Türk tarafının, İsviçre’de Toprak konusundaki müzakereleri, beşli konferansın gerçekleştirilmesi için “ara aşamaya” dönüştürmek istediği iddia edildi.

Fileleftheros gazetesi, “Beşli Konferansı Bağlamak İstiyorlar-Türkler, Toprak Konusunun Ötesinde Faaliyette Bulunmak İçin Mont Pelerin’e Emelleriyle Gidiyor” başlıklı haberinde Türk tarafının, İsviçre’deki müzakereleri, beşli bir konferansın gerçekleştirilmesi için ara aşamaya dönüştürmek istediğini ileri sürdü.

Mont Pelerin’deki görüşmelerin başlamasından bir hafta önce Türk tarafının sadece Toprak konusunu görüşmeyi değil aynı zamanda, beşli konferans için Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis arasında bir anlaşmaya varmayı da arzuladığını iddia etti.

Gazete, BM Genel Sekreteri Ban’ın Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin de  perde gerisinde beşli konferans gidişatına yönelik faaliyet gösterdiğini savundu.

İki lider arasında, Mont Pelerin’de derinlemesine Toprak kriterlerinin ele alınacağının, dün, netlik kazandığını yazan gazete Rum Hükümeti’nin, beşli konferansın ileriye götürülmesi için çeşitli yabancı unsurların ve Türklerin faaliyetlerine halihazırda olumsuz şekilde yanıt verdiğini de belirtti.

Gazete Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis’in açıklamalarından İsviçre’deki görüşmenin, kriterler konusunda  bir anlaşmaya varılması ve bunun ardından haritanın ileriye götürülmesi şeklinde yapılacağının görülmekte olduğunu yazdı.

HRİSTODULİDİS

Habere göre Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis, kriterlerin, uzlaşma olması durumunda, bunun akabinde belirli bir haritaya taşınacak kriterler olduğunu belirtti.

Kriterler üzerinde anlaşmaya varılmaması durumunda haritanın olmayacağını belirten Hristodulidis, kriterlerin, iade edilmesi gerekli olan oran, kıyı şeridi konuları, kültürel ve dini anıtlar konuları, ne olursa olsun iade edilmesi gerektiğini düşündükleri bazı bölgeler şeklinde olduğunu ifade etti.

Hristodulidis bu kriterler üzerinde anlaşmaya varılmaması durumunda, o zaman İsviçre’deki müzakerede sorunla karşılaşılacağını da savundu.

Kıbrıs’ta şu anda 4 başlığın ele alındığını ifade eden Hristodulidis, İsviçre’deki görüşmelere, Mülkiyet ile ilişkili olarak öncellikle ele alınması için ayrıca iki konunun bağlantılı olması nedeniyle, yeni bir başlık olan Toprak konusunun eklendiğini söyledi.

Hristodulidis, doğal olarak tüm konularda açık boyutların bulunduğunu, kamuoyu önünde de dile getirilen belirli hedefleri başarmak için Toprak konusunda müzakereye ne şekilde yaklaşacaklarını çok iyi bildiklerini de  ifade etti.

Alithia gazetesine göre Hristodulidis açıklamasında, dile getirilen endişeleri de yanıtladı.

Hristodulidis, Kıbrıs Türk tarafının mevcut aşamaya Güvenlik ve Garantiler konusunu dahil etme girişiminde bulunmasının göz ardı edilmesinin mümkün olmadığını, bununla birlikte önemli olan noktanın, diğer tarafın ne arzuladığının değil kendi taraflarının ne yapacağı olduğunu belirtti.

Anatasiadis’e İsviçre’de kimlerin eşlik edeceği konusunda ise Hristodulidis, kişilerin seçilmesi sürecinin gelişim halinde olduğunu ifade etti.

Hristodulidis, siyasi partilerin Anastasiadis’e İsviçre’de eşlik etmemesi şeklindeki karara yönelik olarak ise, Anastasiadis’in argümanlarını Ulusal Konsey’de dile getirdiğini ve çoğu partinin bunlarla hem fikir olduğunu söyledi.

