Haber: Bahar SANCAR
Ülkede son zamanlarda artan “Yurt dışından gelen ithal tetikçi” olaylarının üzerine Başbakan Ünal Üstel önderliğindeki iç güvenlik toplantısı gerçekleşti. Başbakan Ünal Üstel, toplantının ardından yaptığı açıklamada halkın huzurunun bozulmasına izin vermeyeceklerini vurguladı.
Yaşanan olaylarla ilgili Gündem Kıbrıs, İş dünyasına konuyla alakalı görüşlerini ve devletten beklentilerini sordu. Gündem Kıbrıs’a konuşan Ekonomik Örgütler, Türkiye ile güvenlik anlamında işbirliği yapılması gerektiğini vurgulayarak ortak güvenlik ağı oluşturulması gerektiği söyledi. İş dünyası aynı zamanda ülkeye girişlerde de daha sıkı denetimlerin olması gerektiğine dikkat çekti.
KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer: Kıbrıs Türk sermayesini haraca bağlamak istiyorlar
Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, Türkiye’deki suç örgütlerinin KKTC’yi çok daha kolay suç işlenebilecek bir yer gibi gördüklerini ifade ederek, Kıbrıs Türk sermayesinin haraca bağlanmak istediği söyledi. Gürcafer, “Benim gördüğüm kadarıyla Türkiye’de polis çok sıkı şekilde mafyaların peşine düştü. Orada kendilerine yaşam alanı bulamıyorlar. Burayı çok daha esnek ve kolay suç işleyebilecekleri bir zemin görüyorlar. Bundan dolayı bu tarafa yöneldiler. Kıbrıs Türk sermayesini haraca bağlamak istiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC iş birliği yararak bunları kökünü 3 ayda kazıyabilir. Bu kişileri tutuklayıp içeri sokmak çözüm getirmez, bu işin köküne inilmesi gerekiyor. Bu tür olayları organize eden birkaç çetedir, bunlara da isterlerse çok kolay ulaşabilir ve sonunu getirebilirler” diye konuştu.
KTTO Başkanı Turgay Deniz: Ülkemizdeki sulh ve sükûnun devamı hepimiz için hayati önemdedir
Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO) Başkanı Turgay Deniz, “Ülkemizde ciddi bir asayiş sorunu yaşandığını üzülerek izlemekteyiz. Özellikle iş insanlarına yönelik tehdit ve haraç talepleri, huzur ortamı ile birlikte iş yapma ortamını da zehirlemekte, girişim özgürlüğünü ortadan kaldırmaktadır. Bir ülkenin kalkınması mutluluk arayışımızın bir parçası olmalıdır. Can ve mal emniyetinin olmadığı, huzurun kalmadığı yerde kalkınma da olmaz; olsa da kimseye faydası dokunmaz. Ülkemizdeki sulh ve sükûnun devamı hepimiz için hayati önemdedir. Hükümetimizin ve güvenlik birimlerinin bu öneme uygun bir duyarlılık göstermeleri, sulh ve sükûnu bozan eylemlere karşı önleyici tedbirler alırken bu tür olaylara karışanları takip ederek gereğinin yapılması hepimizin en önde gelen beklentisidir. Hükümetin bu konuda yeni adımlar atması ülkemizdeki asayişin giderek daha iyi duruma geleceği konusunda bizi umutlandırmaktadır. Bu konuda atılacak her türlü adımı destekleyecek ve sahip çıkacağız” dedi.
