Girne’de özel bir hastanede ortaya çıkarılan yasadışı kürtaj olayı ile ilgili mahkeme süreci devam ediyor.
5 günlük tutukluluklarının dolmasının ardından 6 zanlı yeniden Girne Kaza Mahkemesi'nde yargıç huzuruna çıkarıldı. Teminat duruşması şeklinde süren mahkemede, tahkikat sorumlusu Polis Namık Kemal Baz, mahkemede ifade verdi.
Zanlıların 2013-2016 tarihleri arasında meydana gelen çocuk düşürmeye teşebbüs ve hamileliği yasal süresini aşmasına rağmen sonlandırma meselelerine metalder olduklarını söyledi. Zanlı Ayşegül İşbilen'in TC vatandaşı ve çalışma izinli; geriye kalanların da KKTC vatandaşı olduğunu kaydeden Baz, işlenen suçun ağır bir suç olduğunu ve Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmayı gerektirdiğini belirtti.
Türkiye'den rapor beklendiğini de ifade eden tahkikat sorumlusu Baz, raporlardan gelecek sonuçla suçun şeklinin değişebileceğine dikkati çekti.
Zanlıların serbest kalması hainde tahkikata ve tanıklara etki edebileceğini anlatan Baz, zanlıların üç ayı geçmemek kaydı ile merkezi cezaevine gönderilmelerini talep etti.
Zanlı avukatları ise hem zanlıları hem de zanlılara kefillik yapabilecek tanıkları mahkemede dinletti.
Zanlı avukatları iddia makamının üç ay tutukluluk talebine itirazda bulundu. Avukatlar itirazlarda zanlıları tam olarak suça bağlayacak somut delillerin ortaya konulmadığını, suçun tam olarak adının belirlenmediğini kaydederek zanlıların mahkemenin uygun göreceği bir teminata bağlanarak tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasını talep ettiler.
Kıdemli Savcı Erdinç Akyener ise zanlı avukatlarının ortaya koydukları görüşlerin doğru olmadığını ifade etti.
Gelecek raporlarla suçun niteliğinin değişebileceğini belirten Akyener, ülkede kriminal laboratuvar ve Adli Tıp Kurumu'nun olmamasının çok büyük eksiklik olduğunu söyledi.
Zanlıların ülkede sevilen,sayılan,saygın insanlar olması nedeni ile yaşanan olayın daha büyük bir infial yarattığını kaydeden Savcı Akyener, yaşanan olayın ülkede ilk kez olduğunu belirterek bu konunun araştırılmasında tecrübesizlik olduğunu da kaydetti.
Zanlıların serbest kalması halinde tahkikata etki edebileceklerini ve yurdışına kaçableceklerini kaydeden Savcı Akyener, zanlıların üç ayı geçmemek kaydı ile cezaevine gönderilmesini talep etti.
Kararın okunması için Mahkemeye bir saat ara verildi.
Aranın ardından mahkeme zanlıların seyahat belgeleri ve kimliklerine el konularak, yurtdışına çıkışlarının yasaklanmasına ve haftanın her günü en yakın polis karakoluna ispatı vücut yapmalarına hükmetti.
Mahkeme ayrıca; Verda ve Mehmet Ali Tunçbilek için 50’şer bin TL nakit teminat ve KKTC vatandaşı 2 kişiden 350’şer bin TL kefalet senedi, Taner Okburan için 20 bin TL nakit kefalet ve KKTC vatandaşı 2 kişiden 200’er bin TL kefalet senedi, Ayşegül İşbilen için 25 bin TL nakit kefalet ve KKTC vatandaşı 2 kişiden 200’er bin TL kefalet senedi ve Fahri Karagözlü ile Rasiha Serdaroğlu için 100’er bin TL nakit kefaletet her ikisi içinde KKTC vatandaşı
2’şer kişiden 600’er bin kefalet senedi imzalanmasına karar verdi.
Zanlılar teminat şartlarını yerine getiremeleri halinde üç ayı geçmemek kaydı ile cezaevine gönderilecek.
