KKTC Bakanlar Kurulu’nun Fethullah Terör Örgütü’nü (FETÖ) terör örgütü ilan etmesi ile birlikte başlatılan soruşturmalar, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın ardından Polis Genel Müdürlüğü’ne sıçradı.

Hafta başında başlatılan soruşturma kapsamında 62 polis mercek altına alındı. Haklarında çeşitli şüpheler bulunan çeşitli rütbelerden 62 polis, sırayla sorguya alınıyor.

Yeşildağlı sorguluyor

Polis Genel Müdürlüğü, sorgulama ekibinin başında PGM 2’nci Müdür Yardımcısı Hüseyin Yeşildağlı atandı.

Yeşildağlı ile birlikte sorgulama ekibinde bir polis müdürü ve GKK’dan üst düzey bir komutan yer alıyor.

Günde 10 kişi

FETÖ üyesi olup olmadığının anlaşılması için bakılan özellikleri titizlikle inceleyen ekip, günde 10 polisi sorguya alıyor. Üç günde, 30 polis sorguya alınırken, sorgulama bugün ve hafta sonu da devam edecek.

İlk etapta dokuz kişi

Soruşturma sonrasında şunana kadar dokuz polis şüpheli olarak ileri tatkikata aşınacak.

Kalan 32 polisin sorgusu ile birlikte bu sayının artması bekleniyor.

İş dünyasına sıçrayacak

Havadis’in güvenilir kaynaklardan derlediği bilgilere göre, soruşturma kısa süre sonra önce iş dünyası, ardından da üniversitelere sıçrayacak.

Geçtiğimiz günlerde “çok gizli” ibaresi ile Türkiye’den gelen isim listesi, Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı ve Polis Genel Müdürlüğüne ulaştı.

Başbakanlık’ın da onayı ile soruşturma Polis Genel Müdürlüğü içerisindeki şüphelilerden başladı.

Hangi yol izleniyor…

Hassas devam eden soruşturmada şüphelilerin üye olup olmadığı şu yöntem izlenerek belirleniyor:

1- 17-25 Aralık sonrası eylemler. Bank Asya’da 2014 Nisan ayından sonra 4 bin TL ve üzeri para yatırıp en az iki ay tutmak. Bu kritere kredi veya bireysel emekliliği bulunan kişiler dahil edilmiyor.

2- Telefonunda ByLock programı tespit edilmesi. ByLock’u yoğun kullanan kırmızı ve turuncu listedekiler için bu durum tek başına delil olarak kabul edilirken, daha az kullanan mavi listedekilerin durumu diğer delillerle birlikte değerlendiriliyor.

3- Tanık, gizli tanık beyanları delil olarak değerlendirmekte ancak isimsiz ihbarlar delil olarak değerlendirilmemekte.

4- Örgüt tarafından belirlenen oran nispetinden maaştan her ay düzenli olarak örgüte himmet adı altından yardımda bulunulması.

5- FETÖ’cü üst düzey kamu görevlisi olanların çocuklarını tedbir amacıyla FETÖ’ye ait okul ve dershanelerine göndermedikleri değerlendiriliyor. Bunun için FETÖ’nün okul ve dershanelerine çocukların gönderilmesi delil olarak düşünülmüyor.

6- FETÖ’yle bağlantılı derneklerde yönetim ve denetim organlarında görev yapmak.

7- Kişinin öğrencilik yıllarında örgüte ait ev ve yurtlarında kalmış olması tek başına delil değil. Mezuniyetten sonra örgütle bağı olup olmadığına bakılıyor.

8- Örgüte bağlı TV kanallarının DIGITURK’ten çıkarılmasının ardından toplu halde DIGITURK aboneliklerini iptal edilmesi de delil sayılıyor.

9- Örgüte ait veya bağlantılı otellerde örgüt tarafından belli amaçlarla düzenlenen toplantılara katılmak. (HSYK seçiminden önce ve sonra yapılan toplantılar gibi)

10- Zanlının üzerinden 1 dolar çıkması, diğer delillerle birlikte değerlendirilerek yan delil olarak kabul ediliyor.

11- Kişinin örgüt içinde tayin edilmesi delil olarak değerlendiriliyor.

12- KPSS, askeri veya polis okulu sınavları gibi kamu kurumlarına giriş için yapılan sınavlarda önceden soruların elde edilmiş olması tek başına delil kabul ediliyor. Bu konuda kişi hakkında soruşturma veya kovuşturma olup olmadığına bakılıyor.

13- Örgüt üyelerinin aralarındaki iletişimin tespiti için HTS kayıtları da dikkate alınıyor.