Ana muhalefet DP UG Genel Başkanı Serdar Denktaş, 2016 bütçesinin hedeflere ulaşmada sıkıntılı olduğunu savundu.

2016 bütçesiyle ilgili partisinin görüşlerini Meclis kürsüsünden paylaşan Denktaş, hükümetin reform nitelikli adımlarına destek vereceklerini ancak bunu göremediklerini belirterek bütçeye ret oyu vereceklerini açıkladı.

Maliye Bakanı Birikim Özgür’e geçmiş olsun diyerek sözlerine başlayan Denktaş, “bütçenin de elinin ayağının kırık olduğunu, çarpılmış bir hükümet tarafından hazırlanan bütçe için halka da geçmiş olsun demek gerekeceğini” savundu.

İlk kez Türkiye kaynaklı yatırım kalemlerinin nereye gideceğini bilinmediği bir bütçeyle karşı karşıya olduklarını belirten Denktaş, ne bütçenin hükümet program hedeflerine, ne de taslağını gördükleri orta vadeli program hedeflerine uygun olduğunu söyledi.

Denktaş, reel ekonominin boğazının sıkılacağını ve ekonominin daha da daralacağını ifade ederek “Hedeflere ulaşma açısından bakıldığında sıkıntılı bir bütçeyle karşı karşıyayız” dedi.

DP UG Genel Başkanı Serdar Denktaş, teşviklerle ilgili uygulamayı eleştirerek şu anki teşviklerin boşa gittiğini savundu.

Bütçe hazırlanırken var olan olumsuzlukların şu anda daha da arttığını belirten ve Türkiye-Rusya ilişkilerini örnek gösteren Denktaş, Kıbrıs’ta çözümsüzlük olsa da barış bulunduğunu, savaş halinde bir ülke imajı yaratılmasının doğru olmadığını söyledi.

Serdar Denktaş, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın adayı ziyaret eden Rusya Dışişleri Bakanı ile görüşmemesinin siyaseten doğru olduğunu ancak ekonomik de düşünmek gerektiğini kaydetti.

Denktaş, bütçenin ve orta vadeli program taslağının hazırlanmasında Türkiye’nin örnek alındığını ancak iki ülkenin koşullarının farklı olduğunun gözden kaçırıldığını ifade etti.

Esnafın dükkanını kapatma noktasına gittiğini, ekonomik kalkınmadan söz edilemeyeceğini belirten Denktaş, AB normlarına geçiş için yeterli çalışma yapılmadığını savundu.

Turizmde kriz olduğunu, önlem için beklememek gerektiğini kaydeden Denktaş, Türkiye’nin şu anda önlem aldığını, turizmdeki zorlukların bütçeyi de zora sokacağını kaydetti. Hükümetin Rusya krizine karşı nasıl önlemler alacağını, turizm sektörünü nasıl teşvik edeceğini şimdiden planlaması gerektiğini ifade eden DP UG Genel Başkanı Denktaş, müzelerin hafta sonları ve tatillerde bütçe tasarrufu nedeniyle kapalı tutulmasını eleştirdi.

Denktaş, iki fonun genel bütçe içine alınmasının yanlış olduğu görüşünü ifade ederek, şu anda da zaten fonların Maliye Bakanlığı’nın kontrolünde olduğunu söyledi.

Serdar Denktaş, fon gelirlerinin artırılması ve Maliye kontrolünde pratik kontrolünün sağlanması gerektiğini ifade etti.

Maliye Bakanı’nın tahtaravallinin bir ucuna Türkiye’yi oturtmamak gerektiği yönündeki söylemini değerlendiren Denktaş, TC Yardım Heyeti’ne dair kendi açıklamalarını hatırlattı. Denktaş, TC Yardım Heyeti’nin yapısının doğru olmadığını savundu.

Belediyelerin sorunlarını da anımsatarak, belediyelere katkıyı artıran bir önerinin Meclis’ten geçirildiğini anımsatan Denktaş, ancak bazı belediyelerin sorunlarını çözümü için gerekli çaba harcanmadığını söyledi ve buna örnek olarak Erenköy Belediyesi’ni gösterdi.

Hükümetin Erenköy belediyesi çalışanların maaşlarından kesinti yapılması önerisi getirildiğini ifade eden Denktaş, hükümetin küçük ortağının 10 kişi belediyeden alabileceğini, CTP’nin de 10 kişi alması ile 20 kişi belediyeden eksiltilmesinin önerildiğinin belirterek, belediyelerden işten çıkarmaların gündemde olacağını kaydetti.

Hükümetin ortaklarının birlikte hareket edemediğini ileri süren Denktaş, “Bir takım kararları alırken iki ortak anlaşmazken yüzde 5 büyümeyi bu hükümet nasıl gerçekleştirsin?”diye sordu.

Denktaş, tüm belediyelerin gelirlerinin artırılacağı yönünde iki adım olduğunu bunların bir tanesinin su işlerini belediyelere devretmek, ikincisinin ise İçişleri Bakanlığı’nın çeklerinin belediyelere direkt Maliye’den çıkması olduğunu belirtti.

Belediyelerin yetki ve sorumluluklarını artırmak suretiyle gelirlerinin de artırılmaması, 28 belediyenin azaltılmaması halinde çalışanların yarısının kendilerini kapı dışında bulunacağını belirten Denktaş, bu konuda atılacak adımlara destek vermeye hazır olduklarını söyledi.

Denktaş, Erenköy Belediyesi’nin çok personel alması nedeniyle battığı söylemlerinin yanlış olduğunu savunarak, Erenköy Belediyesi’nin yüzölçümünün fazla olduğunu, buna uygun personel sayısının da gayet doğal olduğunu belirtti.

