Deniz Abidin

Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu Başkanı Hasan Karaokçu, Meclis'ten geçen Denetimli Serbestlik Yasası'nın içeriği ve yasanın uygulanması açısından bundan sonra yapılması gerekenleri anlattı.  Yeni Bakış'a konuşan Karaokçu, Uyuşturucu Madde Bağımlıları ve Kullanıcıları Hakkında Denetimli Serbestlik Yasası”, Uyuşturucu Maddeler Yasası ve adı geçen yasa tahtında yapılan Nizamnameler ve Emirnameler uyarınca mahkûm olan ve bu Yasanın 5’inci maddesi kapsamına giren kişilere, mahkeme tarafından cezaları açıklanmadan önce, seçenek olarak sunulan, mahkemece ceza verilmesi yerine ihtiyaç duydukları desteğin sağlanabilmesi için denetimli serbestliğin hayata geçirilmesini amaçlayan  yasa olduğunu belirtti.

"Yasa ilk kez 1900'lü yıllarda  kıta Avrupası’nda uygulandı"

Karaokçu, denetimli serbestlik kavramının  1830’lu yıllarda Amerikalı bir yargıcın, hafif suç işleyerek  cezaevlerine atılan kişilerin topluma kazandırılmadığı, aksine daha da kötü duruma düştüğünü gözlemlemesi üzerine, ‘Hafif suç işleyen kişileri toplum içerisinde rehabilite ederek kazanılması amacıyla cezaevine göndermek yerine, denetimli olarak serbest bırakma’ yönünde verdiği kararla ortaya çıktığını anlattı. Karaokçu, bu anlayışın  daha sonra yaygınlaşarak  çok yararlı olduğunun gözlemlenmesi üzerine 1900’lü yılların başında kıta Avrupası’nda uygulamaya başladığını ifade etti. Denetimli Serbestlik Yasası'nın 2008’den bu yana Türkiye’de fiilen uygulanan bir yasa olduğunu belirten Karaokçu, uyuşturucu dışında diğer  hafif suçları da kapsayan yasadan bugüne kadar 280 binin üzerinde  kişinin  yararlandığını kaydetti.

"Suç işleme oranı yüzde 0.3"

Karaokçu, bu kişilerin 1 yıl içerisinde tekrar suç işleme oranının  yüzde 0.3 olduğunu söyleyerek, "hayatta herkes hata yapabilir. Yani siz devlet olarak hata yapan bir kişiye, bir gence bir çocuğa şans verirseniz o kişiler ders çıkararak büyük oranda bu şansı kullanır.  Denetimli Serbestlik Yasası çağdaş bir infaz yöntemidir" diye konuştu.

"Yasanın özü gizlenmeye çalışıldı"

Karaokçu şunları söyledi, "Biz en baştan bu yana ‘bugüne kadar cezaevine attığımız tek bir  bağımlı veya kullanıcı bireyi  kazanamadığımızı, aksine onları fişleyerek siciline işleyerek, cezasını çektikten sonra da iş vermeyerek toplum dışına, bir anlamda uyuşturucu tacirlerinin kucağına  ittiğimizi, bu sisteme mutlaka son verilmesi gerektiğini savunduk. Bu yasaya karşı çıkan ve bu anlamda görüşler ortaya koyan  bazı resmi kuruluşlar  ve çok az sayıda örgüt de oldu. Bilinçli veya bilinçsiz yasanın özü gizlenmeye çalışılarak ‘ülkede uyuşturucu kullanımını serbest bırakıyormuşuz’ gibi algılar yaratıldı. Yasanın ilk gündeme geldiği günden geçen 1 yılı aşkın sürede biz  ve bu yasayı Meclis’e taşıyan milletvekillerimiz insanlarımıza bıkmadan usanmadan yasayla ilgili doğruları anlattı. Sonuçta sağduyu galip geldi ve Cumhurbaşkanı  Mustafa Akıncı tarafından yeniden görüşülmek üzere gönderilen Denetimli Serbestlik Yasası bazı ufak tefek değişikliklerin ardından, Genel Kurul’da yeniden oybirliği ile onaylandı.Ben burada emeği geçen ve yasaya olumlu oy vererek çağdışı bir anlayışın kapanarak, çağdaş bir infaz dönemine geçilmesine katkı sağlayan tüm milletvekillerine teşekkürlerimi sunmak istiyorum"

"Yasanın uygulanmasına herkes katkı sağlamalı"

Karaokçu,  "Halkın iradesinin temsil edildiği en yüce organ Meclis ise, bundan sonra herkese düşen görev, Cumhuriyet Meclisi tarafından oybirliği ile kabul edilen yasanın en iyi şekilde uygulanmasına katkı sağlamaktır"diyerek,

yasanın  Meclis’te onaylanmasının ardından yeniden Cumhurbaşkanı Akıncı’ya gönderildiğini kaydetti. Karaokçu, "Cumhurbaşkanımızın en kısa sürede bu yasayı onaylayarak yürürlüğe girmesine  olanak sağlayacağına inanıyorum. Kendisi de zaten  yasayı  olumlu bir adım olarak gördüğünü yazısında vurgulamıştı"dedi.

