Başsavcılık, Cumhurbaşkanlığı’nın 20 Ağustos 2015 tarihli yazısıyla, YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş hakkındaki iddiaları araştırmak üzere başlattığı soruşturmayı tamamladı.Cumhurbaşkanlığı’na iletilen 19 Ekim tarihli Başsavcılık yazısında, Prof. Dr. Gökçekuş’un görevine kötüye kullandığı gerekçesiyle görevden alınmasının hukuken mümkün olmadığı belirtildi. Cumhurbaşkanlığı’ndan konuya ilişkin yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın talimatıyla başlatılan, YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş’un Girne Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi’ne bağlı Pilotaj Lisans Programı’na usulsüz olarak onay verdiği iddialarına ilişkin hukuki araştırma ve soruşturma sürecinin tamamlandığı ifade edildi.YÖDAK Başkanı’nın bazı kararları usulsüz olarak aldığı biçimindeki iddialar ve görevden alınmasına ilişkin talepler üzerine Cumhurbaşkanı Akıncı’nın bu soruşturmanın başlatılmasını gerekli gördüğü ifade dilen açıklamada, Başsavcılığın soruşturmanın neticesini 19 Ekim Pazartesi günü resmi bir yazıyla Cumhurbaşkanlığı’na ilettiği kaydedildi.Açıklamada, “Başsavcılık yazısında Girne Üniversitesi Pilotaj Bölümü Lisans Onayındaki usulsüzlük iddialarının sabit olduğunun söylenmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle, mevcut bilgi ve belgeler ışığında YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş’un görevini kötüye kullandığı gerekçesi ile görevden alınmasının hukuken mümkün olmadığı belirtilmektedir”denildi.Cumhurbaşkanı Akıncı’nın iddialar üzerine, önce Cumhurbaşkanlığı’nın hukuk bölümü tarafından gerekli araştırmanın yapılmasını sağladığı bu araştırma tamamlandıktan sonra ise Başsavcılığın konuyu etraflıca soruşturmasını istediği belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:“Cumhurbaşkanlığı yazısından sonra konuyu etraflıca soruşturan ve ilgili tüm taraflardan yazılı görüş ve savunma alan Başsavcılık, Cumhurbaşkanlığı’na, elde ettiği bilgi ve belgeler ışığında YÖDAK Başkanı’nın görevden alınmasının hukuken mümkün olmadığı yönünde görüş iletmiştir” denildi.Açıklamada, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın bu ve benzeri durumlarda bundan sonra da kamuoyu vicdanında şüphe bırakmayacak şekilde açık, şeffaf ve adil bir süreç işleteceği ve bu süreç sonunda ortaya çıkacak hukuki neticeye uygun bir siyasal tutum sergileyeceği vurgulandı.