Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Dursun Oğuz, Kıbrıs’ta yaşayabilir bir çözümün iki halkın eşitliği temeline dayanmasının şart olduğunu vurguladı.

UBP basın bürosundan yapılan açıklamaya göre, UBP Genel Sekreteri Dursun Oğuz, bu sabah Genç TV’de yayınlanan “Yeni Güne Merhaba” adlı programa konuk oldu.

Oğuz, Kıbrıs konusundaki müzakere süreci ile ilgili soruya verdiği yanıtta şunları ifade etti:

“Rum Lideri Anastasiadis’in, Rum Ulusal Konseyi’ne çözüm planının başlıkları olarak sunduğu ve Rum basınına yansıttığı hatta Türk tarafından anlayış gördüğünü iddia ettiği görüşlerinin Kıbrıs Türk halkınca kabul görmesi asla düşünülemez, Adada yaşayabilir bir çözümün iki halkın siyasal eşitlik temeline dayanması şarttır. Birkaç ay içinde olası bir referandumdan söz edilse de halen halkımızın görüşmelerdeki gelişmelerden net bir bilgisi yoktur. Rum kaynaklarından aktarılanlara karşı Türk tarafındaki muhataplarda da  maalesef suskunluk hâkimdir. Halkımız tek taraflı bir algı operasyonu altındadır.”

“HÜKÜMETİN HEDEFİ İNSANIMIZIN YAŞAMINA OLUMLU DEĞİŞİKLİKLER SAĞLAYACAK KÖKLÜ, YAPISAL REFORMLARI HAYATA GEÇİRMEKTİR.”

Oğuz, Hükümet ile ilgili soruya verdiği yanıtta ise “Ülkeye hizmet hedefiyle kurulan koalisyon hükümeti, her iki partinin partisel kaygılardan uzak, gösterilen fedakârlığın ürünüdür. Ülkemizde insanlarımızın yaşamında olumlu değişiklik sağlayacak köklü yapısal reformları hayata geçirmek temel hedeftir. Bu nedenle bu hükümet başarılı olmak zorundadır. Bu anlayışla görev üstlenenler, her türlü özveriyi göstermeli, siyasi kaygılardan uzak, korkusuzca elini taşın altına koymalıdır. Bu hükümetin bu anlayışa sahip olduğunu görmek mutluluk vericidir” dedi.

Sendikal eylemlerle ilgili bir soruya karşılık da Oğuz, “Sendikaların eylem haklarına saygı duymakla birlikte, ülkenin mali imkânlarını hiç dikkate almadan, ‘hükümet nereden bulursa bulsun, bizi ilgilendirmez’ anlayışı ile yapılanları haklı görmemiz mümkün değildir. Siyasilerin, Bürokratların yönetsel hatalarından kaynaklanan sıkıntılar karşısında çıkarılan sesler ne kadar haklıysa, ülkemizin kaosa sürüklenmesine hizmet edercesine tavır sergilemek de o denli yanlış ve haksızdır.“ şeklinde konuştu.

Oğuz, Türkiye’den getirilen su ile ilgili soruyu ise şöyle yanıtladı:

“Anavatan Türkiye, susuzluk sorunu yaşayan KKTC’ye her yıl yetmiş beş milyon metreküp su sağlayan projeyi müthiş bir teknoloji ile tamamlamıştır. Kıbrıs Türk halkı ‘asrın projesi’ diyebileceğimiz bu projenin sağladığı suya kavuşmanın haklı onurunu, gururunu, sınırsız hazzını yaşamıştır. Bugün tartışılan, suyun yönetim ya da işletmesi konuları, bu tarihi olayın küçük bir detayı olmanın ötesine geçemez geçmemelidir. Elbette bu konu Anavatan Türkiye yetkilileri ile yapılacak görüşmelerle sonuçlandırılacaktır. Şu bir gerçek ki Kıbrıs Türkünün kullanımına sunulan ve bir buçuk milyar maliyeti olan bu projeden Anavatanımızın bir beklentisi yoktur.”