Yasadan kimler faydalanabilecek?

Karaokçu, Denetimli Serbestlik Yasası'ndan kişisel kullanım amacıyla uyuşturucu tasarruf eden veya kişisel kullanım amacıyla uyuşturucu ithal ve tasarruf eden kullanıcı veya bağımlı kişilerin  yararlanma şansı olacağına vurgu yaparak,

Mahkeme, Uyuşturucu Maddeler Yasası ve adı geçen Yasa tahtında yapılan Nizamname ve Emirnameler uyarınca uyuşturucu madde kullanmaktan veya tasarrufunda bulundurmaktan mahkûm ettiği sanığa, 1 yıl ile 3 yıl arasında  denetimli serbestlik seçeneği sunacağını belirtti.

Denetimli serbestlik seçeneğini kabul eden kişinin Devlet Hastanesine veya maddi külfeti kendisine ait olmak üzere, en az bir psikiyatristi bulunan ve uyuşturucu madde bağımlılığı konusunda hizmet veren bir muayenehane, klinik veya özel hastaneye başvurarak, Denetimli Serbestlik Kurulu tarafından belirlenen rehabilitasyon sürecine derhal başlamakla yükümlü olacağını söyledi.

Karaokçu şöyle devam etti, "Bu kişiler en geç 15 günde ve en az 1 kere olmak üzere Devlet Hastanesi laboratuvarından idrar ve kan tahlili yaptırmak, ayrıca haftada bir polise giderek ispat-ı vücut yapmak, ayrıca Denetimli serbestlik Kurulu tarafından topluma kazandırılmalarını sağlamak amacıyla öngördüğü kişisel programa uymakla yükümlü olacaklar.Mahkeme, Denetimli Serbestlik Kurulunun sonuç raporunu inceledikten sonra denetimli serbestlik sürecinin başarıyla tamamlandığına kanaat getirirse, ceza takdir etmeyecek ve mahkûmiyet kişinin siciline işlenmeyecek"

Kimler yararlanamaz?

Karaokçu şunları söyledi, "Uyuşturucu Maddeler Yasası ve adı geçen Yasa tahtında yapılan Nizamname ve Emirnameler uyarınca uyuşturucu maddenin dolaylı veya dolaysız satışını yapmaktan veya herhangi bir şekilde ticaretini yapmaktan, imal veya ihraç etmekten veya bitki yetiştirmekten mahkûm olan; Daha önce denetimli serbestlik uygulamasından yararlanmış olup, denetimli serbestlik sürecini tamamlamasını müteakip 3 (üç) yıl içinde benzeri bir suçtan ötürü mahkûm edilmiş olan;  veya KKTC  yurttaşı olmayıp ülkede yasa dışı bulunanlar ile ülkede yasal olarak bulunmakla birlikte Mahkemenin kanaatine göre rehabilite veya tedavi olmak amacıyla değil ülkede kalmak niyetiyle denetimli serbestlik seçeneğinden yararlanmak isteyen sanığa denetimli serbestlik seçeneği sunulmayacaktır"

Karaokçu, "Uyuşturucu satıcıları  Denetimli Serbestlik Yasası’ndan yararlanacaklar diye boşuna heveslenmesinler"diyerek, Denetimli Serbestlik Yasası'nın uyuşturucu maddenin dolaylı veya dolaysız satışını veya herhangi bir şekilde ticaretini yapan kişileri kapsamayacağına işaret etti.

Miktarlar

Yasayla 1. Cetvelde belirlenen  tasarruf amaçlı azami  madde miktarları:

Diamorphine (eroin) 3 gram azami; 

Cocaine (kokain) 3 gram azami;

Amfetamim türevi, methylenedioxy-methamhetamin etken madde içeren (Örneğin MDMA, MDA, MDEA, MMDA,PMA PMMA,DMA, DOET, DOB ve benzeri maddeler) maddeler ancak tedavide kullanılan Methylphenidate hariç;
a-Methylenedioxy (MDMA, Extacy) 35 adet (125 miligramlık tablet) azami

b-Amfetamin türevleri:   10 gram azami

LSD (Iysergic Acid Diathylamid) 50 microgram azami

Kenevir ve kenevir reçinesi (cannabis esrar,hint keneviri): 12 gram azami

Kenevir etkisi gösteren ve sentez yoluyla üretilen tüm sentetik cannabinoidler (örneğin bonzai): 12 gram azami”

Karaokçu, Yasa Denetimli serbestlik sürecinin etkin, verimli ve faydalı bir şekilde yerine getirilmesine yönelik planlama, uygulama, destek, izleme ve raporlama görevlerini yapmak üzere  Başbakanlıkta  bir Denetimli Serbestlik Kurulu oluşturulmasını öngördüğünü belirtti. 

