Haber: Pelin Yükselay
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı 12 Ekim 2025’te yeni Cumhurbaşkanı adayının belirlemek amacıyla sandık başına gidecek.
Mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar seçimlerde yeniden aday olurken, Cumhuriyetçi Türk Partisi Başkanı, Milletvekili Tufan Erhürman’da adaylığını açıklamış durumda…
Seçimlere iki buçuk aylık bir zaman dilimi kalmış olmasına rağmen ise ülke genelinde bir seçim atmosferi ya da heyecanı yok.
Gündem Kıbrıs Gazetesi’ne konuşan vatandaşlar, siyasilere olan inançlarını yitirdikleri için seçim atmosferi oluşmadığını belirtirken, bir kısım vatandaş ise seçimler yaklaştık sonra bu atmosfere girileceğini, hırsların artacağını düşündüklerini söylediler.
Vatandaşlar ne dedi?
Şükrü Aslan: Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşıyor ama ülkede şu anda bir seçim atmosferi olduğunu düşünmüyorum. Bunu bir vatandaş olarak hissetmiyorum da. Bence çoğu insan benim gibi düşünüyor. Bunu da şuna bağlıyorum; halkın siyasetçilere güveni kalmadı. Halkın artık siyasete de ilgisi yok. Halk ‘ne olacaksa olsun, bize ne’ gibi bakıyor artık seçimlere. Son seçimlerde halkın sandığa gitme oranı çok düşüktü. Ben bu seçimlerde de bu oranların yukarı yönlü değişeceğini düşünmüyorum. Bunun yanında anketler yapılıyor. Biri diyor benim adayım önde, diğeri diyor benim adayım önde. Ben bu anketlerin seçim sonuçlarını etkileyeceğine inanmıyorum. Halkımız kendi kararını kendisi verebilecek kapasitede.
Hüseyin Çelebi: 12 Ekim 2025’te yeni Cumhurbaşkanımızı belirlemek üzere sandık başında olacağız. Ben seçim atmosferinin yavaş yavaş kendini göstermeye başladığına inanıyorum. Ufak bile olsa bir heyecan mevcut. Halkın değişim istediğini düşünüyorum ve bu kez 7’den 70’e herkes sandığa gidecektir. Bu seçim diğer seçimlere benzemeyecektir. Tabi bu benim görüşüm. Ülkemizde değişikliğe ihtiyaç var bu ihtiyaç sandığa yansıyacaktır. Anketlerin de seçim sonuçlarına etki edeceğini düşünmüyorum. Her birey kime oy vereceğini bence bilir, anket sonuçlarına bakarak hareket edilmez.
Bayram Özdemir: Ülkede seçim havası henüz yok. Bence ortalık da biraz karışık. Halkın kararını henüz vermediğini düşünüyorum. Adayların çalışmalarını, vizyonlarını bu halk için ne yapacaklarını en ince ayrıntısına kadar ortaya koymaları gerekiyor. Halk ancak bu şekilde bir adaya inanır ve sandığa gider. Sayın Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar, iyidir sorun yoktur ama bundan sonrası için de vizyonunu ve halkının yanında olduğunu ortaya koyması gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde halkın sandığa gideceğine inanıyorum, insanlar arasında bir hırs olacaktır. Anket sonuçları ise hayali ihracat gibi. Herşey sandıkta belli olacak. Hikâye. Ben sandığa gideceğim, oyumu da vereceğim. Tüm halka da çağrımdır. Görevinizi yapın, sandığa gidin.
