Toplumun büyük bir kesimi için hayat, her geçen gün daha pahalı bir hâle geliyor. Tüketici ürünlerinden temel ihtiyaçlara kadar her alanda gelen zamlar, halkın alım gücünü hızla düşürürken, asgari ücret adeta sembolik bir gelir düzeyine indirgendi.  Zamların altında ezilen halk, bu ekonomik yük altında yok olma noktasına gelirken, asgari ücretin hızla eriyen değeri ise ekonomik eşitsizliği daha da derinleştiriyor.

Zamların halk üzerindeki etkisi gidikce kaldırılamayacak hale geldi.  Tüp gaz, elektrik, su, gıda ürünleri sağlık giderleri eğitim giderleri , olmayan ulaşım  giderleri gibi temel ihtiyaçlara gelen zamlar, vatandaşın asgari ücretini  tüketiyor. Çoğu insan artık ay sonunu getirebilmek için daha az tüketmek, hatta bazı ihtiyaçlarından tamamen vazgeçmek zorunda kalıyor. Gıda ve enerji gibi en temel kategorilerdeki fiyat artışları, özellikle dar gelirli ailelerin yaşam kalitesini doğrudan etkiliyor. Bu durum, hem fiziksel hem de psikolojik bir yük yaratıyor. 

Hükümet ortaklarından biri sürekli “BAK GİDERİM” ayaklarında. Bir başkası kendini öve öve bitiremiyor. Daha bir başkası sanırsın ki küçük dağları kendi yarattı. Yaptıkları 7.5 zaman oranınızda ertesi günü yine her şeye zam yaparak geri aldılar. Zahmet etmeyin çok sayın hükümet edenler. Boşuna işinizi, gücünüzü bırakıp ta toplanıyorsunuz. Asgari ücret için toplanmaktan vazgeçsin artık. Orada geçirdiğiniz zaman ölü zaman. Yani her zaman yaptığınız gibi. 

Belirlediğiniz bu komik asgari ücret neden yetersiz biliyor musunuz sayın yetkiler. 
Asgari ücret, geçim standardını belirlemekten ziyade, yalnızca açlık sınırının hemen üzerinde tutulmaya çalışılıyor. Ancak sürekli gelen zamlarla birlikte asgari ücretin satın alma gücü günden güne azalıyor. Örneğin, bir yıl önce asgari ücretle alınabilen temel gıda ve ihtiyaç ürünlerinin miktarı, bugün aynı ücretle alınamaz  durumda. Asgari ücretle çalışanlar, bu gelirle yalnızca temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, borçlanma da kaçınılmaz bir hâl alıyor. Takdir edersiniz ki vatandaş, emekçi sizler gibi oturarak muazzam paralar kazanmıyor. 

Yanlış ekonomik politika  rolünüz vatandaş yedi bitirdi.  Zamların kontrolsüz bir şekilde artması ve asgari ücretin yetersiz kalması, doğrudan sizlerin yanlış  ekonomik politikalarınızla  bağlantılıdır. Döviz kuru dalgalanmaları, ithalata bağımlı üretim yapısı, enerji ve tarım sektöründeki yanlış politikalar, maliyetlerin artmasına neden oluyor. Siz hükümetin zamları kontrol altına alacak etkili politikalar geliştirmemesi, halkın üzerindeki yükü her geçen gün artırıyor.

Gram çözüm arayışlarınız yoktur. Bu ekonomik çöküşten çıkış için acil ve sürdürülebilir önlemler almanız için naçizane bir fikir veriyorum sizlere. Hey hükümet edenler halkı için, koltuklarda yayıla yayıla oturanlar biraz da seçimlerde verdiğiniz yeminlere uygun hareket edeniz. Öncelikle asgari ücretin enflasyon karşısında gerçek anlamda korunması ve düzenli olarak güncellenmesi için başlayabililirsiniz çalışmalarınıza.Yerli üretimin artırılarak ithalata bağımlılığı azaltabilirsiniz. (NE MÜMKÜN). 
Gıda ve enerji sektörlerindeki fiyat artışlarının denetim altına alabilirsiniz. Gelir dağılımındaki eşitsizliğin giderilmesi için sosyal destek programlarının genişletebilirsiniz. 


AKSİ HALDE BU BÖYLE DEVAM EDERSE halk, zamların altında ezilirken, asgari ücretin sembolik bir geçim aracı hâline gelmesi, toplumun ekonomik geleceğini tehdit ediyor. Bu sorunların çözülmesi, sadece  hükümet kesiminin ortak çabası ile olmalıdır. Bunun bu şeklide devam etmesi, ekonomik eşitsizlikler daha da derinleşecek ve sosyal huzursuzluk kaçınılmaz bir sonuç olacaktır. Halkın sesine kulak vermek ve ekonomik adaleti sağlamak, sürdürülebilir bir gelecek için hayati önem taşımaktadır.


SİZ ZAMLAR ALTINDA HALKI EZİYOR 

ASGARİ ÜCRETİ  DE ÇEREZ HALİNE GETİRİYORSUNUZ…