Bahar Sancar yazdı...
Hafta sonundan bu yana tüm dünyanın gözü Ortadoğu’da başlayan ve devam eden İsrail-İran savaşına çevrilmiş durumda…
Bütün dünya televizyonları başında canlı olarak tarafların birbirlerine füze atmasını seyrediyor…
KKTC’den de fırlatılan füzeler çıplak gözle görülüyor…
Yaşanan bu dehşete her ne kadar nispeten uzak olsak da aslında gözümüzle görebilecek kadar yakınız…
Yakın geçmişteki savaşlara baktığımız zaman savaşlar cephede ve askerler arasında yaşanırdı…
Ancak şuanda gelişen teknoloji ile birlikte savaşlar “BİR TUŞ” ile gerçekleşiyor…
Bu da savaş teknolojisinin geldiği noktayı gözler önüne seriyor…
…
İran-İsrail savaşında, Rum Yönetimi’nin İsrail ile yakın ilişkileri nedeniyle, İran, Rum Yönetimi’ni uyardı!
Yapılan açıklamaların ardından Rum Yönetimi’nde tüm güvenlik birimleri harekete geçti ve tedbirler alınmaya başlandı…
KKTC’de ise güvenlik birimleri konuyla ilgili değerlendirmeler yaptı ve gerekli tedbirleri alıyor…
Türkiye ve KKTC yönetimleri gereken istişarelerin yapıldığı ve sürecin yakından izlendiğini söyledi…
Vatandaşlara da rahat olmaları konusunda gereken açıklamalar yapıldı…
Bölgenin en güçlü ülkesi olan Türkiye Cumhuriyeti, taraflara “Sağduyu” çağrısı yapsa da, İsrail ve İran bu çağrılara kulak tıkamış durumdadır…
Umuyorum ki en kısa sürede bizlerin de gözlerimizle izlediği bu füzeler son bulur…
…
Savaşın ve dünyada devam eden diğer savaşların asıl hedefinde stratejik üsler yoktur…
Asıl hedef “EKONOMİDİR”…
Küresel anlamda baktığımızda düşen bir füzeden ilk olarak “Ekonomi” etkilenir…
Örneğin 40 bin turist İsrail’den ayrılıyor…
Ticaret de gene aynı şekilde etkilenecek…
Özellikle İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatması ihtimali, küresel ticarete çok ciddi anlamda darbe vurur…
Küresel ticaret savaşlarının hali hazırda devam ettiği dünyamızda, İsrail-İran savaşı nedeniyle gerçekleşebilecek olan ekonomik ihtimaller üzerine çok hızlı bir çalışma yapılması gerekiyor…
Rumların “Mülkiyet” konusu üzerinden KKTC ekonomisi üzerinde baskı kurmaya çalışmaları ve ekonomik etkilerine bir de İsrail-İran savaşının ekonomik etkenleri eklenirse, özellikle vatandaşlar çok ciddi pahalılık ile karşı karşıya gelebilir…
Her ihtimal göz önünde bulundurup “Savaş ekonomisi” gözetilerek yapılacak planlar, olası durumlara karşı hareket kabiliyetimizi güçlendirecektir…
…
Hürmüz Boğazı’nın kapanması halinde ise dünya “Petrol krizi” ile karşı karşıya kalacak…
Küresel piyasalarda savaşın başladığı ilk günden itibaren Brent Petrol fiyatı hızla yükselişe geçti…
Bu savaş sona ermediği takdirde de düşecek gibi görünmüyor…
Hürmüz Boğaz’ı İran tarafından kapanırsa fiyatların astronomik rakamlara ulaşacağı kesin…
Çünkü ABD, bir süredir stok yaptığı Brent Petrolü dünyaya yüksek kar marjları ile satabilir…
Ticari hayat durmaz. Dünyada ağır sanayinin bu petrole ihtiyacı var…
Sonrasında fiyatların nasıl yükseleceğini herhalde hayal edebilirsiniz…
O nedenle ekonomik anlamda tüm ihtimalleri göz önünde bulundurmalı ve gereken önlemleri bir an önce almalıyız…