Duygu ALAN

Hala Sultan İlahiyat Koleji’nde Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni M.A isimli erkek öğretmenin, aynı okulda görev yapan İngilizce Öğretmeni Çise Sakallı isimli kadın öğretmene fiziki şiddet uygulama girişimine tepkiler sürüyor.
Feminist Atölye Aktivisti Hatice Cabacaba, polisin artık kadına şiddet vakalarını ciddiye almasını ve bu eylemlere mahal vermemesi gerektiğini kaydetti.

Hiçbir cinsiyetin diğeri üzerinde tahakküm kurmaya, şiddet uygulamaya hakkı olmadığını belirten Cabacaba, “Devletin tüm kurumları polis de basta olmak üzere şiddete değil insan haklarına taraf olmak zorundadır” dedi.
“Bizler kadınlar olarak bu küçücük adada artik şiddete doyduk” diyen Hatice Cabacaba, kadınların artık korkmadan, tehdit, taciz, şiddet görmeden ve hakları gasp edilmeden insanca yasamak istediğini belirtti.

“Kendini ahlak bekçisi ilan etmiş”

Hatice Cabacaba, Hala Sultan İlahiyat Koleji’nde yaşanan olaya ilişkin Havadis’e yaptığı açıklamada kadın öğretmene şiddet uygulama eğiliminde bulunan M.A isimli erkek öğretmeni sert bir dille eleştirdi.

Cabacaba, şunları söyledi: Kıbrıs'ın Kuzey'inde kadına şiddete rastlamadığımız gün geçmezken, erkek şiddeti bu kez de Çise Sakallı Hocayı devlete bağlı Hala Sultan İlahiyat Koleji’nde bulmuştur. Yine, kendini kadından ‘üstün’ gören, ‘gayri ihtiyari iteleyip’, ‘gerekirse’ de vurabileceğini düşünen ‘ahlak bekçisi’ erkek zihniyet ile karşı karşıyayız. M.A’nın gazetelere verdiği kendi demecini okumak uygulanan şiddeti anlamak adına yeterlidir. M.A, belli ki üstüne vazife olmadığı halde, kendini okulda ‘ahlak bekçisi’ ilan etmiştir. Kendi anlatısından görevinin eğitim vermek olduğunu unutarak, öğrencilere Çise Sakallı hoca hakkında yönlendirici aynı zamanda aşağılayıcı sorular sorduğunu imalarda bulunduğunu açıkça anlamaktayız. Çanta mevzusunda, olay esnasında Çise hoca ile öğrencinin yanında olmadığı halde uzaktan ahkam keserek, diyalogun cinsel içerikli taciz veya sohbet olduğuna kanaat getirmiş ve öğrenciyi pek de hoş olmayan erkek üslubuyla uyarmıştır. M.A, için belli ki kadınlar kolayca fiziksel şiddet uygulayabileceğini hak gördüğü kişiler olmanın yanında cinsel de birer objedir. Bu olaydan sonra ise M.A rahatsız edici hareketlerine devam ederek, sudan sebepler ile yine aşağılayıcı ve hedef gösterici üslubu ve söylemleri sonucu Çise hoca ile tartışmaya girmiş ve bu sefer olayı fiziksel şiddet aşamasına taşımıştır. Kendisini de ‘elimi uzattım ama vurmadım. Zaten polise de hafif darp diye yansıdı’ diye pişkince savunabilmektedir.

“Polis kadına şiddeti hafife alamaz”

Feminist Atölye Aktivisti Hatice Cabacaba, polise de çağrıda bulunarak, “Polis artık kadına şiddet vakalarını ciddiye almalı ve bu düşünceye mahal vermemelidir” dedi.

Cabacaba, kadınlar canından olurken, şiddet görürken polisin kadına şiddeti hafife alamayacağını ve bu söylemlere fırsat veremeyeceğini dile getirdi.

Sendikaya da yüklendi

Hatice Cabacaba, Sendika ve devlet yetkilileri tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamaların ise soruşturma sürecini anlatmaktan öteye gitmediğini öne sürdü.

Cabacaba, “‘Böyle bir şiddet varsa’ diye vurgulanarak soruşturma sonucunda verilebilecek yaptırımlardan bahsederek konuyu geçiştirmişlerdir. Kadına şiddet vakalarında kadının beyanının esas kabul edilmesi gerektiğinin yanında M.A’nın kendi açıklamasından da net olarak anlaşılan şiddetin teknik açıdan yapılan açıklamalar ile geçiştirilemeyeceğini,kadına şiddet olaylarının münferit birer vaka olmadığını vurgulayarak hatırlatırım” dedi.

“Devlet insan haklarına taraf olmak zorunda”

Feminist Atölye Aktivisti Hatice Cabacaba, hiçbir cinsiyetin diğeri üzerinde tahakkum kurmaya, şiddet uygulamaya hakkının olmadığını belirterek devletin tüm kurumlarının polis de basta olmak üzere şiddete değil insan haklarına taraf olmak zorunda olduğunu savundu.

Cabacaba, “Bizler kadınlar olarak, bu küçücük adada artık şiddete doyduk. Korkmadan, tehdit, taciz, şiddet görmeden ve haklarımız gasp edilmeden insanca yasamak istiyoruz” dedi.