Tüberküloz, yani halk arasında bilinen adı ile verem..

En çok akciğerlerde olmak üzere hemen hemen tüm organlarda hastalığa neden olabiliyor. Tedavisiz bırakılırsa ya da kötü tedavi edilirse öldürücü olabiliyor.

Dr. Burhan Nalbantoğlu Başhekimi Ersan Berksel, istatistik verilere bakıldığında hasta sayısında bir artış görülmediğini söyledi.

Berksel “Geriye dönük istatistik verileri değerlendirdiğimizde hasta sayısında herhangi bir artış görmedik. Son yedi yılın rakamlarına göre 2009 yılında yeni tüberküloz vakası 32 oldu, 2010’da 31 hasta… yıllık yaklaşık 30-40 arasında yeni tespit edilen vaka var. Dolayısı ile bir artıştan söz etmek mümkün değil” dedi.

2012-2015 yılları arasındaki dört yıllık dönemde toplam 140 yeni vakaya rastlandığını kaydeden Başhekim Berksel bu vakaların yüzde 40’ının KKTC vatandaşı olmadığını kaydetti.

Göğüs Hastalıkları Klinik Şefi Doktor Hasan Adataş ise tüberküloz ile mücadelenin ülkede bir başarı öyküsü olduğunu söyledi.

Adataş, 1980 yılından bu yana her yıl ilkokulların 1 ve 5’inci sınıflarında, askeri kışlalarda ve tespit edilen her hastanın temas halinde olduğu kişilerde tarama yapıldığını kaydetti.

Çalışma izinlerinde tüberküloz ile ilgili son sözü de kendilerinin söylediğini belirten Adataş, üniversite öğrencileri ile ilgili olarak ise sıkıntılar bulunduğunu vurguladı.

Son yıllarda üçüncü dünya ülkelerinden gelen vakaların ağır vakalar olduğunu belirten Dr. Hasan Adataş, öğrencilerin hastalık yönünden denetlenmesi konusunda adım atılması gerektiğine dikkat çekti, ilgili bakanlıklarla konsensüs sağlanması gerektiğini kaydetti.

Adataş, KKTC’nin tüberküloz bulaşma oranının dünya standartlarının altında olduğunu da vurguladı.