BAŞBAKAN ERSAN SANER'İN YENİ YIL MESAJI ŞÖYLE:

“Sevgili Kıbrıs Türk Halkı, değerli kardeşlerim;

Zaman hızla akıp geçiyor.

Yaşam yolculuğumuz sevinçleri, güzellikleri, hüzünleri, sıkıntılar ile devam ediyor.

Bizleri hayata bağlayan ise umuttur, daha güzel günlere ulaşma beklentisi ve sağlıktır.

2020 yılının nerdeyse bütünü dünyamız için eşi benzeri görülmemiş bir salgınla mücadele ile geçmiştir.

Kovid-19 salgını, sadece sağlığımızı değil, ekonomimizi, sosyal yaşamımızı, psikolojimizi de olumsuz yönde etkilemiştir.

Kovid-19 salgını nedeniyle ilk kez, bu kadar uzun süre, zaruri ihtiyaçlarımızı gidermek dışında, evlerimize kapanmak zorunda kaldık.

İlk kez bu denli okulumuzdan, iş yerimizden, hatta ve hatta yakınlarımızdan uzaklaştık.

Ekonomi daraldı, bütçemizdeki açık büyüdü.

Yaşanan sorunlara rağmen tüm sektörlerimize ayakta durabilmeleri için Devlet olarak elimizden gelen katkıyı yaptık.

Devlet ve özel sektör çalışanlarımız için tüm imkanlarımızı sonuna kadar kullandık.

Anavatan Türkiye’nin de büyük desteği ile salgının olumsuz etkilerini asgariye indirgemek, salgınla başarılı bir şekilde mücadele edebilmek ve sağlık alanındaki eksiklerimizi gidermek için önemli adımlar attık.

100 gün gibi kısa bir süre içinde Acil Durum Hastanemizi bitirdik.

Hükümet olarak bu hastanemizin halkımıza en iyi hizmeti sunması için gereken yapılacaktır.

500 yataklı yeni Lefkoşa Devlet Hastanesi’nin yapımı konusunda Anavatan Türkiye’nin tam desteğini ve katkısını sağladık.

İlgili hastanenin yapımı ile ilgili yasa tasarısını Bakanlar Kurulumuzda onaylayarak, uluslar arası antlaşma olması gereği, Meclisimize sevk ettik.

Salgınla mücadelede en etkili yollardan biri olduğu kuşku kaldırmayan aşının siz değerli halkımızın da istifadesine sunulması için Türkiye’den gerekli desteği aldık.

Hedefimiz Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nden 500bin aşı temini ile halkımızın en az % 80’nin aşılanmasını sağlamaktır.

Ancak o noktaya gelinceye kadar salgınla mücadeleyi yoğun ve etkin bir şekilde sürdürmeliyiz.

Dolayısı ile lütfen Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nun kararlarına titizlikle uyalım.

Sağlık personelimize, polisimize çalışmalarında yardımcı olalım.

Özellikle bu yılbaşı sürecinde kalabalık ortamlardan mümkün olduğunca uzak duralım.

Maske, mesafe ve hijyen koşullarına mutlaka uyalım.

Ülke olarak dünyada Kovid-19’la mücadelede en başarılı ülkelerden biriyiz.

İnşallah aşı ile bu salgının soruna geleceğiz ama ne olur, sona yaklaşırken kararlı duruşumuzdan taviz vermeyerek bugüne kadar sağlanan olumlu ortamı bozmayalım.

Hükümetin bugüne kadar almış olduğu tüm kararlar halkımızın sağlığı içindir .

Kimse bizi, sık sık karar alıyoruz veya değiştiriyoruz diye eleştirmesin .

Tüm dünya Kovid-19’la mücadele ederken sık sık karar değiştirmek durumunda kalıyor.

Çünkü, bir taraftan ekonomi için açılıma gitmeye gerek duyuluyor, bu yapılmaya çalışılıyor ancak diğer tarafta da açılma ile birlikte vaka sayısı artıyor ve tekrar kapanma yoluna gidiliyor.

Az önce de ifade ettiğim gibi Dünyada aşılama faaliyetleri arttıkça bu sorunlar azalacak ve hızla ekonomimizi daha ileri noktalara taşıyacağız.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay 23 Aralık günü Ankara’ya yaptığım ziyarette ekonomik kalkınmamıza büyük önem atfettiklerini bir kez daha bizlere net bir şekilde ifade etmişlerdir.

Kendilerine yeniden teşekkür ediyorum.

Anavatan Türkiye, yollarımızın tamamlanması, Ercan Havalimanı’nın bitirilmesi, Türkiye’den KKTC’ye sudan sonra elektrik enerjisi ve doğal gaz gelmesi için gerekenlerin yapılmasına karar vermiş durumdadır.

