Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri Gülşah Sanver Manavoğlu, ülkenin seçim zehirlenmesi sıkıntısı olduğunu belirterek yerel seçimlerin yapılacağı Haziran 2022’den Ekim 2025’e kadar, bir kriz olmaması halinde seçim yapılmayacağını, bu sürecin iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Katıldığı televizyon programında gündemi değerlendiren Manavoğlu, “Bu ülke için bu süreç çok önemlidir. Seçim sonrası kurulacak hükümet de bu nedenle önem taşıyor. İstikrarlı bir koalisyon kurulması, icraat yapma noktasında çok önemli. KKTC olarak bu şansı iyi kullanmalıyız. Bu dönemi doğru değerlendirmez ve yanlış kişileri seçersek, eski siyaset kafasıyla ilerlersek, icraatları değil kişisel menfaatleri gözetirsek ülkenin geleceğini sıkıntıya sokmuş oluruz. Bu seçim ülkenin kaderini belirleyecek” ifadesini kullandı. “SEÇİMDEN SONRA HÜKÜMETTE KİMLERİN OLACAĞI ÜLKE EKONOMİSİ İÇİN KİLİT ÖNEMDEDİR” Ekonomik sıkıntıların büyük olduğunun altını çizen Genel Sekreter, “Ülke eğer bir nebze nefes alıyorsa yurtdışından gelen öğrenciler ve Güney’den Kuzey’e gelip alışveriş yapanlar sayesindedir. Eğer kapandığımız dönemdeki gibi sürseydi, ekim ayında her şeyi tüketmiş olacaktık” diye konuştu. Halkın Partisi’nin girişimlerinin de katkısıyla hızlı bir şekilde kapıların açılmasının ve pandemi sonrası turizm konusunda bir iyileşmeye gidilmesi bu aya kadar gelinmesini sağladığını aktaran Manavoğlu, seçim sonrası kimlerin hükümette olacağının, ülkenin geleceği için çok önemli olduğuna işaret etti. Manavoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya pandemiyle yaşamayı öğrendiği için, şubat ayından sonra ekonomik anlamda iyileşme olacağını düşünüyorum. Ekonomik hareketlilikte normalleşme yaşanacağı için planlamanın çok doğru yapılması lazım. Önümüzdeki seçim sonrası hükümette kimlerin olacağı çok önemlidir. Ekonomik planlamaları ve mevcut durumun dinamiklerini dikkate alıp ülkenin önünü açmak için ciddi anlamda çalışılması gerekir. Partisel ve kişisel menfaatleri sağlama uğruna yine bir istikrarsızlık sağlanırsa ülkeye yazık olur. Uzmanlar, kurullar Başbakanlık altında çalıştırılmalı ve ülkenin geleceğine yön verilmelidir. Bizim parti olarak çalışmalarımız bu yöndedir. Biz kendimizi ülkenin önünü açacak anahtar parti olarak görüyoruz. Biz birinci parti olsak yapacaklarımız çok daha farklı olurdu. Son dönemde bu kurulların çalıştığını söylemek mümkün değil. Bu kurullar, uzmanlardan ve doğru kişilerden oluşturulduğu takdirde ülkenin sosyo-ekonomik röntgeni de doğru çekilecektir. Ülkenin önünü açmak için bilişim önemli bir alandır. Menşei olmayan e bu zamana kadar ihmal edilmiş bir sektördür. Biz ısrarcı davranıp bu konudaki teşviklerin önünü açtık. Biz uzman kişilerle bu konuda da çalışmalar yapıyoruz. Bu konulardaki sorunları çözecek eski siyaset zihniyeti değildir; yenilikçi ve uzman görüşleriyle yol alacak, ülke menfaatine girişimler yapacak bizim gibi partilerdir. Hak ettiğimiz refaha kavuşabilmemiz için bu hamleleri yapmamız gerekiyor.” “KARMA OYUN KALDIRILMASI KONUSUNDAKİ SÖYLEMLER GÜNDEMİ DEĞİŞTİRME ÇABASIDIR” Gülşah Sanver Manavoğlu, UBP’nin karma oyun kaldırılacağı yönündeki açıklamasına ilişkin “dostlar alışverişte görsün” yorumunu yaptı. Manavoğlu, UBP-HP görüşmesinde Seçim ve Halkoylaması Yasası’nda ilçeler arasındaki oy kullanma farkının kaldırılması için ufak bir değişiklik yapılması konusunda görüş birliği sağlandığını anlattı. Manavoğlu karma oyun kaldırılmasının neden bu dönemde mümkün olamayacağını şu sözlerle ifade etti: “Bize bir teklifle gelinmemesinden anladık ki, cepte bir hükümetle gelindi. Esas amaç, bir seçim hükümeti planladıklarını söylemekti. Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nda ufak bir değişiklik yapılarak oyların yanmasının engellenmesi konusunda konsensus sağlandı. Bu sorunu çözecek bir formül bulunması konuşuldu ama karma oyun kaldırılması konuşulmadı. Seçime bu kadar kısa bir süre varken bu değişikliğin yapılabilmesi mümkün değildir. Bu söylemler bir kandırmacadan ibarettir. Gündemi değiştirme çabasıdır. Ad-Hoc Komite kurulması, değişikliğin komitede görüşülmesi, Genel Kurul’a gelmesi, yasalaşması bu sürede imkansız. Diğer yandan Yüksek Seçim Kurulu da belirlenen tarihe göre mevcut yasaya göre seçim hazırlıklarını yapacak, oy pusulalarını hazırlayacak. Komiteler yaz aylarında, bizim önerdiğimiz gibi çalışsaydı bu olabilirdi ama çalışmadı.” “DENETİM MEKANİZMASI OLUŞTURULMALI, HALKA KARŞI GÖREVİNİ YERİNE GETİRMEYENLER İFŞA EDİLMELİDİR” Koronavirüs vaka sayılarının önümüzdeki kış aylarında artmasının beklendiğini hatırlatan Manavoğlu, denetlemenin olmadığını söyledi ve “Belediyeler haklı olarak kaynak eksikliğinden ve destek alamadıkları için adım atmak istemiyorlar. AdaPass uygulaması mecburiyetten çıkarıldı, keyfi uygulanıyor. Sağlık Bakanlığı’nın kontrolü ele alması ve kapıya personel koyma noktasında sıkıntı yaşayan işyerlerine otomasyon desteği vermesi gerekiyor. Sağlık Üst Kurulu ve Sağlık Bakanlığı’ndaki müsteşarların, müdürlerin sorumluluğu çoktur ama ilgili kişileri organize ettikleri takdirde denetimler düzenli yapılabilir. Eğer sorumluluktan kaçan, Sağlık Bakanı’yla sahada seçim için çalışacağını söyleyen ve halka karşı görevini yerine getirmeyenler varsa da ifşa edilmelidir. Denetleme mekanizması oluşturarak halkın menfaatine çalışmayanların deşifre olması lazım” diye konuştu.