Haber: Pelin Yükselay

Artan trafik kazaları tüm toplumun kanayan yarası olmaya devam ediyor.

Vatandaşlar ise kazaların birincil nedenini ‘sürücüler’ olarak görüyor.

Gündem Kıbrıs Gazetesi’ne konuşan vatandaşlar, sürücülerin ‘zihniyetinin değişmesi’ gerektiğine vurgu yaparak, ‘ben yaparım olur’ mentalitesinden vazgeçilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Trafik eğitimin de küçük yaştan itibaren yaygınlaştırılması gerektiğine dikkat çeken vatandaşlar, artık kaza haberi görmek istemediklerini kaydetti.

Vatandaşlar ne dedi?

Sadiye Düzgün: Trafik kazaları ve de sonuçları ne yazık ki tüm toplumu derinden etkiliyor. Ben denetimlerin artırılması gerektiğini düşünüyorum. Aynı zamanda alkollü araç kullanmanın daha büyük yaptırımları olmalı. Kazaların birincil nedenleri arasında dikkatsizlik var. Ülkemizde bu şekilde kazaların hiç ama hiç olmaması gerekiyor. Sorun ne yazık ki sürücülerde. Bu saydıklarımın hepsi sürücü bilinçsizliği, sürücü hatası. Bakın yollarımız güzel, sürate gerek yok. Tabi bozuk yollarımızda var ama sürücü bunu bilerek aracının kullanmalı. Eğitim de şart. Trafik eğitimi zorunlu ders olmalı.

Mustafa Çil: Trafik kazaları herkesin dilinde… Biz hem vatandaşlar hem de sürücüler olarak artık trafiğe çıkmaktan korkuyoruz. Uzun yol yaparken sürekli ‘acaba mı’ diyoruz. Trafikte sürekli ‘aman bir şey olur mu endişesi…” Cezaları artırdılar ama görünen o ki bir işe yaramadı. Her hafta trafik kazalarında en az 1 insanımızı kaybediyoruz. Bu rakam kimi zaman daha da yukarılara çıkıyor. Ben eğitim vurgusu yapmak istiyorum. Trafik eğitimi verilmeli. İlkokuldan başlayarak üniversite çağına kadar trafik eğitimi şart.

Süleyman Devren: Ben trafik kazalarında işin sürücülerde bittiğine inanıyorum. Yol bozuk diyorlar, ışıksız diyorlar. Madem yol bozuk biliyorsun, ışık yok biliyorsun ona göre dikkatli sür, sürat yapma. Alkol almadan yola çık. Yol bozuksa o devletin işi tabi ama bozuk yoldan kendini korumak sürücünün işi. Bu bilincin oluşturulması için çok küçük yaşlardan trafik eğitimi verilmesi şart.

Alper Uzun: Ülke öyle bir hal aldı ki günde en az 5 tane trafik kazası haberi okuyoruz. Bugün bu küçücük ülkede hemen hemen her evde trafik kazalarından nasibini almış bireyler var. Bu sorun ülkenin kanayan yarasıdır. Ben çok net belirtmek isterim trafik cezaları ile kazaların önüne geçilmez. Cezalar arttı bu yönde bir verim almadık, alamayacağız da. Ben halkın daha çok bilinçlendirilmesi taraftarıyım. Bu sorunu ancak öyle aşarız. Bir de Polis denetimlerini daha da sıklaştırmalı. Kuş uçurtmamalı. Ancak bu ikisini yaparsak kazaların önüne geçebiliriz.

Mahsun Beştaş: Trafik Kazalarını önleyebilecek olan yine biz sürücüleriz… Dikkatli olmak gerekiyor, araç üzerinde, yol üzerinde sürücünün kontrolü tam olmalı. Cep telefonu kesinlikle seyir halinde kullanılmamalı. Aynı zamanda yayalara saygı olmalı ve sürate de son verilmeli. Milletimiz çok aceleci. Bunların hepsi son bulursa belki kazalarda da azalma olacaktır diye düşünüyorum

Mehmet Karaca: Trafik kazaları ülkenin kanayan yarası ve ben net olarak söylüyorum, önüne geçemezsiniz. Ülkede yabancı çok, gençler çok hızlı sürüyor. Kaza sebebi yollar deniliyor, eğitimsizlik deniliyor, yok. Zihniyet değişmediği sürece trafikte düzelmeyeceğiz. Kazalar devam edecek, canlar yanacak. Benim hiç umudum yok.

Fesih Güngör: Bence trafik kazalarının birincil sebebi yollar. Yollarımız çok kötü. Bir Girne-Değirmenlik Dağyolu’na bakın. Araçlar ilerlemiyor.  Yollar bir an önce uluslararası standartlara getirilmeli. Bence bu trafik kazalarının azalmasında önemli bir etken olacaktır. 

Cemal Şah: Teknolojiyi takip edersek trafik kazalarını azaltabiliriz diye düşünüyorum. Tehlikeli kavşaklara uyarıcı sistemler kurmamız lazım. Yollardaki çukurları tamir etmemiz lazım. Aynı zamanda artık araç içi kamera sistemi zorunluluğu getirilmesi lazım. Ben bunlar yapılırsa kazaların daha asgariye düşeceğine inanıyorum.