Dünkü yazımızda son günlerde yaşanmakta olanlar ve yılan hikayesine dönen ‘büyük miting’ hakkında bazı bilgiler vermiştik sizlere. Neydi bu bilgiler? Gerçekleştirdikleri eylemlerle hükümetin ‘özelleştirme’ yasasını ‘askıya’ almasını sağlayan ve zafer çığlıkları atan sevgili sendikalarımız ve muhalefet kanadı büyük bir miting yapacaktı. Hatta zafer çığlıkları atarlarken “hükümet gidene kadar devam edeceğiz” demişlerdi! Çok merak etmiştim; acaba nasıl bir miting yapacaklardı. Aklıma 80 Binlerin toplandığı İnönü Meydan’ı gelmişti. Yanlış anlamayın, “acaba aynı ruhu yeniden yakalarlar mı?” diye hiç sormadım kendime. Kendimizi kandırmaya gerek yok. ‘Büyük miting’ denilince insanın aklına o coşkulu kalabalık ve İnönü Meydan’ı gelir. Hangimizin gelmez ki?
Neyse, konuyu fazla uzatmadan derinine inelim: Sahi, ne demişti sendikalarımız? “hükümet gidene kadar DEVAM EDECEĞİZ.” Peki neye? “Direnmeye.” Kime karşı? “Tabiki hükümete.” Ne oldu şimdi? Büyük miting neden ertelendi? Neden küçük çaplı eylem kararları alındı? Sorularımız bizi “siyasi destek yetersiz” cevabına yönlendiriyor. Gelin şunun gerçek cevabını hepbirlikte verelim; “halka öyle bir eziyet çektirdik, öyle bir cezalandırdık ki desteklerini alamayacağımız anladık” demek çok mu zor? Yoksa Ankara karşıtı pankartlar açıp halkı gazlamaya çalışarak gerçekten sözde bir zafer daha kazanılacağını mı sandı sendikalar ve muhalefet kanadı? O işler artık öyle olmuyor işte; halkın ne sendikalara, ne muhalefete ne de iktidara güveni kaldı! Artık yeni oluşumun, yeni bir zihniyetin kendini göstermesi için çabalayacaklar. Hükümete gelen hangi siyasi parti dış ülke politikalarına karşı iradeli olabilmiştir ki? CTP mi, UBP mi? Hiçbiri! Her ikiside iradesiz duruşları sebebiyle halkın gözünden düşmüş durumda; bu yüzden yeni bir ruh yakalamak, bir kıvılcım görmek ve mücadele etmek isteyenler yozlaşmış zihniyetin yerini diğer bir yozlaşmış zihniyetle değiştirebilmek için değil, ‘yeni bir oluşuma’ öncülük etmek için çabalasınlar!

Kıbrıs Türkü’nün bundan sonraki mücadelesi varolan zihniyeti yok etmeye yönelik olacaktır. Çünkü bizim asıl ihtiyacımız olan kalkınmak, gelişmek, dünyaya açılıp daimi surette ilerlemektir! Her seferinde bizleri geriye götürenler, kaş yapayım derken göz çıkaranlar ve yanlış yönlendirenlerin tarihe karışmalarına az kaldı! Hem sendikaların, hem muhalefet kanadının; özellikle hala şansı varken UBP hükümetinin de savunduğu doğrular değişmeli, yeni bir oluşum için mücadeleleri başlamalıdır. ‘Zihniyet’ değişmedikçe Nisan ayındaki uluslararası konsferansların olumlu sonuçlanması bile bizlere fayda sağlamayacaktır. Unutmayın, asıl Kıbrıs Sorunu kendi içimizdeki meseleler ve bizi esir alan zihniyettir!


MESAJI OLAN ALSIN

Sn.Olgun AMCAOĞLU; Bakıyorum da İlçe başkanı ile arandan su sızmıyormuş. Günde birkaç kez konuşup durum değerlendirmesi yaptığınız söyleniyor. İyi de yapıyorsunuz da durumlar işte şöyle böyle hep rolanti olsa....

Sn.Mehmet ÖZÇELİK; Bir düşünün bakalım sendikanın dediği gibi bu kadar fazla alacak varsa biran önce nasıl tahsili yapılabilir. Bu tahsilatı yapabilirseniz ne kadar düzlüğe çıkarsınız? Bir açıkla ki biz da bilelim.

Sn.Güliz KANER; Denktaş sevginizi bilmeyen yok da Kaner PLAZA üzerindeki büyük posteri indirmeyi hiç istemediğiniz söyleniyor. Doğru da yaptınız da emin olun sonuçta siz da herkes gibi görevinizi en iyi şekilde yapanlardansınız.

Sn.Salih ÇELİKER; GV044 plakalı aracınla arkadaşlarının yanından geçtin ama onları hiç görmedin. Ne kadar da hava yağmurlu da olsa yan camları arada sildirmeyi unutma ki dostlarını baktığında görebilesin.

Sn.Raif EKİNCİ; Babanızın vefatından dolayı başınız sağolsun. Allah geride kalanlara sabırlar versin.

Sn.Süphi HÜDAOĞLU; Ülke icraatları ile ilgili arada açıklamalar yapıyorsunuz da hekim olarak son elektrik konularında bazı muhalif siyasilerin kurbanı oldunuz diyorlar. Bu kadar kurum çalışanı ayni anda ayni tür rapor nasıl alıyor doğrusu merak ettik. Üstelik siz de bunun altına imza atıyorsunuz. Doğrusu ilginç.

Sn.İbrahim ŞEVKİ; O Ses Türkiye’de göstermiş olduğunuz başarı bizleri gururlandırdı. Umarız yarışma sonunda bir yerlere yükselirsiniz. Bol şanslar.