Yerel yönetimlerinin daha güçlenmesini, daha fazla yetki ve sorumluluk almasına inanan bir parti olduklarını belirten Denktaş, “Bu bizimdir, bu değildir yaklaşımı içerisinde değiliz ve belediyelerin gelişmesi yerel kaynaklarının artırılmasını bunun da hükümete katkı sağlayacağına inanıyoruz”dedi.

Beyaz kimlik ile vatandaşlık yasası konusundaki endişelerini dile getiren Denktaş, yasa geçtikten sonra ülkeye gelecek olanlara daha kısıtlı bir noktaya taşınabileceğini ancak şu anda KKTC’de yaşayanlara yapılacak haksızlığın insan haklarına da aykırı olduğunu söyledi.

Konuşmasında kaçak iş gücüne de değinen Denktaş, bundan sonra TC’den değil de üçüncü ülkeden kişilerin çalışmaya geleceğini, bunun da başka sorunlar yaratacağını belirtti.

DP UG Genel Başkanı Denktaş, Türkiye ile serbest ticaretin başlatılmasını yapılacak görüşmelerde hedef olarak konulmasını isteyerek, çözüm olmazsa Kıbrıs Türkü’nü dünya ile buluşturacak olanın TC ile aynı zemini paylaşmak olduğunu vurguladı.

Denktaş, DP-UG olarak bütçenin kısa, orta ve uzun hedeflerine taşıma yetkisi olmadığını savunarak bu nedenle bütçeye ret oyu vereceklerini söyledi.

Meclis’te hükümet partilerinin nisabı sağlamaya özen gösterilmesini de isteyen Denktaş, 26 milletvekili girmeden genel kurula katılmama kararında olduklarını söyledi.

Denktaş, kendisinin Meclis çalışmalarına katılmadığı yönündeki eleştiriyi kabul etmediğini, Genel Kurul’a babasının hastalığı süresi dışında sürekli katıldığını kaydetti.

ÇAKICI

Daha sonra söz alan TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı da, “Bu bütçe statükoyu devam ettiren bir bütçedir. Zam furyasıyla karşı karşıya kalacağız. Büyümenin olmayacağı bir bütçeyle karşı karşıyayız” dedi.

Çakıcı, büyüme ve ilerlemeden bahsedildiğini ancak böyle birşey olmadığını son 7-8 yıldır bütçenin aynı olduğunu söyledi.

Bütçe açığının 373 milyon TL’den bahsedildiğini, bunun kapatılmasıyla ilgili önerilerin halka dayandırılması halinde halkı ezmek anlamı taşıdığını ifade eden Çakıcı, bütçenin büyük bölümünün yatırıma değil de personel giderleri ile cari giderlere harcandığını kaydetti.

Reel sektörün önünün açılmasına yönelik sözler edildiğini ancak bütçede bunların görülmediğini belirten Çakıcı, bütçenin yüzde 30’unun TC yardımlarına dayalı olduğunu söyledi.

1975’ten sonra seçimlerin mal dağıtılarak, sonra vatandaşlık verilerek, son olarak da devlet kurumlarına personel alınarak kazanıldığına dikkati çeken Çakıcı, siyasilerin kamuyu çiftlik olarak kullanılması nedeniyle Sosyol Sigorta gibi kurumların çökertildiğini belirtti.

Çakıcı, bütçe açıklarını kapamak, yatırım yapmak veya bütçeyi dengede tutmak adına bugüne kadar bir çaba olmadığına dikkati çekerek bu düzenin 2003 yılına kadar devam ettiğini bundan hem TC hem de KKTC hükümetlerinin memnun olduğunu anlattı.

Bütçe dengesizliklerinin geçmişten geldiğini anımsatan Çakıcı, geçmişteki yanlışların bugün yapılan eylemlerle ortada olduğunu söyledi.

TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı, geçmiş yıllardaki bütçe açıklarına ve nedenlerine değinirken, “Bizi karaya oturtan hükümetler CTP- DP ve CTP-ÖRP hükümetleridir” dedi.

Çakıcı, personel giderleri ve cari transferlerin en fazla bu hükümetler döneminde arttığını; mali politikalarda öngörüsüzlük olduğunu savundu.

Ekonomik tedbirlerin ülkeye uygun alınması gerektiğini, aksi halde çatışma ve memnuniyetsizlik doğduğunu kaydeden Mehmet Çakıcı, bütçe açıklarının CTP ve UBP’li hükümetlerin derdi olmadığını savundu.

TDP’nin Türkiye ile ilişkilerinde, kendi kendini yönetme iradesini ortaya koyduğunu, “besleme krizi” konusunda da girişimler yaptığını belirten Çakıcı, partisinin geçmişteki girişimleri manifesto, mektup ve Umut Projesi hakkında bilgiler verdi.

TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı, bütçe konusunda sosyal adaleti koruyacak, sosyal demokrat politikalardan söz edilecekse zenginlerin de üzerine gitmek gerektiğini belirterek, “Personel giderlerinin ve cari giderlerin bu kadar yüksek olduğu yerde nasıl tedbir alacaksınız? Ancak zam olur” sözleriyle 2016 bütçesini eleştirdi.

Adalet duygusunun zedelenmemesi gerektiğini kaydeden Çakıcı, gelirlerin arttığı söylemlerinin doğru olmadığını savundu.

“Gelir yok, yatırım yok, sermaye giderleri azalmış” diyen Mehmet Çakıcı, hükümetin “reform hükümeti” adına rağmen ortada bir reform paketi bulunmadığını, sosyal politikalara ağırlık verildiğini de görmediğini söyledi.

Çakıcı, turizmle ilgili hükümet politikasını da eleştirdi.

Çakıcı’nıın ardından DP UG Milletvekili Hakan Dinçyürek söz aldı.