Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis, Kıbrıs sorununun çözümü için önlerinde hala daha uzun bir yol bulunduğunu söyledi.

Simerini gazetesi, Hristodulidis’in, genel olarak Kıbrıs sorunu ve diğer konulardan bahsettiği söyleşisine yer verdi.

Habere göre Hristodulidis, “Kıbrıs sorununda anlaşma sağlanması için tam bir zaman ufkunun belirlenmesinin şu anda çok güç olduğunu” belirtti.

Hristodulidis, müzakere masasındaki son gelişmelerin gösterdiği gibi ve Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın son dönemdeki açıklamalarının, önemli konularda yeteri kadar anlaşmazlık noktasının var olduğunu ortaya koyduğunu, buna bağlı olarak müzakere masasında yapılacak daha çok çalışma bulunduğunu ifade etti.

Bir soru üzerine Hristodulidis, müzakereler masasında sarf edilen çabaların; insan haklarına ve temel özgürlüklere mutlak şekilde saygı gösterdiği ve AB üyesi bir devletin bugünkü koşullarına yanıt veren bir çözüm söz konusu olduğu sürece, olumlu sonuç verebileceğini söyledi.

Hristodulidis sözlerinin devamında, çözümün yaşayabilir ve işlevsel olması gerekliliğinin de garanti altına alınmaması durumunda arzu edilen sonuca ulaşılamayacağını da belirtti.

Bir soru üzerine beşli konferans konusuna da değinen Hristodulidis, böylesi bir çoklu konferansın gerçekleştirilebilmesi için, mevcut garantörlük sisteminin kaldırılmasına neden olacak gerekli olguların var olması gerektiğini, ayrıca buna eş zamanlı olarak müzakerelerin, Kıbrıs sorununun çözüm huzmesinde olmaları noktasına varması gerektiğini öne sürdü.

Hristodulidis, çok taraflı konferans için, BM Güvenlik Konseyi’nin Aralık 2011 tarihli 2026 sayılı kararına da atıfta bulundu.

Nüfus oranına ilişkin bir soru üzerine ise Hristodulidis, Kıbrıs Rum tarafının bu konudaki görüşünün net olduğunu, dönüşecek olan devletin işlev gösterdiği ilk gün, 1960’da var olan olgulara yanıt vermesi ve yakın olması gerektiğini belirtti.

İngiltere’nin garantörlüğe ilişkin tutumuna yönelik soruya karşılık olarak DA Hritodulidis, İngiltere Dışişleri Bakanı Hammond’un, Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis ile düzenlediği ortak basın toplantısında söylediği “Birleşik Krallığın özel bir rol istemediği, kendilerinden herhangi bir rolü üstlenmelerinin istenmesi durumunda ise, bunu çözümü destekleme ve yardım etme şeklinde yapacakları” şeklindeki açıklamasını anımsattı.

Hammond’un, “Fileleftheros” gazetesine verdiği söyleşide, garantilere ilişkin soruya verdiği yanıta da atıfta bulunan Hristodulidis,  Hammond’un orada vermiş olduğu yanıtı da anımsattı. Hristodulidis, İngiltere’nin, garantörlük istemediğini her iki tarafın da kendisinden talep etmesi durumunda da bunu incelemeye ve yapmaya hazır olduğunu söyledi.

Hristodulidis, iki taraftan biri olarak kendilerinin, garantörlük sisteminin devam etmesini arzu etmediklerini kaydetti.

BM Güvenlik Konseyi’nin daimi dört üyesinin dışişleri bakanlarının Ada’ya ziyaret gerçekleştirmesine yönelik soru üzerine ise Hristodulidis, ziyaretlerin bile tek başına sembolik açıdan önemli olduğunu, bunun ötesinde kendilerinin yapılan görüşmelerin özlü olduğuna inandıklarını ifade etti. Hristodulidis, yapılan görüşmelerde, müzakerelerdeki gerçek durum, sürecin nasıl geliştiği, var olan zorluklar ve sorunlar gibi konuların ele alındığını söyledi.