Cumhurbaşkanlığı'ndan verilen bilgiye göre, Konuşmasında, devletin en üst makamında KKTC Devleti’nin geleceği, Kıbrıs Türk halkının refahı, mücahitlerin verdiği kutsal mücadelenin taçlandırılması ve devletimizi daha da ileriye taşıyabilmek için çalışmaya devam edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar; “Bu, şehitlere ve mücahitlere olan borcumuzdur” dedi.

Uzlaşı kültürüyle ülkeyi yönetmek ve ona göre doğru istikamette ulusal davayı ileriye taşımanın, hepimizin görevi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar sözlerini şöyle sürdürdü; “Farklı eleştirilere maruz kalsam da çok önemli adımlar atılmıştır. Bu ülkede çok bedeller ödedik, şehitler verdik, soykırıma uğradık sonunda bir devlet ve cumhuriyet kurduk. Şu anda bütün dünya da görmüştür ki Kıbrıs’ta iki ayrı halk vardır. Tanınmasa da kuzeydeki devlet, bir devlettir. KKTC Devleti bir gerçektir.

KKTC gerçeği artık daha da kökleşmiş ve benimsenmiştir. BM raporunda; ‘tanınma yolunda birtakım endişelerimiz olabilir ama uluslararası topluma şu çağrıyı yapıyorum; KKTC Devleti’nin yöneticileriyle de iş birliğinizi sürdürün ve hiçbir zaman farklı düşüncelerle engel olmayın. Kıbrıs Türk halkı da uluslararası toplumun bir parçasıdır ve buradaki halkın geleceği için dünya ile iş birliği içerisinde olmak durumundadır.’ deniyor.

BM, ‘şu anda tanınma bizim gündemimizde yok’ diyebilir. Ama ‘KKTC ile de iş birliğinden çekinmeyin’ diyor. Bizim içinde bulunduğumuz mücadelede, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gayretiyle Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye olarak kabul edilmemiz, bu yolculukta çok önemli bir kilometre taşıdır. Verilen mesaj şudur; Türkiye Cumhuriyeti Anavatan’dır, garantör ülkedir. Küresel anlamda sadece Rusya-Ukrayna Savaşı değil, farklı birtakım küresel kavgaların olduğu dünyamızda KKTC, bu bölgenin istikrarı için anahtar bir devlettir. Bu bölgede istikrarın devamı için KKTC, bir devlet olarak anahtar konumdadır. Bütün bunlar mücadelemize güç vermektedir.

KKTC ve Kıbrıs Türk halkı bağımsızlığı, özgürlüğü ve egemenliği noktasındaki mücadelesine harç katmıştır. Devletin bu aşamaya gelmesinde emeği geçenleri kutluyorum.

Kıbrıs Türk halkının güvenliği kadar, Türkiye Cumhuriyeti halkının da güvenliği önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti olmadan Kıbrıs meselesinin halledilmesi mümkün değildir. Bizim bu makamda Türkiye Cumhuriyeti ile uyum içerisinde milli siyaseti geliştirmek, daha fazla anlam katmak ve küresel değişiklikleri de göz ardı etmeden yeni şekliyle sürdürebilmek görevimizdir.

KKTC daha da saygın bir noktaya gelebilmiştir. Çünkü artık buradaki dengenin korunmasında ve sürdürülmesinde bölgedeki istikrar çok önemlidir. Her türlü meydan okumaya biz, Anavatan Türkiye’nin de desteğiyle misliyle cevap vermekteyiz. Eski siyaset geride kalmıştır. Kıbrıs’ta yıllardır yapılan görüşmeler bir netice vermemiştir. Güney Kıbrıs bizi eşit görmemektedir. Tek çatı altında, tek egemenlik ve Kıbrıs Cumhuriyeti şemsiyesi altında bizi oraya sadece yamalamak için uğraşan, Türkiye Cumhuriyeti’ni dışlayarak garantörlüğünü sonlandırmak ve Türk askerinin adadan çekilmesini isteyen bir zihniyete bizim onay vermemiz mümkün değildir.

Bir uzlaşı kültürü içerisinde KKTC’yi ileriye taşıyabileceksek halkımıza güven, barış ve huzur sağlayabileceksek elbette bu önemli ve milli siyaseti, Anavatan Türkiye ile istişare içerisinde şekillendirmemiz gerektiğini var gücümle anlatmaya çalışıyorum. Siz mücahitlerimiz, her zaman varsınız, sizi kutluyorum. Hâlâ o heyecanı içinizde taşıyorsunuz.

Gençlerimize doğru yolu göstereceğiz. Milli maneviyat, milli değerler, milli şuur ve milli siyaset asla rayından ayrılamaz. Sizin söylemleriniz ve düşünceniz, bizim için her zaman önemlidir. Yaş tecrübedir, deneyimdir, emektir, kıdemdir, sevgidir ve yaş KKTC için büyük fedakârlıklarla ulaşılan bir mertebedir. Kiminiz şehit oldunuz kiminiz gazi. Devleti bugünlere kadar getirdiniz. Bunu kimse unutmaz, unutamaz ve unutturmayacağız. Temennim, KKTC’nin tek ses olmasıdır. Kim olursa olsun herkese saygım sonsuzdur. Hepimizin hedefi, KKTC’de Kıbrıs Türk halkının bağımsız, özgür ve kimsenin esareti altında yaşamadan sonuna kadar mücadelemizi sürdürmektir. KKTC bağımsız bir Türk devletidir. Davamıza sarılıp KKTC’yi refah dolu günlere taşıyabilmek milli görevimizdir.”