı konuşmada, Merkez Bankası kayıtlarını paylaşırken kullandığı bazı ifadelerin “cımbızla alındığını” ve gerçekte anlatmak istediğinin başka yere çekildiğini belirterek bundan duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Şan, Ocak’ta açıklanan Hayat Pahalılığında gerileme yaşanması üzerine “dinginleşme” lafını, ağrının yavaş yavaş azalmaya başladığını anlatma amacıyla kullandığını da belirtti.

CTP Milletvekili Devrim Barçın’ın yerinden burslarla ilgili yönelttiği soru üzerine Şan, “Bayram öncesi Şubat ayına ait bursları yatırdık. Mart ayını da yakın zamanda yatıracağız” dedi.

Şan, İhtiyat Sandığı’nın 5 milyar TL’lik alacağı ile ilgili ise Çalışma Bakanı Hasan Taçoy ile bazı çalışmalar yaptıklarını bildirdi.

Şan’ın çalışan ve emeklilerin alım gücünü koruma adına yapılan artışlardan da bahsetmesi üzerine yerinden söz alan CTP Milletvekili Erkut Şahali, 6 ayda bir uygulanan Hayat Pahalılığının daha kısa sürelerde yapılmasının düşünülüp düşünülmediğini sordu.

Bunun üzerine Şan, asgari ücret ile kamu maaşlarının, kendi hükümetleri döneminde döviz bazında arttığı yanıtını verdi. Şan, 1 Şubat 2019’da geçerli olan asgari ücret o gün 399 sterlin iken, bugün uygulanan asgari ücretin 31 Mart tarihli kurlara göre 498 sterlin olduğu örneğini verdi.