Gündem Kıbrıs Özel - Mehmet Aktunalar

Din İşleri Başkanı Talip Atalay, Türkiye’de Haziran ayında yapılacak milletvekilliği genel seçimlerinde Mersin ilinden Ak Parti (AKP) aday adayı olacağını 18 Şubat Çarşamba günü yaptığı basın toplantısıyla açıklamıştı.Din İşleri Başkanlığı görevinden istifa etmesini gerektirecek yasal bir zorunluluk bulunmadığından istifa etmeyeceğini belirten Atalay, ancak görevini fiili olarak sürdürmeyeceğini kaydetmişti.

PEKİ BU ETİK Mİ?

Talip Atalay, resmi olarak Din İşleri Başkanlığı görevinden ayrılmasını gerektirecek yasal bir durum bulunmadığını gerekçe göstererek KKTC ile Türkiye’nin iki ayrı ülke olduğunu belirtmiş ve bu görevden istifa etmeyeceğini dile getirmişti.

Fakat fiilen görevde kalmasının etik olmadığını düşününen Talip Atalay, ne hikmetse fiilen bulunmadığı görevden yani çalışmadığı, emek vermediği işin de parasını cebine indirmeyi etik görüyor olmalı ki bu görevden istifa etmiyor.

HÜKÜMET VE BAŞBAKAN NE İŞ YAPIYOR?

Yaptığı açıklamayla kafaları karıştıran ve adeta KKTC'deki kurumlarını hiçe sayan Talip Atalay'a hükümet ve Başbakan Özkan Yorgancıoğlu'ndan hiç bir tepki verilmemesi de durumun ne kadar içler acısı olduğunu bir kez daha açıkca gösteriyor.

KKTC'deki kamu kurumlarını yok sayarak, hiç bir izin talebinde bulunmadan, nezaketen bile olsa Başbakan Yorgancıoğlu veya hükümet yetkililerinden izin almayarak, başına buyruk bir şekilde aday olmaya giden Atalay, üstelik KKTC'de görev yaptığı makamı meşgul ederek istifa da etmemiş durumda. Durum bu derece vahim iken Talip Atalay'ın hükümetçe görevinden neden hâlen alınmadığı da büyük bir merak konusu oluşturuyor.

NE ŞİŞ YANSIN NE DE KEBAP

Talip Atalay dün adamızdan ayrılarak Mersin'e gitti ve Haziran ayında yapılacak olan seçim çalışmalarına şimdiden başladı. Fakat KKTC'de görev yaptığı makamdan istifa etmedi. Yani Atalay'ın dediği gibi fiilen görev yapmadığı makamın da maaşını almaya devam edecek. Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmak istemeyen Talip Atalay her ihtimali düşünerek bu adımı attığı her halinden belli oluyor. Seçimlerin ardından kazanması durumunda görevinden istifa edecek olan Atalay, seçimlerde yaşanacak olumsuz sonucu da düşünmüş olacak ki görevinden istifa etmemiş. Vekil olma hayalleri kuran Atalay, diğer bir yandan da bu şansı kaybedersa işinin de cebinde hazır olmasını istiyor. Yani ne şiş yansın diyor ne de kebap!

SORUYORUZ

İslam dinine göre, insanın en başta gelen vazifelerinden biri helal dairede yaşamak, helal kazanmak ve helal yolda harcamaktır. KKTC'nin en üst dini makamında bulunan, Kıbrıslı Türkler'in dini liderinin, bir din adamı Sn. Talip Atalay'ın bu denli çelişkiye düşmesi, yaptığı işe ve duyduğu inanca samimi durmaması doğru mudur?