Vatandaşın gündeminin ilk sırasında, ülkede bulunan 3’üncü ülke vatandaşlarının çokluğu var…

Gündem Kıbrıs Gazetesi, vatandaşlara ‘Cumhurbaşkanı olsaydınız ilk icraatlarınız neler olurdu?’ diye sordu. Vatandaşların çoğu ilk icraat olarak, ‘3’üncü ülke vatandaşlarını ülkelerine derhal geri gönderirdim’ derken, ülkedeki kalabalığa vurgu yaptı.

Vatandaşların ikinci icraatı ise toplu ulaşımdaki sıkıntıları çözmek oldu. Ülkedeki toplu ulaşımın eksikliğine dikkat çeken vatandaşlar, bu yüzden her evde en az bir araba olması gerektiğini, bunun da yoğun trafik sorununu beraberinde getirdiğini kaydetti.

Refah seviyesini yükseltmek de vatandaşların öncelikli icraatları arasında yer aldı.

Vatandaşlar ne dedi?

Azem Erdiner: Cumhurbaşkanı olsaydım ilk icraatım 3’üncü ülke vatandaşlarını göndermek olurdu. Bangladeş, Pakistan, Nijerya, Hindistan ne ararsanız bunun içinde var. Hepsini bir bir gönderir, ülkeye refah gelmesini sağlardım. Refah seviyesi birincil parolam olurdu. Bu parolanın şifresi de bana göre 3’üncü ülke vatandaşlarının bu ülkeden gönderilmesi.

İbrahim Özer: İlk icraatım yurt dışından ülkeye gelen yabancı çalışan sayısını kısıtlamak olurdu. Bizim ülkemizde bu kadar işsizlik varken ve de bu kadar iş gücü varken, yabancıların ülkede çalışmasını engellerdim. Suçlar arttı, her gün Polis haberleri, mahkeme haberleri görüyoruz, çoğu 3’üncü ülke vatandaşı. Onların adaya girişini engellerdim. Toplu taşımaya el atardım, toplu taşımacılığın mutlaka geliştirilmesi gerekiyor. Üretimi teşvik edici adımlar atardım. Dünya topraksız tarıma geçti, biz toprakla tarımı yapamıyoruz. Yapılacak çok ama çok iş var.

Melisa Alaca: Ülkede birçok sorun olduğunu ve ben hepsinin ele alınması gerektiğini düşünüyorum. İlk olarak 3’üncü ülke vatandaşlarının Pakistan, Bangladeş, Nijerya vs. gibi ülkeye girişine mutlaka kısıtlama getirirdim. Toplu taşıma bence bizim ülkemizde çok büyük bir sorun. Ona kesinlikle el atardım. Bir yerden bir yere aracınız olmadan gitmeniz imkânsız. Bu sefer her evde en az bir araba olmak zorunda ve bu da trafiği artırıyor. Bu soruna el atardım.

Barçın: Ülke tarihi böyle bir Meclis görmedi Barçın: Ülke tarihi böyle bir Meclis görmedi

Ferhat Yüksekyayla: KKTC çok kalabalık oldu. Nereye baksanız bir üçüncü ülke vatandaşı görüyorsunuz. Çalışma hayatından tutun da sosyal hayata her alanda onlar var. Ben Cumhurbaşkanı olsam ilk iş 3’üncü ülke vatandaşlarını geri gönderirdim, girişlere de izin vermezdim. Benim net önceliğim bu olurdu. Daha refah, daha ileri bir ülke için bu adım şart.

Kerem Bozkır: Ülkenin bana göre en büyük sorunu ulaşım. Özellikle öğrenciler ve de yaşlılar ulaşım açısından büyük sıkıntı çekiyor çünkü toplu taşıma yok. Benim ilk gündem maddem bu olurdu. İkinci önceliğim 3’üncü ülke vatandaşlarını geri göndermek olurdu. Sayıları çok fazla ve bu KKTC için de çok fazla. Sanayi de veya diğer üretim alanlarında sayı bazında ihtiyaç olduğu kadar kalmalarına karar verir ama geri kalanını mutlaka gönderirdim.

Cevdet Sayman: Ben Cumhurbaşkanı olsam anında Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı’nı makamıma çağırıp, ‘ne yapıyorsun?’ diye sorardım. Ülkede yol yok. Araçlar, yollarda harap oluyor. Bunun yanında trafik kazalarının ardı arkası kesilmiyor. Örneğin bir Girne-Değirmenlik Dağyolu. O yolda kaç kaza daha gerçekleşmesi lazım, kaç ölüm daha olması lazım ki yolda gerekli iyileştirmeler yapılsın. Ulaştırma Bakanı, bunları yapmayacaksa, görevi nedir? İlk olarak bunu sorgular, konuya el atardım. Kıbrıs sorununun çözülmesi bizim elimizde değil. Ona yoğunlaşmayı bırakır, iç meselelere odaklanır, daha iyi bir ülke yaratma çabasında olurdum.

Yılmaz Göktaş: Cumhurbaşkanı olsaydım ilk gündem maddem ekonomi ve pahalılık olurdu, halkın refahını artırmak adına önlemler alınmasını sağlardım. Bakanlar Kurulu’nu toplar, pahalılığın önüne geçmek için ne gibi önlemler alınabilir, neler yapılabilir derhal onu konuşur, bu konudaki icraatların da hayata geçmesini sağlardım. Bunun yanında asla iki devletlilik vizyonundan vazgeçmezdim. Anavatan Türkiye ile birlikte iki devletlilik vizyonunu kabul ettirmek için elimden gelen ne varsa yapardım. Bu adada bir çözüm olacaksa iki devletli olmalı. Egemenliğimizden asla taviz vermemeliyiz. Her platformda, her alanda bunu vurgulardım.

Ayşenur Güven: Bana göre ülkede en sıkıntılı iki alan sağlık ve ulaşım. İlk olarak bu iki soruna el atardım. Devlet Hastanelerini geliştirir, özel hastanelerde daha çok insanın, daha makul fiyatlara tedavi görebileceği bir sistemi hayata geçirmeye çalışırdım. Bunun yanında toplu taşıma olmaması bence bu ülkenin kanayan yarası. Kaldırıma çıktığınızda en azından 15 dakikada bir otobüs geçmesi gerekiyor. Bir yerden bir yere gitmek için özel aracınızın olması şart. Aksi, olduğunuz yerde kalıyorsunuz. Bu konuya el atar, derhal iyileştirmelere giderdim.