İşte çocuklarda en sık görülen yaz hastalıkları…
Güneş çarpması ve güneş yanığı
Yaz aylarında aşırı sıcakların yaşandığı ülkelerde güneş çarpması ve güneş yanıkları büyük bir sorundur. Özelikle güneş çarpmalarından korunmak için güneş ışınlarının dik geldiği 10.00 ile 15.00 saatleri arasında açık havaya mümkün olduğunca çıkılmaması önerilmektedir. Bol sıvı tüketilmesi, en az 30 koruma faktörlü koruyucu güneş kremi kullanılması büyük önem taşıdığı bilinmektedir. Sarışın, renkli gözlü ve beyaz tenli çocuklar güneş ışınlarından çok daha fazla etkilendikleri için ailelerin daha dikkatli olması gerekmektedir.
Güneş yanığı sadece deride kızarıklık ve ağrı hissi ile kendisini gösteriyorsa bu birinci derece bir yanıktır ve 24-48 saat kadar ağrı, deride gerilme, yanma hissi devam eder. Tedavide deriyi nemli tutacak kremler ve ağrıyı kesecek şuruplar kullanılabilir. Deride kabarma ve içi su dolu kesecikler varsa artık 2. derece yanık söz konusu olur. Bu durumda bir doktora başvurulması ve özel yanık pansumanlarının yapılması gerekmektedir.
Dik gelen güneşten ışınlarından korunmak maksadı ile deniz içinde durulması istenmeyen bir durumdur. Güneş ışıklarına mercek görevi gören su damlacıkları cilt yanığı ve güneş çarpması riskini artırmaktadır. Bu açıdan ailelerin dikkatli olması tavsiye edilmektedir.
Krem veya benzeri koruyucuların rahatlığına kapılmadan güneşin dik geldiği saatlerde direkt etkiden uzak durulmasının önemi büyüktür. Bol sıvı gıda alınması ve bir şikâyet başlar ise erken zamanda doktora başvurulması hayati önemdedir.
Kusma ishal baş ağrısı güneş çarpmasında en çok görülen bulgular arasındadır. Kusma devam etse bile azar azar her beş dakikada bir kaşık şeklinde verilen yoğurt çok etkili olacaktır. Bulgular devam ediyorsa detaylı bir muayene ile tanı netleştirilmelidir. Sadece güneşin etkileri değil deniz suyunun yutulması ile kusma ve ishal görülebilir. Kakada kan ile bulgu veren ve ateşlenme ihtimali yüksek olan dizanteri (barsak iltihabı) hastalığının da çok sıkıntılı bir sağlık sorunu olduğunu unutmamak gerekir. Erken zamanda doktor muayenesi gereklidir. Taze kaka örneğinin mikroskop altında incelenebilmesi için örnek ile başvuru yapılması faydalı olacaktır. Kusma ve ishal bulgularının çok önemli olduğunu ve durdurmamak gerektiğini hatırda tutmak önemlidir.
Deniz ve havuz suyu içilmez, yutulmaz. Bebekler ellerini suya daldırıp ağza koyabilirler. İstenmeyen bir durumdur. Dizanteri hastalığının en sık sebepleri arasında gösterilir.
İsilik tedavisi ve korunmada neler yapmalı?
İklim sebebi ile artan çevre ısısı deriden ter salgılanmasını artırır. Su kaybı sonucu susama hissi doğar, su alımı ile vücudun normal sıcaklığını koruma çabası başlar. Bu dengeyi bozan aşırı sıcaklık hallerinde ter bezleri kanalları tıkanır ve halk arasında isilik denen boyun, omuzlarda daha sık olmak üzere vücudun daha fazla terleyen bölgelerinde küçük kırmızı ve kaşıntılı cilt lezyonları belirir. Tedavisinde her gün ılık suyla banyo yapılması önerilir. Cildin nefes almasını önleyecek yağlı kremleri vücuda sürmekten kaçınılması isiliğin önlenmesinde kıymetlidir.
Düşme, çarpma sonucu oluşan yaralanmalar
Bisiklet, kaykay, paten gibi aktiviteler yaz aylarında artacağı düşüncesi ile kazaların oluşmamasına dikkat edilmelidir. Bu sebeple başlık, dizlik, bileklik, dirseklik gibi koruyucuların kullanılması olası kaza sırasında yaralanma şiddetini belirgin ölçüde azaltacaktır. Yaralanma sonucu vücudun bir yerinden kanama varsa öncelikle kanamanın yerini görebilmek için giysiler dikkatlice çıkarılmalıdır. Kanayan yer görülerek üzerine temiz bir bez veya varsa steril bir tampon yerleştirilmelidir. En yakın sağlık merkezine başvurulmalıdır.
Kırık kendisini kol veya bacakta eklem dışında anormal hareket, ağrı, şişlik ve hareket kısıtlılığı ile gösterir. Bu durumda kırık olması muhtemel bölge bir üstündeki eklemi de içine alacak şekilde kalın giysi, karton, varsa atel ile hareketsiz, sabit bir konuma getirilir ve en yakın sağlık merkezine götürülür. Kırıktan şüphe ediliyorsa şişen bölgeyi çekip yerine yerleştirme gibi bir işlemi hekim dışındaki biri tarafından asla yapmamalıdır.