Gerisi bize kalmıştır.

Çok çalışmalıyız.

İş insanımızın, yatırımcıların önünü açacak yasaları yapmak durumundayız.

Kamudaki etkinlik ve verimliliği aşmak mecburiyetindeyiz.

E-devlet projesini tamamlayacağız.

Değerli kardeşlerim, yılgınlığa, umutsuzluğa düşmek doğru değildir.

Hayata , gereksiz bir umursamazlık içine girmeden, gerçekçilikten uzaklaşmadan olumlu yönlerini ön plana çıkararak bakmak bize güç katacaktır.

Bazı sorunların sizleri oldukça düşündürdüğü ve üzdüğü bir gerçektir ama böyle devam etmeyecektir.

Özellikle refah seviyenizden, yaşam kalitenizin istenilen seviyeye ulaşmamasından, istikrarlı kalkınmanın başarılamamasından , gençlerimizin istihdam koşullarının gerektiği gibi düzenlenememesinden duyduğunuz üzüntüyü biliyorum.

Bunların tümünün çaresi vardır.

Etkin ve düzgün çalışan sistemler, hükümetler, Anavatan Türkiye ile işbirliği içinde doğru icraatlar yapmakla bu sorunlarımız geride kalır.

İnanın ki farklı görüşlerimizi zenginlik olarak değerlendirerek, birlikte çalışarak bu zorlukları aşmamız mümkündür.

Yok olmaya yüz tutmuş bir topluluk noktasından verdiğimiz özgürlük ve varoluş mücadelesi ile Devlet sahibi bir halk noktasına gelen bizlerin aşamayacağımız hiçbir engel yoktur.

Ülkedeki sıkıntıların çözümünüKıbrıs konusuna bağlamakdoğru değildir.

Bu bizi kolaycılığa ve yanlışa iter.

Birçok sorunumuza çözüm vardır ve biz bu çözümleri ortaya koyacakbirlikte başaracağız.

Sevgili kardeşlerim 2020 yılı içinde gerçekleştirdiğimiz Cumhurbaşkanlığı seçimi ile yeni bir döneme giriyoruz. .

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak egemen eşitliğe dayalı iki Devletli bir çözümden yana olduğumuzu ilk kez resmi olarak Birleşmiş Milletler ve tüm ilgili taraflara bildirmiş bulunmaktayız..

Bu bağlamda Rum tarafında son günlerde çok önemli gelişmeler yaşanıyor.

Başpiskopos Hrisostomos çok açık bir dille Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı NikosAnastasiadis’in iki Devletli çözümden yana olduğunu kendisine söylediğini ortaya koydu.

Muhaliflerinin, özellikle de komünist AKEL Partisi’nin ağır eleştirilerine uğrayan Anastasiadis, Başpiskopos’u kendisini yanlış anlamakla suçlasa da iki Devletli çözümün artık Rum kesiminde de iyice gündeme yerleştiği açıktır.

Eğer, duruşumuzda kararlı olur birlikte hareket edersek haklarımızı dünyaya kabul ettirmekte başarılı olacağımız kesindir.

Maraş açılamaz diye inanılırken kapalı Maraş’ı Anavatan Türkiye ile birlikte açtık.

Doğu Akdeniz’de gaz ve petrol arayamazsınız dediler Anavatan Türkiye ile birlikte arıyoruz.

Biz dış politikada aktif bir siyaset izledikçe sizlerin hakkını, hukukunu tescil etme yolundaki gücümüz artarak devam edecektir.

Bu kararlılığımızı önümüzdeki yıllarda da sürdüreceğiz.

Dileriz Rum komşularımız artık gerçekleri görür ve bir antlaşma ile Kıbrıs konusunda beklenen anlaşmayı gerçekleştiririz.

Bu en halisane arzumuzdur.

Biz Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz’de bir barış, huzur ve zenginlik adası olarak hem bölgemize hem de tüm dünyaya örnek olmasını samimiyetle istiyoruz.

Ama bunun için ne özgürlüğümüzden, ne de egemenliğimiz ve Devletimizden vazgeçmeyeceğiz.

Sevgili kardeşlerim, sözlerimin sonuna gelirken sizlere öncelikle sağlık dilerim.

İnşallah 2021 yılı yeniden normale döneceğimiz, güzel ülkemizi, dünyamızı rahatça gezebileceğimiz , bir birimize dostça, kardeşçe sarılabileceğimiz bir yıl olur.

Bu duygu ve düşüncelerle hepinizin yeni yılını candan kutlar, sizlere en derin sevgi ve saygılarımı sunarım.