Çiğdem Aydın
Kuzey Kıbrıs’ta gereğinden çok fazla kamu görevlisi ve erken emeklilik hakkı kazanan binlerce kişi var. Ayrıca her iktidar değişiminde görevden alınan ve ‘müşavir ordusuna’ dahil edilenlerin sayısı 200’e ulaştı. Bu insanlara ayda 7-8 bin TL maaş verilirken, herhangi bir görevlendirme yapılmıyor.
Buna karşın, KKTC’nin devlet hastanesinde 6 yıldan beri tek Adli Tıp Uzmanı görev yapıyor. Diyalog’a konuşan Adli Tıp Uzmanı İdris Deniz “Ne izin yapmaya ne de hasta olmaya hakkım var. Ne kadar devam edebileceğimi bilmiyorum” diyerek, 6 yıldan beri bir otopsi masasını getirtememekten yakındı.
KKTC’de uzman ve teknoloji eksikliği olmasından dolayı yargıya intikal eden çok sayıda olayın aydınlatılmasını sağlayan bulguların Türkiye’ye gönderildiğini belirten İdris, sonuçların bazen 4 yılda geldiğini ve adaletin geç tecelli ettiğini vurguluyor.
Özel üniversitelerden hizmet alınıyor…
Devlet Hastanesi’nde tek Adli Tıp Uzmanı olan İdris Deniz “Daha önce Hasta olsam otopsiler dururdu, fakat şu anda ben hasta ya da izinli olursam otopsiler için özel bir üniversitede görev yapan adli tıp uzmanından acil durumlarda hizmet satın alınıyor” dedi.
Diyalog muhabirine yaptığı açıklamada “Bugün hastalansam, Kuzey Kıbrıs’ta devletin kendi personeli olarak otopsi yapacak biri yok. Ancak hizmet alımıyla yapılabiliyor ” diyen Deniz, “Böylesi bir durum karşısında hukuk sistemi pansumanlı olur” dedi. Bazı durumlarda ileri bulguların Türkiye’ye gönderildiğini anımsatan İdris Deniz, normalde bir haftada hazırlanabilecek raporun bazen 4 yılda geldiğini belirterek, yaşanan trajediye dikkat çekti.
“Çalışmalar Durdu”
Deniz, ilkel şartlarda otopsi yapılan KKTC’de artık bir Adli Tıp Kurumu’nun bulunmasının elzem olduğunu belirtiyor. Öte yandan, Kıbrıs Adli Bilimler Derneği kurulduğunu ifade eden İdris, “Burada adli tıp uzmanı dışında adli antrapolog, yazı inceleme uzmanı, krimonolog vb 30 kadar konusunda uzman üyemiz var. Birlikte adli tıp kurumu benzeri bir yapılanma için çalışma başlattık. Geçmiş dönemde bazı bakanlıklarla görüştük ama sonuç alamadık” dedi.
“Yeni başvuru da ihtisasa giden de yok”
Türkiye’de veya başka bir ülkede, Kıbrıs’a dönmek için ihtisas yapan Kıbrıslı Türk bir adli tıp uzmanının olmadığını da dile getiren Deniz, tıpta uzmanlık sınavı ek yerleştirmelerinin açıklanmasına rağmen yeni bir başvurunun yapılmadığını söyledi. Geçtiğimiz 5 yılda olduğu gibi önümüzdeki 5 yılda da KKTC’ye gelecek adli tıpçı olamayacağını belirten Deniz, bu alanda devletin istihdamı içerisinde bir kişi olarak çalışmaya devam edileceğini dile getirdi.
“1 Otopsi masası 6 yılda geliyor”
KKTC’de hem savcıların hem de polisin adli tıp uzmanıyla çalışmaya yeni alıştığına işaret eden Deniz, kendisinin 6 yıldır burada olduğunu ancak hala bu farkındalığın tam olarak oluşmadığına vurgu yaptı. Sağlık eski Bakanı Ahmet Kâşif zamanında dilekçe ile başvurup otopsi masalarının yenilenmesi ve en azından modernize edilmesi için resmi yazıyla başvurduğunu anlatan Deniz, ancak aradan bir yıl geçtikten sonra ilkel masalardan kurtulacaklarını belirtti.
Mahkemelere cepten, otopsilere polis aracıyla….
Öte yandan kendi araçları ile mahkemelere gitmek zorunda kaldıklarına dikkat çeken İdris Deniz, Mağusa, Lapta, Lefke gibi uzak bölgelerdeki mahkemelere de kendi araçlarıyla gitmek durumunda olduklarını şimdi Gazimağusa ve İskelede olan otopsilerde ulaşımın polis tarafından sağlanabildiğini dile getirdi. Devletin 2 yıl öncesine kadar bu masrafları karşılamadığını öne süren Deniz, şu anda verilen paranın düşük olduğunu, giderlerini karşılamadığını belirtti.
“Geciken adalet adalet değildir”
Artık kurumsallaşmaya ihtiyaçları olduğunu kaydeden Deniz, “Bizim de Türkiye’deki gibi büyük olmasa da bir Adli Tıp Kurumu’na ihtiyacımız var. Adli Tıp Uzmanı ile beraber, diğer ekibin de bir arada toplanıp raporların çok da ha hızlı çıkışını sağlamamız gerekiyor. Geciken Adalet gerçekten adalet değil…” diye konuştu.
Her şey tamam olsa 45 gün….
“İlgili Labaratuvar açık olsa ve Türkiye’ye gönderdiğimiz bazı örnekler KKTC’de yapılacak teknik düzeye gelse raporların adalet için en geç 45 gün içerisinde hazırlanabilir” diyen İdris Deniz, “Bana memur verilir ise patoloji servisinde yoğunluk olmaz ise en fazla 30-45 günde bir raporu tamamlayabiliriz. Rapor sadece tetkik sonuçları ile yazılmıyor. Gerektiğinde tüm tahkikat dosyasının da incelenmesi, gerekli uzmanlardan görüş alınması ve yorumlanması gerekiyor” dedi.
“Ne kadar bu şekilde devam edebilirim bilmiyorum”
Deniz sözlerinin devamında şunları aktardı, “Adli tıp halen ülkemizde tercih edilmeyen bir uzmanlık dalıdır, çünkü muayenehanesi ya da kliniği yoktur. İsterseniz bazı davalarda bilirkişilik yapabilirsiniz ancak çok etik olmaz düşüncesindeyim. Devletimizin birçok hekimin bile görmeye dahi dayanamadığı şartlarda çalışan adli tıp uzmanlarının maaş ve ek ödemelerini gözden geçirmesi, yaptıkları otopsi ve gittikleri mahkemeler için belirli bir ücret takdir edilmesi gerekir. Bu şartlarda çalışacak adli tıp uzmanı bulmak mümkün değildir. Benim ne kadar bu şekilde devam edebileceğimi de bilemiyorum. 365 gün 24 saat telefonum açık kalıyor, her an aranabilirim diye diğer hekimler gibi rahat olamıyorum, yiyip içemiyorum, gezemiyorum, denize açılıp balığa bile çıkamıyorum. Ve hak ettiğimi alamıyorum…”