Yaz ishalleri, mide-bağırsak enfeksiyonları
İçme suları ve yiyeceklerin mide ve bağırsak enfeksiyonlarına neden olmamaları için; içme sularının ve yiyeceklerin yıkandığı suların temiz su kaynaklarından elde edilmiş olmasına özen gösterilmesi gerekir. Mümkün olduğunca dışarıda bekleyen yiyeceklerden önce ambalajlı ürünler tercih edilmelidir. Açıkta satılan dondurmalar özellikle çocuklar için büyük tehlike oluşturabilirler. Tam pansiyon otellerde açık büfelerde sunulan yiyeceklere de dikkat etmek gerekir. Uzun süre açıkta kalan özellikle sütlü, kremalı, mayonezli, etli yiyeceklerde sıcağın etkisiyle çoğalan bakterilerin neden olduğu gıda zehirlenmeleri kusma, karın ağrısı ve ardından ishalle bulgu verirler. Bu şikâyetlerle başvuran ikiden fazla kişinin olması halinde gıda zehirlenmesi düşünülerek yenilen yiyeceklerin sorgulanması ve aynı yiyecekten yiyen kişilerin şikâyetlerinin ortaya çıkması beklenmeden gözlem altına alınması gerekir. Tedavisi kusma ve ishal ile kaybedilen su, tuz, karbonat, potasyum gibi maddelerin, gerekirse veya ağız yolu ile alınamaz durumlarda, damardan serum şeklinde yerine konulması şeklindedir. Kusma ve ishal vücudun savunma mekanizmalarındandır. Bu sayede gıda zehirlenmesine neden olan toksinler ve bakteriler vücuda daha fazla zarar vermeden dışarı atılmak istenir. Bu yüzden ishal ve kusma giderici ilaçların kullanılmasından kaçınmak gerekir. Yoğurt içerikli beslenme kusma ve ishallerde büyük faydası olabileceği unutulmamalıdır. Azar azar verilen yoğurt tedavisiyle büyük oranda çözüm sağlanır damar yolu tedavilerine ihtiyaç duyulmaz. Altı saat yoğurt uygulaması ile çözüm üretilemiyorsa doktora başvurmak gerekecektir.
Böcek, arı, yılan, akrep sokmaları
Sivrisinek, tatarcık ve örümcek gibi eklembacaklıların sokması ile deride kızarıklık ve şişlik oluşabileceği gibi sıtma ve tatarcık humması denilen enfeksiyon hastalıklarının gelişmesine neden olabilir. Sivrisinek ve tatarcık sokmalarına karşı önlem almak için pencereler tel sineklikler veya ince tül storlarla kaplanabilir, çocuk beşikleri cibinlik de denen tüllerle korunabilir. Kapalı alanda sprey şeklinde böcek öldürücü kimyasalların kullanılması küçük bebekler için zararlı olabilir. Bu amaçla sivrisinek kovucular kullanılabilir. Sivrisinek ve tatarcıkların ısırdığı yerde oluşan kızarıklık ve kaşıntılı şişliği hafifletmek için kaşıntıyı önleyen kremler kullanılabilir. Yılan ve akrep sokmalarında zehrin vücuda yayılmasını önlemek için kızarık olan bölgenin üzeri bir sargı bezi ile atardamar dolaşımını engellemeyecek şekilde sıkılması gerekir. Bu ilk yardımın ardından en yakın sağlık merkezine başvurulması ve acilen yılan veya akrep sokmalarına karşı kullanılan özel serumlarla tedavinin devamı ve gelişebilecek diğer yan etkiler açısından ısırılan kişinin 24-48 saat süreyle yatarak gözlenmesi gerekir.
Havuzda yüzme ile oluşan enfeksiyonlar
Havuzda yüzme ile bulaşan enfeksiyon hastalıkları başlıca göz ve deriyi tutar. Gözde kızarıklık, çapaklanma, akıntı ve sulanma ile seyreden konjunktivit denen hastalık, siyah çay banyosu ile cevap alınmaz ise antibiyotikli göz damlaları ile tedavi edilir. Bazen de havuz suyunun dezenfeksiyonu için kullanılan aşırı düzeydeki klor gözlerde tahrişe bağlı alerjik kızarıklık, yanma ve batma hissine neden olabilir. Bu durumlardan korunmak için havuz gözlükleri kullanılmalı. Lensle havuza girmek sakıncalıdır. Havuzda yayılması kolay olan bir diğer enfeksiyon hastalığı da derinin yüzeysel mantar ve iltihabi enfeksiyonlardır. Bunlara karşı önlem almak için havuza girmeden önce ayak mantarlarına karşı kullanılan özel bir solüsyondan geçmek gerekir. İdrar yolu enfeksiyonlarının gelişmemesi için de suyun temizliğine dikkat edilmelidir. Islak mayo ile dışta uzun süre kalınmamalıdır. Havuz ve deniz suyu içilmemelidir.
Klima hastalıkları
Aşırı sıcaklar sebebi ile klimalardan uygunsuz yararlanma durumlarında kas tutulmaları, soğuk algınlığı durumlarının görülmesi kaçınılmazdır. Ani sıcak ortamdan soğuk ortama geçmek veya tam aksi soğuk ortamdan sıcak ortama çıkmak risk yaratan bir durum olduğunu hatırda tutmak gereklidir. Klimaların toz filtrelerinin temizlenmemesi ile alerjik sorunların görülebileceği unutulmamalıdır. Klimaların 25 derece altında soğutmaya ayarlanması tercih edilir veya önerilir bir durum değildir.
Özetlenen sağlık sorunları sık görülen durumlardır. Ancak tüm yaz hastalıkları sadece bunlardan ibaret değildir.
Sağlıkla kalın…




