Şaibeli başlayan, şaibelerle süren bir kurultay maratonunun ardından şaibe ile şimdilik son bulan bir kurultay. Tam da hükümet partisine yakışır bir şekilde. Demokrasi, şeffaflık ve güzel gelecek vaatleriyle başa geldikleri ve ülkeyi şu anda getirdikleri durum gibi.
Çok sevdiğim çok saygı duyduğum ömrü boyunca UBP'ye gönül vermiş dostlarım var. Dilerim korkmadan özeleştiri yaparak kendi içlerinde yaşanan bu rezilliğin ardından sessiz kalmazlar, daha temiz bir siyaset için gerekeni yaparlar. Ben zamanında bunu olgunlukla yaptım. Son seçime katılmamak da dahil 6-7 yıldır eskiden desteklediğim siyasi partiden uzaklaştım.
Ulusal Birlik Partisi tam göbeğinden ikiye bölündü. Kurultaydaki %49, başbakanı “Başbakan İstifa” sözleriyle uğurladı. Dünya’nın neresinde kurultayı kazanan bir parti başkanı, istifa sözleriyle uğurlanır çok merak ediyorum. Üstelik sözde parti tüzüğü çiğnenerek, şaibeli bir şekilde seçim kazanmışsa. Bu gecenin başında başbakanın söylediği şeffaflık ve demokrasiyi bize canlı yayında yaşattıkları için çok teşekkür ediyorum.
Ulusal yayın yapan kanallarımızdan tüm dünyaya rezil olduk. Bütün kurultay boyunca şükranların sunulduğu Türkiye’ye rezil olduk. K.K.T.C.’nin çiftlik gibi yönetildiğine, bakanların, vekillerin sokak diliyle konuşmalarına tanık oldu tüm izleyenler. Aylar boyudur kurultay için feda edilen insanlar, iş vaatleriyle kandırılan gençler, hakkıyla sınav kazanıp atanmayı bekleyen öğretmenler veya mağdur edilen insanlar bu rezillik için mi mağdur edildi?.
Artık partilerin gölgesinde kalmaktansa, siyasilerin bizim gölgemizde kaybolabileceklerini göstermek gerekir. Bu devleti biz kurduk ayaklarına yatarak yıllardır bu toplumu kandıranlar, halk olmadan devletin var olamayacağını unuturlar. Dilerim bugün birçok kişiye ders olur.. UBP, CTP, DP, TDP farketmez. Herkesin bir ders çıkarması gerek!!!
