Özge Kizir

Kıbrıs Türk Rehberler Birliği (KITREB) Başkanı İbrahim Altıner, bazı üyelerin, kartlarını alamadıkları gerekçesiyle şikâyetçi olduklarını, ancak KITREB’in herhangi bir üyesinin hakkını savunmama gibi bir durumunun olamayacağını söyledi. “Biz ciddi ve mesleki bir birliğiz. Bizim her şeyimiz kayıt altındadır. Belgelerle konuşuyorum. Kesinlikle böyle bir zan altında kalmak istemiyoruz ve üyelerimizin hakkını da hiçbir şekilde yemedik” diyen Altıner, önümüzde hafta memur rehberler hariç, kartlarını alamayanlara kartlarını vereceklerini açıkladı.

İbrahim Altıner, Dünya Rehberler Birliği örgütü tarafından eğitilen ve eğitmen olan rehberlerin bugün Dünya Rehberler Birliği tarafından tanındığını, fakat Turizm Bakanlığı tarafından tanınmadığını ifade etti. Haberal Kıbrıslı gazetesine değerlendirmede bulunan Altıner, “Sorunlarımızdan belki de en büyüğü tanınmamışlıktır” dedi.

Bakanlıkla anlaşamadıkları konular olduğunu ifade eden Altıner, bu konulardan birinin, memur rehberlerin kart alıp almama konusu olduğunu kaydetti. Bu konuyla ilgili olarak Savcılığın vermiş olduğu bir görüş olduğunu hatırlatan Altıner, “Savcılık memur arkadaşlarımızın rehberlik kartı almasını uygun görüyor. Nasıl bir düşüncedir? Bir taraftan dünyanın tanımadığı Kıbrıs var, dünyanın tanımadığı Kıbrıs’ta Rehberler Birliği tanınıyor. Maalesef Turizm Bakanlığı tarafından tanınmıyor” şeklinde konuştu.

“Bütün rehberlerimiz şu an ülkemizde kaçak konumundadır”

Altıner, belgelerin geç alınmasıyla ilgili olarak kendilerine yöneltilen eleştirileri şu sözlerle yanıtladı: 

“Geç almalarının birkaç nedeni vardır. İlk olarak, bakanlık kartları geç verdi. İkinci konu ise bizim şu an bakanlıkla anlaşamadığımız bir konunun sebebidir. Yani, memur rehberlerimizin rehberlik kimlik kartı alıp alamama konusudur. Mart’tan beridir gündemimizde olan bir konu… Bütün rehberlerimiz şu an ülkemizde kaçak konumundadır. Bugün bize kayıtlı olan 224 üyemiz vardır. Bu 224 üye arkadaşımızın içinde şu an memur olan 37 kişi vardır. Bu 37 kişi içinde 13 kişi devlette rehberlik mesleğini icra etmektedir. Geriye kalan 24 kişi de sertifika almaya hak kazanan üyelerimizdir.” 

“Rehberlik kimlikleri de önümüzdeki hafta içerisinde verilecek”

Rehberlerden ücret alındığı fakat turist rehber kimlik kartlarının verilmediği konusuna açıklık getiren Altıner, “Yasamız gereği bakanlık ve KITREB işbirliği ile bir kurs açılır. Kursu aslında bakanlık yürütür, biz de kendi rehberlerimizle birlikte bakanlığa destek veririz. Dünya Rehberler Birliği tarafından eğitim almış rehberlerimiz bulunmaktadır. Eğitmen sertifikalı rehberlerimiz eşliğinde buradaki rehberlerimizi eğitiyoruz. Ayrıca yıllarını bu mesleğe adamış rehberlerimizle ve kendi alanında uzman kişilerle bu rehberlere eğitim veriyoruz. Bu sene 27 kişi mezun oldu. Bizde işlem şu şekilde çalışıyor. İlgili arkadaşlara sertifika verilir, sertifikalar verildikten sonra KITREB’e üye olurlar. KITREB’e üyelikleriyle birlikte turist rehberlik kimlik kartı almaya hak kazanırlar. Yeni mezun olan bu 27 arkadaşımız sertifikalarını geç aldılar. Geç aldıklarından dolayı tabiki kartlarını alamadılar. Bakanlık ve KITREB işbirliği ile turist rehberlik kimlikleri de önümüzdeki hafta içerisinde verilecek” şeklinde konuştu.

