Bio-Der tarafından konuya ilişkin yazılı açıklamada, ağaçlar yanında, insanlar ve hayvanlar üzerinde alerjik reaksiyonlara neden olan çam kese böceğinin, hem ormanları korumak, hem de halk sağlığını korumak için mücadele edilmesi gereken zararlılardan olduğu belirtildi.

Açıklamada, Orman Dairesinin üç farklı hükümet dönemi ve üç farklı daire müdürü olmasına rağmen 5 yıl üst üste kesintisiz, 2016-2020 yılları arasında çam kese tırtıllarına karşı havadan başarılı bir şekilde biyolojik mücadele yürüttüğü ve % 100’e yakın bir başarı elde edildiği kaydedildi. Açıklamada, 2021 ve 2022 yıllarında ise ‘tasarruf’’ gerekçesiyle bütçeye herhangi bir kaynak konmadığı, hiçbir mücadele gerçekleştirilmediği kaydedilerek, “ 5 yıl üst üste başarılı bir şekilde yürütülen mücadelenin etkisi 2021 de sorunu hissettirmemiş ancak 2022’de de hiçbir mücadele yapılmaması sonucu çam kese böceği popülasyonunda ciddi bir patlama yaşanmasına yol açılmıştır.” denildi.

2 yıldır mücadelenin yapılmamış olmasının sorunun büyümesine neden olduğu ve ağaçları kuruma noktasına getirdiğii kaydedilerek, “Ağaçların bir kısmı baharla birlikte yeniden yeşillenme yaşayacak olsa da 2023 yılında da bütçede havadan biyolojik mücadele için kaynak ayrılmış olmaması mücadele edilen 5 yılın ardından 3. yılda da herhangi bir mücadele yapılmayacağı anlamına gelir. Böyle bir ortamda, geri dönüşümü olmayan bir tahribat yaşanacağı ve gelecek yılın bu yıldan da daha kötü bir manzarayla karşı karşıya kalacağımızı önemle belirtmek isteriz. “ denildi.

Tek seçeneğin hiç vakit kaybetmeden gerekli girişimlerin Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı tarafından yürütülmesi ve Maliye Bakanlığı tarafından gerekli bütçenin ayrılarak 2023 yılı ekim-kasım aylarında çam orman alanlarının tamamında havadan biyolojik ilaçlama programının yapılması için gerekli adımların atılması olduğu vurgulanarak, “Sayın Bakan Dursun Oğuz, bunun dışında bir seçeneğin söz konusu olmadığını çok iyi bilmelidir. Eğer süratle bu yönde adımlar atmazsa ekibi ile birlikte derhal ‘istifa etmesinin gerekliliğinin kaçınılmaz olduğunu da önemle hatırlatırız.” İfadelerine yer verildi.