Kendi evinde dört el ateş edilerek öldürülen 45 yaşındaki Halime Çetin'in katiline verilen 35 yıl hapis cezasının, Yüksek Mahkeme tarafından “fahiş” bulunarak 30 yıla düşürülmesine tepki gösteren oğlu Yunus Tunçelli, kararın adalet duygusunu derinden yaraladığını belirtti.
Tunçelli'nin hesabından yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde:
"Bu 5 yıl indirim kararı verenlere soruyorum: Siz 5 Ekim 2017’den bir gün önceyi ve sonrasını biliyor musunuz? Size anlatayım, olayları biliyor musunuz? Ben biraz anlatayım.
Bir evin annesi ve o anneyi canından çok seven iki tane oğlu ve bir minik köpekleri vardı. Hayat onlar için gayet güzeldi. Hatta 17 yaşındaki oğlu hâlâ annesiyle beraber uyuyordu. Nasıl bir sevgi, anlatamam. Neyse…
Sonra o gün, olayın yaşandığı gün… Annesi oğullarına “Ben ölsem ne yaparsınız?” dedi. (Muhtemelen tehdit alıyordu ve bunu o evlatlarının başı belaya girmesin diye söylemedi.) Büyük olan “Saçmalama, olur mu öyle şey?” dedi. İçine oturdu, belliydi. Küçük olan ise düşünmek dahi istemiyordu ama içinde bir sıkıntı oldu.
Ve sonrasında, o canından çok sevdikleri annelerini, caninin biri dört el ateş ederek onlardan aldı. Sonrasında, o annenin de bir annesi olduğu için bu durumu öğrenince kendinden geçti ve çok geçmeden rahmetli oldu. Çocukları tekrardan yıkıldı. Psikolojileri bozuldu. Annelerinin onlara öğrettiği gibi ayakta durmaya çalıştılar, bir şekilde de başardılar. Hâlâ daha izini taşısalar da, hâlâ daha kendi evlatlarının o muhteşem insanı tanıyamayacağını bilseler ve üzülseler de ayakta durmaya çalıştılar.
Ve o katilin 35 yıl içeride çürüyeceğini bildikleri için içleri bir nebze soğudu ve “Ülkede adalet var” dedirtti. Günümüzde ise olmayan adaletin sözcüleri, geçmişe dönük 5 yıl indirim yapıyorlar. Oy birliğiyle buna karar veriyorlar.
Şimdi soruyorum size: O 5 yıl indirimi neye göre verdiniz? Sağlık sorunu bilmem ne… Kendi kararıydı kendine sıkmak, biz yapmadık. Kendi kararıydı annemi öldürmek, biz yaptırmadık. Siz o 5 yılı ona mükâfat olarak verdiniz ve bizim adalete olan inancımızı sarstınız.
Siz o 5 yıl için nasıl bir pazarlık yaptınız kendi aranızda? O 5 yıl indirim kararına oy verenlerin ailesinden birine bunu yapmış olsa, yine 5 yıl indirim yapacak mıydınız?
O katil sadece Halime Hemşire’yi öldürmedi; o katil bizim umudumuzu, mutluluğumuzu, çocukluğumuzu öldürdü. Siz hiç yaşadınız mı o tabutun ağırlığını? Siz hiç yaşadınız mı o çaresizliği? Annenizi o küçücük çukura koyarlarken ağladınız mı, ağladınız mı ki bu kararı verdiniz? Hem de bir katil yüzünden bu durumu yaşadınız mı?
Yaşamadınız. Ama biz yaşadık. Ve devlete, adalete güvenip acımızı yaşadık. Siz o katile 5 yıl mükâfat verdiniz, o annenin evlatlarına 5 yıl ceza kestiniz.
Umarım hatanızdan dönersiniz. Umarım daha fazla kadın böyle canilere kurban gitmez. Siz bu indirimle bu canileri savunurmuşçasına ilerlerseniz bu katliamlar bitmez ve artık KKTC kadınlar için güvenilmez bir yer olur. Kimi av tüfeğiyle, kimi galvaniz boruyla, kimi bıçakla birileri bir yerde kadınları katleder.
Sıra sizin evlatlarınıza gelince ağlarsınız. O yüzden bu çok gördüğünüz 35 yılı indirmek yerine üzerine ekleyin. Ekleyin ki caydırıcı olsun. Ekleyin ki kadına şiddete karşı bir ülke olduğumuz belli olsun. Belli olsun ki başka Halimeler, başka Helinler aramızdan gitmesin. Gitmesin ki ailelerinin durumu yaşayan ölüden farksız olmasın."