“İkinci bir iş yapma hakkını savunmuyoruz”

Altıner, sözlerine şöyle devam etti:

“Tabi ki memurun ikinci bir iş yapma yasağı vardır. Bunu biz Rehberler Birliği olarak kabul ediyoruz. Rehberlerimizin ikinci bir iş yapma hakkını savunmuyoruz. O konuda devletle aynı fikirdeyiz ve yasaların karşısında değiliz. Fakat bizlere verilecek olan bu rehberlik kartı, ‘ilgili arkadaşlar bu kartı alacaklar ve bu kartla sadece rehberlik yapıyorlar’ diye bir algı söz konusu değildir. Bu kartla ülkelerdeki müzeleri de ziyaret edebiliyorsunuz. Geçen hafta bir arkadaşımız Yunanistan’a gitti ve müzelere girdi. Bu hak üyelerimize yıllar önce verilmiş bir haktır. Ayrıca bu konuyu da uzatan bakanlık oldu.” 

“Üyelerimizin hakkını yemedik”

Bakanlığın Savcılık görüşünü 29 Temmuz’da aldığını belirten Altıner, “KITREB üyesinin hakkını savunmuyor veya parasını yedi’ diye bir söylem kesinlikle olamaz. Çünkü biz ciddi ve mesleki bir birliğiz. Bizim her şeyimiz kayıt altındadır. Belgelerle konuşuyorum. Kesinlikle böyle bir zan altında kalmak istemiyoruz ve üyelerimizin hakkını da hiçbir şekilde yemedik. Önümüzdeki hafta memur arkadaşlar hariç, kartlarını alamayanlara kartlarını veriyoruz. Belge zaten 29 Temmuz’da yazılıyor ve 30’unda cevap veriliyor. Yani bir günlük işi biz 4 aydır oyalıyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Müsteşar Şahap Aşıkoğlu’yla yaptığımız toplantılarda bu kartların verilmesi gerektiğini ve bütün üyelerimizin bize üye olduğunu açıklamıştık. Görüyoruz ki günün sonunda bakanlık böyle bir şeyi talep etmemiştir. Bu nedenden dolayı kartların verilmesi gecikmiştir” şeklinde konuştu.

“Bizim içinde bundan sonra yeni bir süreç başlıyor”

Bakanlığın 4-5 ay önce rehberleri dava ettiğine dikkat çeken Altıner şöyle konuştu: 

“Hem rehber, hem acente rehberimizi dava eder. Tabiki bu davanın sonucunda bazı memurların rehberlik yaptığı ortaya çıkar ve mahkeme ara emri alır. Fakat alınan ara emri, sadece üç rehberin üzerinden alınan bir ara emirdir. Tüm rehberlerin üzerinde alınan bir karar değildir. Buradaki uyarı da sadece ilgili rehberlerin rehberlik yapmaması konusunda uyarıdır. Bütün konu aslında bu durumdur. Fakat maalesef konu farklı yönlere gitti. Bizim için de bundan sonra yeni bir süreç başlıyor.

“Müsteşar 5 yılda KITREB’in hiçbir sorununu çözmedi”

Rehberler Birliği’nin bu kadar sorunu dururken müsteşarın bu konunun üzerine yönelmesi, gerçekten trajikomik bir olaydır. Dört yıl önce göreve geldiğimiz zaman bütün sorunlarımızı kendisine aktarmıştık. Örneğin, lokalimiz ve sosyal sigorta hakkımız yoktur. Bu sorunlara inilmesini istedik. Maalesef bunların yanında hiç bu sorunların bir tanesi çözülmezken, memur arkadaşlarımızın rehberlik yapma konusu ve karttan men edilme konusunu 4 ayın içinde müsteşar çözdü. Beş yılda KITREB’in hiçbir sorununu çözmeyen biri için çok büyük bir başarıdır. ”