Slow Food Salamis Eş Başkanı Umut Kurşun, “Ne yediğimizi bilmek istiyoruz” başlıklı açıklamasında, ülkede iyi, temiz, adil gıda için tohumdan sofraya gıda zincirinin denetlenebileceği bir sistemin kurulmasının başta kanser gibi hastalıkların önüne geçilmesi açısından büyük önem arz ettiğini vurguladı.

Yerel ve doğal ürünlerin yerini giderek endüstriyel ürünlerin aldığına dikkat çeken Kurşun, üretimin yapıldığı toprağın, pestisit, yapay gübreler, hormon, ilaç gibi kimyasallarla kirletilmesi ve bu kirliliğin toprağa, suya, bitki ve hayvanlara ve son olarak tüketici insana geçmesinin tüm yaşamı kirlettiğini ifade etti.

Kurşun, şöyle devam etti:
“Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO)’lu tohumlardan yetişen besinler, GDO’lu yemlerle beslenen hayvanlar, yiyecek maddelerinin raf ömrünü uzatmak için daha güzel tat hissi bırakmak için onlara eklenen kimyasal katkı maddeleri, üretkenlikleri engellenmiş hibrit kısır tohumlar, hızlı büyüsün diye hormon verilen, hastalanmasınlar diye antibiyotik yüklenen hayvanlar ve sonuçta artan kanser vakaları, hastalıklar ve tüketilen yaşamlarımız. Artık yeter. Kıbrıslı Türklere kanserden hayatlar kaybettirmiştir. 2016’da suyu yönetebilmeye talip olan kurumların, iradenin ve yerel yönetimlerin gıdayı da yönetmeye talip olmasını diliyoruz.”

Kurşun, suyun yönetilmesini ancak biraz da “gıdayı kim yönetecek” konusunun da düşünülmesi ve tartışılması gerektiğini belirtti.