İŞAD Başkanı Enver Mamülcü: Güvenlik konularında dijital iletişimin Türkiye ile entegre olması önemlidir
İş İnsanları Derneği (İŞAD) Başkanı Enver Mamülcü, güvenlik konusu işle ilgili olarak dijital iletişimde Türkiye ile Entegre olunması gerektiğini ve ülkeye giriş çıkışların kimlik ile değil, pasaport ile olmasının önemli olduğunu vurguladı. Mamülcü, “İŞAD olarak birçok platformda ve hükümete özellikle ülkeye giriş ve çıkışlarda muhaceret kanunlarının değişikliği ile ilgili defalarca talebimiz oldu. Özellikle bizim Türkiye’deki istihbaratla hiçbir bağlantımız yok. Dolayısıyla bu önemli ve güvenlik konularında dijital iletişimin Türkiye ile entegre olması önemlidir. Kimin yanlış kimin doğru kişi olduğunu giriş çıkışlarda göremiyoruz. İnterpol ve Europol gibi uluslararası bir mekanizmaya bağlı olmadığımızı düşünürsek, Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte muhaceret bilgilerinin paylaşımı olması gerekir. Bu palyatif çözümüdür. Daha geniş bir çözümü ise artık giriş çıkışlarda verilecek olan sürenin hem kısıtlanması hem de yapılacak olan işlemlerin pasaport üzerinde gerçekleşmesi gerekliliği günden güne önem kazanmaktadır” ifadelerini kullandı.
KTSO Başkanı Ali Kamacı: Türkiye Cumhuriyeti ile ortak bir güvenlik ağı kurulmalıdır
Kıbrıs Türk Sanayi Odası (KTSO) Başkanı Ali Kamacı, güvenlik konusunun çok önemli olduğunu ifade ederek yıllardır bu konunun dile getirildiğini söyledi. Kamacı, “Kıbrıslı Türk iş insanları olarak bizim yıllardır önem verdiğimiz ve öncelik haline getirdiğimi konu güvenlik konusudur. Bizim çocukluğumuzda evlerimizin ve arabalarımızın kapıları kitlenmezdi, açıktı. Bu kadar güvenli bir ülke iken bugün bu duruma gelmemiz çok düşündürücü ve rahatsız edicidir. Bizler adamızı yeni yatırımlara ve yatırımcılara açmak için çalışıyoruz. Bu konuyu detaylı bir şekilde alarak bu tür olayların kökünü kazımamız gerekiyor. Biz bir ada ülkesiyiz ve ülkeye girişlerde kontrolün sağlanması çok kolaydır. Yeter ki hep bir elden niyet edelim ve katkı koyalım. Öncelikli olarak ülkeye girişlerde güvenliğin ve denetimlerin artırılması gerekiyor. Bu tür insanların adaya girişi engellenmelidir. Sadece suç işleyenlerin değil, azmettiricilerin de bulunması ve bu kişilere ağır cezalar verilmesi gereklidir. Türkiye Cumhuriyeti ile ortak bir güvenlik ağı kurulmalıdır ve ada temiz kalmalıdır” dedi.
GİAD Başkanı Yusuf Tekinay: Şeffaf yönetim, denetlenebilir sınırlar ve bununla birlikte kolluk kuvvetlerinin güçlendirilmesi gerekmektedir
Genç İş İnsanları Derneği (GİAD) Başkanı Yusuf Tekinay, sınır güvenliğinin artırılması gerektiğine dikkat çekerek, sadece insanların değil, silahların da adaya nasıl geldiğinin araştırılmasının gerekliliğine vurgu yaptı ve önlenmesi gerektiğini söyledi. Tekinay, “Öncelikle ilk sıkıntı sınır güvenliğidir. İkincisi ise sadece insanların değil, silahların adaya nasıl geldiğidir. Bu konularla ilgili ciddi çalışmalar yapılmalıdır. Hükümetin bir an önce açıklamasını beklediğimiz konu ise ruhsatlandırılmış silahların kimlere nasıl hangi şartlarda verildiğini açıklaması gerekir. Silah konusu gerçekten önemlidir. Şeffaf yönetim, denetlenebilir sınırlar ve bununla birlikte kolluk kuvvetlerinin güçlendirilmesi gerekmektedir. Özellikle polisimizin sayısının mevcut adli olaylara yetişemediğini gözlemliyoruz” ifadelerini kullandı.