Sn.Dağhan FELLAHOĞLU; Şu Mercedes kampanyası’na bir sms de ben attım. Bu konularda pek şansım olmasa da piyango işte ya çıkarsa misali...

Sn.Kaan KANER; Bu aralar geceleri Massa Muharrem Özseyfiler’in yeni mekanından dışarı çıkmıyormuş. Arada bir çek edin bakalım başka yerlere kaymasın. Ne olur ne olmaz...

Sn.Mehmet Ali TALAT; Gördüğünüz gibi End Game de olsa Last Game da olsa halkın beklentisi çözüm konusunda tükendi. Yeni politikalar mı üretilecek yoksa böyle belirsiz mi devam edilecek bekleyip görelim.

Sn.Mehmet ÇAKICI; Bir arkadaşımın dişi ağrıyor size göndersem bir raporcuk yazabilir misiniz? Ne de olsa bu işin sırrı sizde.

Sn.Hüseyin KONURALP; Gördüğünüz gibi 6 günlük elektrik kesintilerinde bile sosyal adaleti sağlayamadık.Yani anlayacağınız kötü olan bir şeyi bile adaletli davranamadık. Baksanıza bazı bölgelerde 6 günde 1 dakika bile kesinti olmazken, bazılarında günde 1 saat, bazılarında günde 7 saat kesinti olmuş. Özerkleşince nolacak çok merak ediyoruz doğrusu.

Sn.Yüksel ÇELEBİ; Kebapçı Güner’de basından birkaç arkadaşla bol bol sohbet edip kebapları bir güzel götürmüşsünüz. Sorunları konuşurken bu güzel kebaplardan zevk alabildiyseniz ne ala. Afiyet bal şeker olsun.

Sn.Ersan SANER; Güzelyurt’lular biran önce şu Metehan yolunun Güzelyurt’a bağlanmasını beklemekte.Sabahları çekilen trafik işkencesinin bu şekilde sonlanacağına inanılıyor haberiniz olsun. Yolun tamamlanmasıyla Girne’li ve Güzelyurt’luların bayağı hayır duasını alacaksınız.

Sn.Denil ERTUĞ; Bugün sana mesaj yok ama yakında gelecek. Beklemede kal.

Sn.Cemal ESEMEN; Bakıyorum da yaz kış dinlemen örgütte ziyafeti bir güzel çekmişsiniz. Balığın yanına bir Efe açtısyanız gel keyfim gel. Afiyet bal şeker olsun.

Sn.Şener ELCİL; Bazı veliler sendikaların amacının dışına çıkmaya başladığını söylemeye başladılar.Geçen gün öğretmen sendikalarının okullarda dağıttığı ve öğretmenlere karne vermeyin, not vermeyin, mitinge katılın tarzındaki bildiri etik olarak ne kadar doğru. Bırakın öğretmen öğretmenliğini yapsın. Bu defa da çocukları mı cezalandıracaksınız.  

Sn.Mustafa EMİROĞLULARI; Meclis demek kürsü demek, kürsü demek siz demek. Maşallah boş koltuklara doluymuş gibi hararetli konuşmanızdan dolayı tebrikler. Ama genel kurul ne zaman dolar o da meşhul.

Sn.Günay ÇERKEZ; Başkanlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Ticaret Odası olarak 30 Ocak’daki eylem siyasi amaç güder diyerek katılmama kararınız yanında birçok iş kesimi de işlerinin başında olacağından memnuniyet getirdiler. Sonuçta hükümetçiliğin de sendikacılığın da sonu yok. Hele de arkada muhalif partiler varsa.

Sn.Ali EREL; Uzunca zamandan sonra fikirlerinizi paylaşmaya başlamanız bazı kesimleri memnun ediyor haberiniz olsun. Şu AB’ye girme bir tarafa girince yatırımın özel sektöre nasıl olacağını, özelleşmelerin nasıl başlayacağını bir anlatsanız da halk daha fazla bilgi sahibi olsa. Baksanıza vatandaş özelleşmeyle ilgili yeterli bilgiye sahip değil.


GARGA’YA MEKTUP VAR

Görenler mutlaka benim gibi ses çıkarması gerek ama korkuyorlar.Neyi görenler ? Akdoğan göletini. Nerede bu gölet diye soranlara Akdoğan belediyesi, Şeker bank, Mars restorant, Akıncılar kulübü arkasında. Yıllardır her kış mevsiminde dolar yazın da kuruyor.Bu dünya alemde görüyor. Yazda restoranta gelen müşteriler araçlarını buraya park ederler. Şimdi Mars restoranta arkadan girmek isterseniz havalı lastik botla girebilirsiniz.Restorant sahibi temizlik aydınlatma, belediye meslek vergisi vs devlete vergisini ödemiyormu ?O restorant sahibine yapılan yazıktır, ayıptır vede günahtır.Görüşü, rengi ne olursa olsun onlarda bizim insanımız..Bu restorant köye kazandırılan güzelliklerden birisidir. İnşallah yetkililer benim sesimi duyarlarda bu göletin olduğu yeri güzel bir araba park yeri yapıp güzel Akdoğanımıza kazandırırlar. Buradan tüm belediyelere sesleniyorum. Sizlere TC 'nin verdiği araçlarla dergilerde orda burda şhow yapma zamanı değil, onlarla birşeyler yapın ki bizlerde sizleri alkışlayalım. POSTA GÜVERCİNİNDEN DEĞİL GARGADAN ALIN HABERİ.
 
                                                                                          Bir vatandaş TELLİ GARGA.