Yasaya göre Denetimli Serbestlik Kurulu’nun oluşumu şu şekilde olacak;

Başbakanlık temsilcisi, (Başkan)

Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürü veya görevlendirmesi halinde Müdür Muavini veya Şube Amiri, (Başkan Vekili),

Sağlık İşleri İle Görevli Bakanlık tarafından görevlendirilen psikiyatrist bir temsilci, (Üye)

Eğitim İşleri İle Görevli Bakanlık tarafından görevlendirilen, uyuşturucu madde bağımlılığı konusunda eğitim almış bir temsilci, (Üye)

Polis Örgütü Narkotik ve Kaçakçılığı Önleme Müdürlüğünden bir temsilci, (Üye)

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliğinden bir temsilci. (Üye)

Yasanın Cumhurbaşkanı tarafından onaylanıp yürürlüğe girmesinin hemen ardından ilgili kuruluşlara gerekli yazılar yazılarak üye atamalarının istenileceğini ifade eden Karaokçu,   üyelerin  atanmasının ardından toplanacak olan Denetimli Serbestlik Kurulu'nun, yasanın kendisine verdiği yetkiler çerçevesinde bu süreci en iyi şekilde götürebilmek için süratle çalışmalarına başlayacağının altını çizdi.  

"Tüzük en kısa zamanda tamamlanacak"

Hasan Karaokçu, yasanın  Denetimli Serbestlik Kurulunun çalışma usulü ile ilgili diğer hususları belirlemek üzere bir tüzük hazırlanmasını  öngördüğünü anlatarak, söz konusu tüzüğün hazırlanmasına yönelik çalışmaların  en kısa sürede tamamlanarak Başbakan Hüseyin Özgürgün’e takdim edileceğini belirtti.

"Tüzüğün de Bakanlar Kurulu tarafından onaylanmasının ardından yasa tam anlamıyla işlevsel hale gelecektir" diyen Karaokçu, "yasanın ilk uygulama aşamasında bazı sıkıntılar olacaktır. Ancak  gerekli donanıma sahip olacağına inandığım Denetimli Serbestlik Kurulu bunları aşacaktır" diye konuştu.

"Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi  hayata geçmeli"

Karaokçu, komisyonun  uyuşturucu ile mücadele konusunda daha işin başında olduğuna dikkat çekerek, konuya çok duyarlı yaklaşan Başbakan Hüseyin Özgürgün başkanlığındaki yeni hükümetin Kalkanlı’daki atıl tesisi  Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi’ne dönüşmesi yönünde attığı adımı ve bu yöndeki kararlılığını  büyük takdirle karşıladığını kaydetti. Karaokçu, "Bu yıl içerisinde Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi’ni de hayata geçirebilirsek,  uyuşturucu ile mücadelede Denetimli Serbestlik Yasası’ndan sonra en ciddi ikinci adımı atmış olacağız"dedi.

"Hedefimiz, 'Acil Strateji ve Eylem Planı'"

Karaokçu sözlerini şu şekilde tamamladı, "Bundan önceki Milli Eğitim Bakanı Kemal Dürüst’ün uyuşturucu  ile mücadelede gösterdiği duyarlılık, lise eğitim programının hayata geçirilmesi konusunda gösterdiği kararlılık  da büyük bir adım olmuştur.  Yeni Milli Eğitim Bakanımız sayın Özdemir  Berova’nın da konuya aynı duyarlıkla yaklaşacağına ve belli bir noktaya getirdiğimiz ilkokul ve ortaokullara yönelik eğitim programlarını da tamamlayarak önümüzdeki ders yılından itibaren hayata geçireceğine inanıyorum. Üzerinde çalıştığımız Aile Eğitim Programı’nı da en kısa sürede hayata geçirmeyi planlıyoruz.Bunların önleme çalışmaları açısından çok ciddi ve hayati adımlar olduğu inancındayız.

Bizim 2016 yılındaki hedefimiz bugüne kadar yaptığımız çalışmalarla ilgili bir rapor hazırlamak, ardından ise “Acil Strateji ve Eylem Planı” hazırlayarak hükümetimizin de desteği ile bugüne kadar olduğu gibi, doğru ve emin adımlarla yolumuza devam etmektir"