İKİ MÜZAKERECİDEN HAZIRLIK

Fileleftheros gazetesi ve diğer gazeteler, Kıbrıs Türk müzakereci Özdil Nami ile Rum müzakereci Andreas Mavroyannis’in Mont Pelerin’deki görüşmelere yönelik ön hazırlıklar çerçevesinde bugün ve yarın bir araya geleceklerini yazdılar.

Gazete liderlerin, bu hafta içerisinde bir araya gelmeyeceğini, iki lider arasındaki randevunun 7 Kasım İsviçre olarak belirlendiğini de anımsattı.

İki müzakerecinin görüşmelerinin ötesinde iki tarafın İsviçre’deki görüşmelere hummalı bir şekilde hazırlandıklarını da yazan gazete Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e eşlik edecek danışmanların dün kesinleştiğini belirtti.

Habere göre, İsviçre’ye gidecek Anastasiadis’in danışmanlarına dün  Nikos Kleanthus da eklendi.

Buna göre Anastadis’in grubu Polis Poliviu, Tumazos Çelepis, Panayiotis Dimitriu,  Nikos Kleanthus, Erato Kozaku Markulli ve Kipros Hrisostomidis’ten oluşacak.

Alithia gazetesi, iki müzakerecinin, bugün ve yarın yapacakları görüşmelerde İsviçre’deki görüşmelerin programını belirlemelerinin beklendiğini yazdı.

Gazete haberinde ayrıca Anastasiadis’in grubunda Tapu Dairesi’nden Andreas Hacıraftis ve başka yetkililerinin de yer alacağını yazdı.

Politis gazetesi “Kriterlerle Toprak- İki Taraf Somut Arzularla İsviçre’de” başlıklı haberinde İsviçre için yapılan hummalı hazırlıklara ve her iki tarafın İsviçre görüşmesine ilişkin beklentilerine yer verdi.

Gazete Kıbrıs Rum tarafının, Annan Planı’ndaki haritayı kalkış noktası olarak addettiğini ve hedeflerine 100 bin Kıbrıslı Rum’un geri dönmesi, Kıbrıs Rumların kontrol edeceği kıyı şeridi toprak oranını artırmak, 1974 yılından önce önemli sayıda Kıbrıslı Rum’un yaşadığı bölgelerin ve önemli anıtların Kıbrıs Rum tarafına bağlanması ve mahsur bölgelerinin varlığından kaçınılmasını dahil ettiğini savundu.

Kıbrıs Türk tarafının ise kendi idaresi altında önemli kalkınma gösteren ve eskiden Rumlara ait olan bölgelerin Kıbrıs Türk idaresinde kalması, Kıbrıs Türk devletinde mülklerin ve nüfusun büyük çoğunluğunun özlü olarak garanti altına alınması, iki devlet arasında düz idari sınır çizgisi olmasını istediğini yazan gazete, müzakerecilerin yapacakları görüşmelere de yer verdi.

Gazete diplomatik kaynaklara dayanarak İsviçre’deki görüşmenin hedefinin, henüz nihai harita olmamasına karşın, her iki taraf arasında anlaşmaya varılacak kriterlerin kaydedilmesi olduğunu belirtti.

Simerini gazetesi İsviçre hazırlıklarına ilişkin haberinde Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in kendisine İsviçre’de eşlik edecek olan müzakere grubu ile yarın öğleden sonra bir araya geleceğini yazdı.

Müzakere çizgilerinin ve faaliyetlere ilişkin eksenin yarın belirlenmesinin beklendiğini de yazan gazete, var olan ortamın ihtiyatlı olduğunu, ayrıca Anastasiadis’e yakın olan kişilerin, “şekillenen ortamın çok zor olarak değerlendirildiği” şeklinde (gazeteye) açıklama yaptığını da belirtti.