Hüsniye Okray: Cumhurbaşkanlığı seçimleri evet yanaşıyor, adayların açıklamaları ve çalışmaları evet yavaş yavaş başladı ama ülkede şu an için en azından bir seçim atmosferi olduğunu düşünmüyorum. Halk arasında bu konuda bir hareketlenme yok. Geçtiğimiz seçimlerde halkın sandığa gitme oranı düşüktü, ben bu seçimlerde öyle olmaz diye düşünüyorum. En azından değişim isteyen herkesin o sandık başında olacağına inanıyorum. Çeşitli anketler de çıkıyor. Bunlar seçim sonuçlarına bir yere kadar etki edebilir ama ben bu anketlerin sağlıklı yapıldığına da inanmıyorum. Anketler bilinçsiz insanlarla yapılıyor. Ülkede ne olup olmadığını bilmeyen insanlara soruları yöneltiyorlar. Ben bunu doğru bulmuyorum. 12 Ekim’de kendi adıma konuşuyorum ben değişim için sandık başında olacağım.
Dilber Tekkale: Şu an ülkede bir seçim havası yok, heyecanı yok. Ben bunu daha seçimlere zaman olmasına bağlıyorum. Zaman yanaştıkça, geziler, mitingler başladıkça vatandaşlar da o seçim atmosferine girecektir ancak şu an bunun için çok erken. Sandığa gitme oranları geçtiğimiz seçimlerde çok düşüktü, ben bu seçimlerde de bu oranların değişeceğine inanmıyorum. Sandığa giden belli kesimdir, yine aynı kesim gidecektir. Anketlerin de seçimleri etkilediğine inanmıyorum. Ben bizim vatandaşlarımızın anketlere bakıp da oy vereceğini düşünmüyorum.
Özel Yemenicioğlu: Ülke iki parça oldu. Bir kısım başka, bir kısım başka düşünüyor, konuşuyor. Farklı tellerden çalınıyor. Bu iş nereye varır bilinmez, seçim sonuçları ne olur o da bilinmez ama bizim kurtuluşumuz Anavatan Türkiye’dir. Benim tek bildiğim bu. Ben Türkiye ile birbirimize bağlı olmamız gerektiği inancındayım. Biz çok şanslı insanlarız ki Türkiye geldi ve bizi kurtardı. Bazıları buna ‘aman’ diyor ama geçmişi görmediler, biz de söylemedik. Biz her şeyimizi bıraktık da geldik buraya. Orada direndik ama sonra dilendik. Biz her şeyimizi kaybeden ve cehennem içine düşen bir nesiliz. Ben böyle düşünürüm ama bizden doğanlar böyle düşünmez. Birçoğu Rum tarafında çalışır, sermaye memleketi ele geçirdi. Ülke yabancı doldu. Tüm bunların arasında seçim düşünmek de çok da mantıklı değil zaten. Durumumuz iyi değil. Ben sandığa gideceğim ama bunlar düzelmeyecek.
Hasan Karahüseyin: Ülkede bir seçim heyecanı yok, zaman yanaşsa da olacağını sanmıyorum. Sebebi de vatandaşlar artık siyasilerin kendileri için çalışmadığını biliyorlar. Biz siyasilerin sadece koltuklarını düşündüklerinin farkındayız. Cumhurbaşkanı da olsa Başbakan da olsa herkes kendi önüne çekiyor her şeyi. Vatandaşı düşünen yok. En basiti pahalılık. Kim bu halkı düşünüyor? 3 Kuruş artış verip 6 kuruş zam yapmak ne demek? Tüm bunlar nedeniyle bu seçimlerde sandığa gitme oranı bakın görün daha da düşük olacak. Anketler de yayınlanıyor, ben bunun boşuna olduğuna inanıyorum. Anket sonuçları sağduyulu insanları etkilemez. Ben kendi adıma sandığa gitmeyeceğim, kimseye de oy vermeyeceğim. Bunu da belirteyim.
Mehmet Kocaoğlu: Ülkede bir seçim heyecanı yok. Halkta yok, siyasilerde de yok. Ben henüz bunu göremedim. Halkın sandığa gitmesi gerekir ama gideceklerini, verilen oy oranlarının diğer seçimlere göre artacağını düşünmüyorum. Ben herkesin tabi ki vatandaşlık görevlerini yerine getirmesi taraftarıyım ancak sonuç ne olur bilemem. Hep beraber göreceğiz.