Denktaş: 'Yetkim bu kadar'

Ceren Ercih

Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, Ercan’ın özelleştirilmesini yanlış bulduğunu söyledi ve ekledi. 

Başbakan Yardımcısı, Serdar Denktaş, Erçin Şahmaran’ın sunduğu Gündeme Bakış programının konuğu oldu. Ercan’da yapılacak olan terminal binası ve pist alanı ile ilgili açıklamalarda bulunan Denktaş, bu işin aceleye getirildiğini belirtti. 20 bin civarındaki çam ağaçlarının sökülmesini de, aceleci politikalara bağlayan Denktaş, zararı minimuma düşürebilmenin çözüm yolları arandığını söyledi. Ercan’ın özelleştirilmesini yanlış bulan Denktaş, “elimden geleni yaptım, yetkim bu kadar” dedi. Kıbrıs Futbol Federasyonu’nun KOP’a üyelik başvurusunu da değerlendiren Denktaş, ‘Nasıl bir mücadeleye bıçak soktuğunuzu bir kere daha düşünün’ şeklinde konuştu. 

“BURAYI İPTAL ETMEK İSTİYORUM” 

Ercan’da yeni yapılacak olan terminal binası ve pist alanı ile ilgili ihaleyi iktidara geldikten sonra epey bir irdelediğini belirten Denktaş, “İktidara geldikten sonra ilk yaptığımız iş sözleşmeleri, şartnameyi uygunluğu bayağı irdeledik. 6. ay dolduktan sonrada ilgili şirketi çağırdım. Kendilerine dedim ki burayı iptal etmek istiyorum. Bunun içinde o 100 milyon Euro’nun arayışındayım. Onu bulduğum gün sizinle pazarlığa otururum. Aldığım cevap ilginçti. “Biz buna hazırız, bir sorun varsa birlikte de çözeriz” diye bir cevap aldım” dedi ve Denktaş sözlerini şöyle sürdürdü; “Projenin şeklinin yer itibari ile değişmesinde neticede anlaştık. Bunun teknik açıdan da daha doğru olacağı ortaya çıktı. Takıldığımız nokta ve karşı tarafında itiraz ettiği nokta, süreyi kısaltma bir ikincisi de yeni bir havaalanı yapılmaması.” 

“PROJE HAYATA GEÇSİN” 

Denktaş, “Bakanlık değişikliği yaşandı. O günlerde o üç arkadaşın gitmesi ile bizim tarafta bir moral bozukluğu da vardı. Tartışma yaptık, bir noktaya vardık, bunu ileri bir noktaya götürelim dediğimde başbakan gerek yok, daha fazla zaman kaybetmeyelim mademki sözleşme içerisinde bir yanlış bulamadık bunu ileriye götürmeyelim, hiç zaman kaybetmeyelim bu proje olduğu şekli ile hayata geçsin şeklinde bir yaklaşımı oldu” şeklinde konuştu. 

“BU İŞ ACELEYE GETİRİLDİ” 

En genci 15 yaşında 20 bin civarında çam ağacının sökülüp başka bir yerde hayatlarına devam etmesinin zor olduğunu dile getiren Denktaş, Çevre Bakanı’nın da bu konuda ki kaygılarına şu sözlerle değindi; “Çevre Bakanı büyük bir tedirginlikle geldi karşımıza. Bu havaalanın yapılacağı bölgede en genç 15 yaşında 20 bin ağaç sökülmek zorunda bunların büyük bir çoğunluğu çam ağacı. Ve bu çam ağaçlarını söküp, başka yere ektiğinizde tutmuyor. Onun da tedirginliği bir ağacın budanmasından dolayı kendisine müthiş bir saldırı oldu, burada çok daha fazla bir ağaç var. Tedirgin olmak da haklıdır. En başından aceleye getirilmese, iyi düşünülse bu proje biraz daha batıya kaydırılırdı, kuzeye çekilirdi. Ama bir aceleyle götürüldü bu iş.” 

