Kendi derdimize düştük, etrafımızda olan, biteni göremez olduk...

   Yıllardır “Türkiye, Kıbrıs’ı yutuyor” derlerdi...

   Şimdi de, Yunanistan’dan, Güney Kıbrıs’a insan akıyor...

   İş bulabilenler hayatlarından memnun...

   Bulamayanlar, geniş caddelerde toplanarak eylem yapıyor...

   Hatta “Hepimiz Yunanız, destek olalım” yazılı pankart açıyorlar...

   İşsiz kalan Kıbrıslı Rumlar bu durumdan memnun değil...

   Ne var ki; Yunanistan hiç kimseyi dinlemiyor...

   Üstelik ‘güneye nüfus akışını’devlet politikası haline getiriyor...

   Haberi dünkü KIBRIS’ta okumuş olmalısınız...

   Yunanistan’daki kamu görevlilerinin bir kısmı, Güney Kıbrıs’a gönderiliyor...

   Sadece bu yılın sonuna kadar 15 bin Yunanlı’nın adaya gelmesi bekleniyor...

   Yunan parlamentosundan geçirilen yeni ekonomik önlemler çerçevesinde 2015 yılına kadar 150 bin kamu görevlisinin işine son verilmesi hedefleniyor...

   Neden mi?..

   Nüfusu 10 milyon civarında olan Yunanistan’da bir milyon kamu görevlisi var da ondan...

   Her 10 kişiye bir kamu görevlisi düşüyor...

   Durum böyle olunca devlet bütçesi maaşları ödeyemez duruma geliyor...

   Uzun yıllar borçlanmak suretiyle durumu idare ettiler...

   Denizde su bitince de karaya vurdular...

   Dönelim, göç dalgasına...

   Yunanistan’da 2015’e kadar işten durdurulan 150 bin kişi Güney Kıbrıs’a gönderilirse, adanın nüfus yapısı bir o kadar daha değişecek...

   Ve böylesi bir gelişme karşısında hiç kimse Türkiye’yi suçlama şansı bulamayacak...

   “Türkiye adanın demografik yapısını değiştiriyor” diyenlere, Yunanistan örneği gösterilecek...

   Bir taraf güneye nüfus aktarırken, diğer tarafı suçlanama şansı olmayacak...

   Avrupa Birliği de böylesi bir değişime engel olamaz...

   Serbest dolaşım, serbest yerleşim ve mülkiyet özgürlüğünden söz ediliyorsa...

   Yunanistan’a “dur bakalım adanın demografik yapısını değiştiriyorsun” suçlaması getiremeyecekler...

   Bir başka önemli gelişme...

   Yunanistan, yaşanan ekonomik kriz çerçevesinde çok sayıda araziyi, devlet mülkünü ve oteli satışa çıkardı...

   En büyük umudu ise Türklerde...

   “Şimdi tam yatırım zamanı” denilerek, fiyatı düşen mülkleri Türk işadamlarına satmak suretiyle, borç yükünü azaltmaya çalışacak...

   Bunca zaman Türk düşmanlığı üzerine siyaset yapılırken, şimdi mülk satışlarına Türkiye’den başlayacaklar...

   Yarın İstanbul’da önemli bir toplantı vardır...

   Cebine güvenen Kıbrıslı Türklerin de bu toplantıyı izlemesinde fayda vardır...

   Çarkın tersine döndüğü bir zamandayız...

   Becerebilen kazanır!.