Haber: Karakuş Öz

Kadına şiddet olayları ülkemizde son yıllarda oldukça artış gösterdi.

İstatistik Kurumu’nun 2024 yılına ait kadına yönelik şiddet verilerine göre, şiddet vakalarının en fazla görülen türü yüzde 45,3 ile darp oldu.

Bunu yüzde 8,7 ile telefonda tahrik edici arama ve mesajlar, yüzde 8,1 ile şiddet kullanma tehdidi ve yüzde 7,4 ile elektronik hesap yasa dışı hareket takip etti.

2023 yılına göre darp vakalarının oranının yüzde 42,7'den yüzde 45,3'e yükseldiği belirtildi.

Ayrıca, şiddet vakalarının en fazla yaşandığı ayların haziran, temmuz ve ekim olduğu ifade edildi.

Bu veriler ışığında ise ortaya çıkan sonuç, KKTC'de günde ortalama 3 kadınının şiddete maruz kaldığı yönünde…

Konuyla ilgili Gündem Kıbrıs Gazetesi’ne konuşan vatandaşlar, kadına şiddetin insanlığa ihanet olduğunu vurgulayarak, devletin kadınlara daha çok sahip çıkması gerektiğine vurgu yaptı.

Vatandaşlar ne dedi?

Akaryakıt fiyatlarına zam geldi! Akaryakıt fiyatlarına zam geldi!

Yavuz Bozdağ: Kadınlarımızın , en güzel aşk şarkıları yazılıp uğurlarında söylendiği ve uğurlarında şereflerine kadehlerin kaldırılıp içilen,  uğurlarında savaşlar yapılan, bazen de gözlerinde kaybolduğumuz,  dizlerinde uyuduğumuz,  başımızı yasladığımız, dertlerimizi , hüznümüzü, sevinçlerimizi, paylaştığımız,  bir evi bir hayatı paylaştığımız, baba olup da bize en güzel duyguları yaşatan kadınlarımız , say say bitiremediğimiz,  haklarını ödemekle bitiremeyeceğimiz kadınlarımızı , biz ne ara değersizleştirip de bu hallere geldik… Nasıl dünyanın insana yakışmayacak işini yapıp bize bunları veren kadını öldürür olduk…Nasıl kendimizi öldürür olduk... Anlatmak, cümleleri kurmak gerçekten öyle zor ki; hiç bir neden ve sebep sonunu düşündüğünde bir onay vermiyor olana , bir cevap yada bir anlam vermiyor… Bir cevap bulsan da , açıklanmıyor.. Bu caniliğe, bu cahilliğe... Kadınlarımıza şiddetti asla kabul etmiyorum. Kadınlarımıza önce bizler, sonrada devletimiz sahip çıkmalıdır.

Saadet Çavuşoğlu: Kadına şiddet sadece bireyin değil tüm toplumun kanayan yarasıdır her gün bir çok kadın fiziksel ya da psikolojik şiddete uğruyor bazen sessizce bazen çığlık çığlığa… Oysa bir kadının gözyaşı sadece mutluluktan akmalı… Bedeni sevgiyle sarılmalı ve sessiz özgürce çıkmalı. Şiddet ne gerekçeyle olursa olsun meşru değildir. Kadınlar hayatın her anlamında mücadele veren emek veren sevgiyle büyütülen varlıklardır. Onlara uzanan her el insanınıza atılmış bir tokattır. Toplum olarak kadına şiddeti görmezden gelmemeliyiz. Her kadının yaşama hakkı onun ve güvenliğini savunmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Unutmayalım ki kadına şiddet insanlığa ihanettir.

Zeynep Yaşam: Kadına şiddet, ülkemizde ciddi bir sorun ve sistem kadınları yeterince koruyamıyor. Yasalar var ama uygulamada eksiklikler büyük. Şiddetin önlenmesi için cezaların caydırıcı uygulanması, toplumsal farkındalık eğitimi, kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesi gerekiyor. Hepimiz kadınlar ve çocuklar olarak şiddetsiz bir hayat hakkımızdır ve bunu insanca yaşamalıyız.

İlknur Topçu: Kadına şiddet olayı bizim ülkemizde, bu kadar yoğun değildi. Tabi ki hiçbir zaman olmamasını istiyoruz. Ama son zamanlarda duyduğumuz, karşılaştığımız üzücü durumlar evet ne yazık ki bizi de çok derinden etkiliyor. Böyle şeylerin olmamasını istiyoruz. Kadının hakkı her zaman savunulmalıdır. Erkeklerin kadınlara karşı şiddetini bir güç gösteri olarak düşünüyorum.  Örneğin bir boşanma devresine giriliyor karşılıklı olarak, biri istiyor diğeri istemiyor, ve o bilimdik sözler sarf edilir “YA BENİMSİN, YA TOPRAĞIN” be günün sonunda şiddettin ötesinde “KADIN CİNAYETLERİNE” varan sonuçlar yaşanıyor. Sistem kadını biraz daha koruma gücünde caydırdı cezaları ile ve kadınları özellikle boşanma süreçlerinde koruma altına alarak, uzaklaştırmayı da insanlar fazla takmıyor ne yazık ki. Kadınlar ve çocuklar geleceğin teminattır.

Oya Kaya: Hangi şiddet ya. Bu küçücük ülkede 5 kadın öldürüldü. Siz şiddeti bir kenara koyun. Güzelim adamızda ol ayan her ne var ise oldu. Kadınlarımız katledildi, istismar aldı başını gidiyor, çocuklar eğitimden uzaklaştırılıyor. Her geçen gün daha kötüye gidiyor. Sistem kadını da çocuğu da iş işten geçtikten sonra koruma alıntına başlıyor. Too late diyor İngiliz. Sosyal hizmetler de yetersiz kalıyor bu konularda. Kaç tane kadın şiddete, ihanete, darp ve sözlü tacize uğruyor bu ülkede kimse bilmez. İnsanlar da bazen susmayı tercih ediyor, aslında toplumca susuyoruz biz bunlara. Görmezden geliyoruz sistem kimseye korumuyor. İnsanlar artık yolda yürüyemez hale geldi.  Yazık daha neler bekler bizi kim bilir. Çok üzgünüm…