“ADIM ATILMIŞ, GERİYE DÖNÜŞ YOK” 

Adım atıldıktan sonra geriye dönüşün olmadığını belirten Denktaş, zararı minimuma düşürebilmek için çözüm arayışlarında oldukları şu sözlerle ifade etti; “Adım atılmış artık, geriye dönüşte yok. Bu ağaçlarla ilgili minimum zarar nasıl verilebilir bunun araştırılma talimatını verdik. Herhangi bir yanlış, eksik adım olması halinde bu ihale iptal edilmeli ve kendi gelirleri ile Ercan Havaalanı olduğu yerde, şimdiki terminal binasını genişletmek suretiyle tamir edilmelidir.” 

“YETKİM BU KADARDIR” 

Aspir olayına da değinen Denktaş, şunları kaydetti; “Aspir olayı, kurak bir ülkede daha kolay yetişen bir bitki olduğu bilgisi geldiğinde ekonomi bakanı olarak önem verdim, olayı tarım bakanlığı ile tartıştım, tarım bakanlığının yeni bir değişikliğe gitme niyeti olmadığını gördüm. 3 bin dönüme yakın bir araziye aspir ekilmiştir, veriminin ne olduğunu göreceğiz. Eğer daha karlı bir bitkiyse gelecek yıllarda ekilecek. Ercan ile Aspir’in alakası yok. Aynı kişiymiş, olabilir ben adamı düşman etmedim ki benim söylediğim Ercan’ın özelleştirilmesi yanlıştır, bu özelleştirmenin önüne geçmek için ben kendi gücüm çerçevesinde hükümette elimden gelen her şeyi yaptım. Ama yetkimde bu kadardır.” 

“İŞİ YANLIŞ BAŞLATAN BİR ÖNCEKİ HÜKÜMET” 

‘Bu havaalanı şimdi yapılıyor, bir şekilde başladı, temel atma töreni oldu.’ diyen Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bu sefer ne oldu, bana alanı iki yıl geç verdiniz, iki yıl süremi uzatın. Evet iki yıl geç verildi, bunun bir yılı UBP döneminde geçti. Çünkü yapılması gereken yatırımları yapacaklarına 13. maaşı ödediler. Arkasından Hangar meselesi çıktı, tüm bunların halledilmesi için bizim dönemde geçen bir süre var. Ama işi yanlış başlatan bir önceki hükümet dönemidir. Bizim şu bir buçuk yıl içerisinde yaptığımız, o bir önceki hükümetten kalan aksaklık ve yanlışlıkları temizlemekle geçti. Daha yeni yeni başlayacağız biz kendi programlarımıza, uğraşlarımıza.” 

“İNŞALLAH BU İKTİDAR DÖNEMİNDE BAŞARACAĞIZ” 

Denktaş, bir devlet havaalanının olmadığına, devletin kendi kodu ile bayrak taşıyıcısı olmadığına dikkat çekti ve şunları kaydetti; “Günün sonunda güzel bir bina olacak mı? Evet olacak. O binaya vatandaş daha rahat giriş-çıkış yapacak mı? Belki yapacak. Benim baktığım ekonomik açıdan bize ne kadar çoğaltabileceğiz ki bu uçuş sayımızı, alan bize katkı da bulunsun. Benim baştan beri buradaki tavrım bir çözüm olması halinde sizin devlet havaalanınız yoktur, özel bir havaalanı vardır, egemenliğinizin en önemli göstergelerinden biriydi. Biri KTHY diğeri Ercan ikisini de elden çıkartmışsınız, hangi dönemde? Tek başına hükümet döneminde ve ben şimdi bunların elimizden götürdüklerini geri toplamaya çalışıyorum. Daha da uğraşmaya devam ediyorum bir devlet adına kendi kodumuzla bir bayrak taşıyıcımız konusu hala daha benim gündemimdedir. Bunun çalışmaları da devam ediyor. İnşallah onu bu iktidar döneminde başaracağız ve yolumuza da devam edeceğiz.”