İçişleri ve Çalışma Bakanı Asım Akansoy, toplumdaki kamplaşmayı bu noktaya getirmemek adına, sürecin sivil toplumdan paydaşların da katılımcı olabileceği şekilde ve daha şeffaf biçimde yürütülse, mevcut kaotik ortam sağ duyu ile aşılabileceğini ifade ederek, su konusunda imzalanan metnin bir çerçeve anlaşması olduğunu belirtti.
Asım Akansoy'un açıklaması şöyle:
"Su konusunda bugün imzalanan anlaşmaya paralel olarak yaşanılan süreçte ciddi bir bilgi kirliliği olduğunu düşünüyorum.
Toplumdaki kamplaşmayı bu noktaya getirmemek adına, bu süreç sivil toplumdan paydaşların da katılımcı olabileceği şekilde ve daha şeffaf biçimde yürütülse belki de mevcut kaotik ortam sağ duyu ile aşılabilirdi.
Su konusunda imzalanan metin aslında bir çerçeve anlaşma olup, özellikle ihale şartnamesi belli olmadan, bu konuda ne büyük zaferler ilan etmek, ne de karalar bağlamak kanımca doğru değildir.
Kişisel düşünceme göre Suyun özelleştirilmesi ve tekelleştirilmesi ilkesel olarak kabul edilemez.
Ancak bu duruşumuzu sosyal, ekolojik ve alternatif yatırım modelleri yaratmadan ileri götürmeye kalktığımız zaman günün sonunda önümüzde hazır bulunan model üzerinden tartışıyor olmaya devam edeceğiz.
Siyasi akıl ve katılımcılığı dışlayarak, uzmanlık üzerinden kibir veya sloganlar üzerinden demagoji bu halka çok bedeller ödetti ve hala ödetiyor."
